Dünya genelinde yaşanan ISS şirketlerinde ve internette yaprak dökümü, Türkiye’ye de mi yansıdı? Bu soru, Türkiye’nin en büyük İnternet Servis Sağlayıcı (ISS) şirketlerinden Ixir’in, 55 kadrolu elemanını çıkarması üzerine dillerde dolaşmaya başladı.
Ancak, Ixir’deki operasyonun, aşırı büyümeyi frenlemek ve ilk etapta yaratılmış fazla istihdamı normale çekmek için yapıldığı öğrenildi. Böylece 300’ün üzerinde olan çalışan sayısı 250’ye indi.
Personel azaltımının sadece içerik hazırlayan bölümlerde, erişimde gerçekleştiği, online alış-veriş şirketi ile reklam bölümünde olmadığı belirtiliyor. Ixir’in stratejisinde, planlarında ve projelerinde değişiklik olmadığı da edinilen bilgiler arasında yer alıyor.
Şirket yetkilileri, sektörde Ixir’le ilgili birçok yanlış söylentilerin dolaşmasından da rahatsız olduklarını dile getiriyorlar. Söylentilerin arasında, işten çıkarılan sayısının kadrosuzlarla birlikte 100 kişinin üstünde olduğu yer alıyor.
Bu arada, Doğan Holding şirketler grubu bünyesindeki, ISS’sı ‘e – kolay’ın 15 çalışanının işine son verdiği yönündeki duyumlar şirket yöneticileri tarafından reddedildi. E-kolay’ın işten çıkarmanın aksine çalişan sayısında artırıma gidecegi söylendi. Yaptıgımız araştırmaya gore, işten ayrılmaların Doğan Müşteri Hizmetleri şirketinde oldu, ancak sayısı konusunda bir açıklama yapılmayıp 15 kişinin altında olduğu belirtildi.
Avrupa’nın en iyi İSS’sı seçilen SOL’da da eleman çıkartılacağı söylentileri yaygınlaştı. Ancak, henüz işten çıkarılan olmadığı öğrenildi.
Tulga: İçerik ile Ticaret Dengesi Kurulmalı
Operasyonları değerlendiren yeni ekonominin yöneticileri, internette sadece içerik sağlayarak büyümenin yanlış olduğunun özellikle NASDAQ krizinden sonra anlaşıldığını belirttiler. Lucent Türkiye Genel Müdürü Şahin Tulga, sadece içerik sağlamanın ve buna çok masraf yapılmasının yanlış olduğunu belirterek, görüşlerini şöyle açıkladı:
“Sorun, içerik ile ticaret arasında denge kurulmamasında yatıyor. İçerik sağlayan bir portalın nerelerden geliri olabilir? Birincisi reklam, ikincisi üyelik aidatları… Ancak kişiler bedava içeriğe alıştılar. Oysa sayfa başına ücret alınabilir. Örneğin, mobil internette bu yöntem uygulanabilir. Bunun dışında tabii ki, en önemlisi, ürün satmak veya aracılık hizmetleri. Ne yazık ki, bu da gerçek anlamda yapılmıyor. İçerik ile ticaret birleşmeli. Örneğin, kullanıcı profiline göre, o kişiye ürün satmanın yollarını keşfetmek gerekiyor. Alışveriş linki koyarak kişilerin burayı tıklamasını beklemek yanlış!.. İnternette surf yapan birine, ürün satmaya çalışmak gerekiyor. Otomobil merakı olan kişi, otomobille ilgili bir siteye girdiğinde, ona otomobil aksesuarları satmaya çalışılmalı. Sadece bu tip içerikler para kazanır… En güzel içeriği bile hazırlasanız, ticaretle birleşmedikçe, bir kazanç getirmez.”
Oguz: Ayarlama Kaçınılmazdı
Yeni ekonomi uzmanlarından ve Koç Holding Bilgi Grubu Danışmanlarından Dr. Şeref Oğuz da, markaya yatırım yapmanın, sonra bu markayı halka açılarak yüksek fiyattan satmanın, NASDAQ krizinden sonra yanlış olduğunun anlaşıldığını hatırlatarak şu yorumda bulundu:
“NASDAQ krizi sonrasında Türkiye’de de çeşitli ayarlamaların yapılması kaçınılmaz oldu. Yani ekonominin normal kuralları uygulanmaya başladı. ISS şirketlerini ve portalları üye sayılarına bakarak değerlendirmek yerine, ticari kazaçlarına ve karlarına bakarak değerlendirmek ön plana geçti.”