Teknolojinin değiştirdiği alanlar sadece e-ticaret, eğitim, sağlık vs değil, savaşı da değiştirdiği gözüküyor. İHA’lar, robotlar, yapay zekalar bir yana, en basit araç da savaşta bir cins istihbarat cihazına dönüşebiliyor. Elimizdeki cep telefonlarından bahsediyorum. Bunun örneklerini ABD’deki bazı suç olaylarında görmüştük. O anda etraftaki cep telefonları tespit edilerek, suçluları belirleme yönünde çalışmalar vardı ama şimdi İsrail’in askeri harekatında etkin bir araç olarak kullanılmakta olduğu anlaşılıyor.
New York Times’ın 2 gün önceki haberine bakılırsa, İsrail ordusu, Gazze’deki nüfusun hareketlerini izlemek için bizzat onların cep telefonu verilerini kullanıyor.
İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), bunun 1,1 milyon Gazzelinin cep telefonunun gerçek zamanlı izlenmesinin sivil kayıplarını azaltma girişimi olduğunu iddia ediyor. Ama acaba gerçekten böyle mi?
Hamas’ın 7 Ekim’de gerçekleştirdiği şok edici saldırının arkasından, bekleneceği gibi İsrail Ordusu karşı saldırıda bulunuyor. Önce hava saldırıları yapıldı, şimdi kara harekatı bekleniyor. İsrail, geçen cuma günü yaklaşık 1,1 milyon kuzey Gazze sakinine kendi güvenlikleri için 24 saat içinde şehri, güney tarafına doğru tahliye etmelerini söyledi. Güney İsrail’deki askerler, Gazze Şeridi’nin canlı haritasında gösterilen 1 milyondan fazla cep telefonunun konum verilerini takip ediyor. Askerlerin bu verileri, Gazze’nin kuzeyinden güneye doğru hareket eden sakinleri izlemek için kullandığı bildiriliyor.
New York Times’a göre veri izleme sistemi, Gazze’nin kuzeyindeki 1,1 milyon sakinden yaklaşık 700.000’inin Pazartesi günü öğle saatlerinde güneye geçtiğini gösterdi. Times muhabiri, görevli IDF memurlarının, geri kalan 400.000 sakini bireysel olarak arayarak, tahliye etmeleri için yalvardıkları gibi abuk bir bilgi veriyor. Neden yalvarıyorlar acaba? Times’ın haberi bir hayli ilginç. Adeta İsrail’in Gaznelileri kurtarmakta olduğunu yazacak.
Son İsrail saldırıları sırasında, Gazne’de dünkü hastane saldırısıyla birlikte 4.000’e yakın ölüm olduğu kaydediliyor. Bu durumda, İsrail Silahlı Kuvvetleri’nin Gazzelileri kapsamlı bir şekilde izlemesi sayesinde sivil kayıplarını azalttığını gösteren bir kanıt var mı?
Cep Telefonu Verilerinin İzlenmesi, IDF’e Askeri Harekatta Kolaylık Sağlayacak
IDF, bu cep telefonu verilerinin sivil varlığını ölçmek ve askeri eylemleri buna göre ayarlamak için çok önemli bir araç olduğunu savunuyor; mahalleler, nüfusun en az %75’i yer değiştirdiğinde yeşile dönüyor.
Sivil kayıpların azaltılması şeklinde bir amaç belirtilse de, cep telefonu verilerinin izlenmesi, IDF’e nüfusun azaldığı yerleri göstererek askeri açıdan manevra kabiliyeti sağlayacak. IDF’nin veri izleme sistemi, keşif ve savaş taktikleri açısından kullanılan bir araç.
Sistemin sorumlusu Tuğgeneral Udi Ben Muha şöyle diyor;
“%100 mükemmel bir sistem değil ama bize karar verme konusunda ihtiyacımız olan bilgiyi veriyor. Bir tugay komutanıysanız ve izleme sisteminin rengine bakarsanız, bölgede kaç sivilin olduğunu ve tank mı yoksa piyade mi kullanabileceğinizi anlayabilirsiniz”
Hamas bunun farkında olsa gerek, bölge sakinlerine Gazze’nin hiçbir yerinin güvenli olmadığını söyleyerek kuzeyden hareketleri engellemeye çalışıyorlar. Bu özellikle Hamas’ın sivil nüfus içinde kaybolabilmesi, saklanması için yapılıyor.
