WikiLeaks’in kurucusu Julian Assange’ın İngiltere’den ABD’ye iadesi, Londra Yüksek Mahkemesi’nin ABD’nin Assange’ın ölüm cezasıyla karşı karşıya kalmayacağına dair güvence vermesi gerektiğini söylemesinin ardından bugün askıya alındı.
İngiltere’nin Assange’ın geçen yıl ABD’ye iade edilmesine izin vermesinin ardından, Assange’ın avukatları Şubat ayında bu karara itiraz etmişlerdi. Mahkeme buna karşılık, Assange’a üç gerekçeyle iadeye karşı tam temyiz başvurusunda bulunmasına geçici olarak izin verdi.
Bu gerekçeler şunlardı; Avustralya doğumlu Assange’ın, ABD vatandaşı olmayan biri olarak Anayasa’daki ifade özgürlüğü hakkına muhtemelen sahip olmayacağı ve mevcut suçlamaların hiçbiri ölüm cezasını içermese de, daha sonra vatana ihanet gerekçesiyle ölüme mahkum edilebileceği idi. Eski ABD başkanı Donald Trump, 2010 yılında WikiLeaks’i tartışırken “Ölüm cezası falan olması gerektiğini düşünüyorum” şeklinde konuşmuştu.
İngiliz Mahkemesi, ABD yetkilileri bu 3 konuda güvence vermeye davet ederek, 16 Nisan’a kadar bu güvencelerin verilmemesi halinde Assange’a temyiz izni verileceğini söyledi. 20 Mayıs’ta yeni bir duruşma planlandı. Bu nedenle Assange’ın iadesinin ertelenmiş oldu.
ABD’li savcılar, WikiLeaks’in ABD’nin gizli askeri kayıtlarını ve diplomatik yazışmalarını yayınlaması nedeniyle 52 yaşındaki Assange’ı, tamamı Casusluk Yasası kapsamında olmak üzere 18 suçtan yargılamak istiyor. Assange’ın destekçileri ise, ABD’nin yanlışlarını ve iddia edilen savaş suçlarını ifşa ettiği için onu düzen karşıtı bir kahraman olarak tanımlıyorlar. ABD yetkililer, kendisinin sızdırılan materyallerin yayınlanması nedeniyle değil, eski ABD Ordusu istihbarat analisti Chelsea Manning ile bu materyalleri yasa dışı bir şekilde elde etmek için komplo kurmak gibi suç teşkil eden bir eylem nedeniyle yargılandığını söylüyor.
Yüksek Mahkeme iade kararını onaylarsa, Assange’ın son itirazı, iadenin engellenmesi için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) yapılacak itirazda bulunacak.