İsrail ordusu ise cep telefonu verilerinin kullanımını sivillerin zararını en aza indirmeye yönelik bir önlem diye sunarken, dünyada dijital mahremiyetin öneminin yükseldiği günümüzde, kişisel verilerin askeri operasyonlarda kullanılmasının bir örneği olarak, insan hakları savunucuları arasında haklı endişelere yol açtı. Bu tür gözetim programları aynı zamanda mahremiyet hakları ve veri güvenliğiyle ilgili soruları da gündeme getiriyor. Özellikle Avrupa bu temel hakları koruyor. Ancak İsrail, bu saldırıda pek çok savaş kuralına aldırmadığı gibi, askeri zorunluluk diyerek kişisel veri konusuna da aldırmıyor.
İsrail Hamas Saldırısında Kaybolan Kişiler için Çalışma Başlattı
Diğer yandan İsrail’in, Hamas’ın 7 ekimdeki Telaviv saldırısından sonra kaybolan kişilerin yerini tespiti için yüzlerce siber uzmandan oluşan bir çalışma başlattığı görülüyor. Saldırıda 1.300 kişi öldürülmüş ve 200 kadar kişi esir alınmıştı. Girişimin liderlerinden biri olan Karine Nahon, gönüllülerin, hala ismi açıklanmayan 1.000’den fazla kişinin kimliğini ve yerini tespit etmeye yardımcı olmak için Hamas tarafından internette yayınlanan videolar da dahil olmak üzere görüntüleri analiz ettiklerini söylüyor. Kayıp kişileri tespit için yapay zeka ve yüz ve ses tanıma kullanıyorlar. Toplanan her türlü bilgi İsrailli yetkililere aktarılıyor.
Hackerlar Saldırı Düzenliyor
Aralarında İran ve Rusya’nın da bulunduğu ülkelerle bağlantısı olduğu bildirilen ve Hamas’a sempati duyan hacker gruplarının geçtiğimiz hafta İsrail’e karşı bir dizi siber saldırı ve çevrimiçi kampanya başlattığı kaydediliyor.
Telegram’da bilgisayar korsanlığı ekipleri web sitelerini, İsrail elektrik şebekesini, roket uyarı uygulamasını ve Demir Kubbe füze savunma sistemini zorladıklarını iddia ediyor. Bu arada saldırılar nedeniyle The Jerusalem Post dahil 80 kadar web sitesinin çöktüğü bilgisi raporlandı.
Diğer yandan İsrail ve Gazze’ye yardım sağlayan iki farklı yardım grubunun web siteleri de saldırıya uğradı. Acil tıbbi hizmetler sağlayan Kudüs merkezli kar amacı gütmeyen United Hatzalah, web sitesinin, bağış alma yeteneğini geçici olarak yavaşlatan dağıtılmış hizmet reddi (DDoS) saldırılarına maruz kaldığını söyledi. Gazzelilere acil yardım sağlamaya yardımcı olan İngiliz yardım kuruluşu “Filistinliler için Tıbbi Yardım (MAP)” ise, web sitesinin siber saldırıya uğradığını raporladı.
Anonymous Hamas Hariç Filistinlileri Destekliyoruz Diyor
Bu arada Anonymous hacker grubu da, İsrail ve Netenyahu’ya yönelik videolar yayınlıyorlar. “Bizi bekleyin” diye biten bu videolarda Hamas’ı desteklemediklerini ama Filistin’lilerin yanında olduklarını söylüyorlar. Netenyahu’ya seslendikleri videoyu aşağıda izleyebilirsiniz.
https://youtube.com/shorts/j6pAVa4ACzA?si=qUtyBO57qw0-uHBF
Filistinlileri destekledikleri ama Hamas’ı desteklemedikleri video ise aşağıda
https://youtube.com/shorts/BBu3Xs5oBRM?si=_iKR0HPWqCe9RyMN
Bir başka videoda ise Trump’ın Netenyahu hakkındaki sözleri (Kasım Süleymani’nin öldürülmesi olayı ile ilgili) veriliyor;
https://youtube.com/shorts/EfRPfdngtFE?si=hlfxEu9u0C4EDMl0