8 Mart’ta Dünya Kadınlar günü çeşitli etkinliklerle kutlanırken, kadınların iş dünyasındaki yerleri de sorgulanıyor. TÜİK verilerine göre kadınların istihdam oranı %30. Yani 20 milyon kadın çalışabilecek durumdayken, çeşitli sebeplerle iş gücüne katılmıyor. En çarpıcı olan verilerden biri ise yükseköğrenim mezunu kadınların istihdamında Türkiye AB’de en sonda yer alıyor. AB’de yükseköğrenim görmüş kadınlarda işsizlik oranı %5 iken Türkiye’de bu oran %21’lerde.
Yükseköğrenimde akademisyen kadın oranı ise %43. Girişimcilik alanında kadınların oranı %25 civarındayken şirketlerde üst düzey yönetici kadınların oranı ise sadece %5. Bu rakamların tümünde kadınların olması gereken yerden çok uzakta olduğu ve kadınların iş gücündeki yerini henüz bulamadıklarını görüyoruz.
Kadınların istihdama katılamamasının sebepleri bulma ve iyileştirme çabaları ise birçok kurum tarafından destekleniyor. Bu amaçla yapılan etkinliklerden biri de 15 Mart’ta İngiltere Uluslararası Ticaret Departmanı ve KAGİDER’in ev sahipliğinde “Girişimci Kadınlar: İlham Veren Hikâyeler” (Women Entrepreneurs: Inspiring Stories) adı altında İngiliz konsolosluğunda düzenlendi.
Başarılı girişimci kadınların deneyimlerini paylaştıkları ve karşılaştıkları zorlukların üstesinden nasıl geldiklerini anlattıkları bu keyifli toplantıya birçok girişimci Türk kadın katıldı. Etkinliğin ana konuşmacısı Sherry Coutu, yaklaşık 65 startup’ta payı olan cesur bir girişimci ve yatırımcı. İlk şirketini 1995 yılında kuran Sheery Coutu daha çok internet, temiz enerji, eğitim ve bilişim teknolojileri konusunda yatırımlar yapmış.
Sadece ticari değil sosyal sorumluluk projelerinde de yer alan Sherry Coutu Linkedin kurucularından Reid Hoffman ile birlikte orta ölçekli firmaların büyük ölçekli firma olma yolundaki gelişimlerini desteklemek üzere “Scaleup Institute”u kurmuşlar. Sherry Coutu 2013 yılında, yaptığı başarılı çalışmalar ve katkıları dolayısıyla CBE (Commander of the British Empire) ünvanını almış.
Sherry Coutu’ya göre kadın girişimcileri desteklemek için altyapıların kurulması, başarı hikâyelerinin duyurulması gerekiyor. Bu çalışmalar özellikle Üniversitelerde başlamalı ve mezunlar üniversitelerin kuluçka merkezlerinde ilk girişim deneyimlerini yeşertebilmeliler.
Etkinlikte panel konuşmacıları arasında çok başarılı Türk kadın girişimci vardı. Bunlardan biri ise “İnsider” adlı dünyanın en önemli girişim sermayesi fonlarından Sequoia Capital‘dan yatırım alan Türk firması kurucularından Hande Çilingir’di. Sequoia Capital Silikon vadisindeki birçok teknoloji firmasının da yatırımcılarından olan dünyanın en önemli girişim sermayesi fonlarından biri.
Zamanında Whatsapp‘ın de tek yatırımcısı olan Sequoia Capital’ın İnsider’ı fonlaması son derece değerli. İnsider, e-ticaret siteleri ve online site ve uygulamalara yönelik bir büyüme yönetim platformu (growth management platform) diye tanımlanabilir. Bu platform, dijital pazarlama uzmanlarına müşteri edinme, (acquisition) etkinleştirme (activation), müşteri tutumu (retention) gelir dönüşümü (revenue transformation) gibi zengin özellikler sunuyor. Insider platformu, yapay zekâ ve derin öğrenimi algoritmaları ile güçlendirilmiş web, mobil web, mobil uygulama ve reklam kanallarında gerçek zamanlı öngörüsel segmentasyon ve kişiselleştirme çözümleri sağlıyor.
Türkiye’de Garanti Bankası, Hepsiburada, LCWaikiki, dünyada Este Lauder, Toyota, New York Times gibi büyük firmalarla çalışıyorlar. 19 farklı ülkede ürünleri kullanılan İnsider son olarak 11 milyon dolarlık bir yatırım almış. Hande Çilingir birbiriyle son derece uyumlu çalışan 6 kurucu ortak ile büyüdüklerini, başarılarının sırrının çok çalışmak ve işine odaklanmak olduğunu söylüyor. Cruncbase tarafından dünyanın en iyi 3 CEO’su arasında seçilen Hande Çilingir bir Türk şirketinin dünyada bu vesile ile tanınır olmasını çok önemsediğini söylüyor ve kadın erkek ayırımı olmayan bir ortamda kadın girişimcilerin başarılarının kabullenilmesini daha anlamalı bulduğunu paylaşıyor.
Şimdilerde İnsider’ın 400’den fazla çalışanı var. Londra, Singapur, Tokyo, Dubai, Moskova, Varşova, Kuala Lumpur, Jakarta, İstanbul, Kiev, Sidney, Seul, Ho Chi Minh City, Bangkok, Hong Kong ve Taipei’de ofisleri olan Insider, 2017’de WIRED Magazine tarafından “100 Hottest Startups” ’tan biri olarak listelenmiş ve 2017 yılında “Red Herring Top 100 Europe’” da yer almış.
Etkinlikte yer alıp ilham veren başarılarını paylaşan kadın girişimlerden bir de “Happ App Consulting Services” CEO’su Özge Koca idi. Özge Koca, uzun yıllar Türkiye’de kurumsal firmalarda danışmanlık yaptıktan sonra yazılımcı bir arkadaşı ile ilk şirketini kurmuş. Gelişmiş müşteri deneyimi ile şirketlerin daha iyi iş sonuçları elde etmelerine destek olan müşteri ve çalışan mutluluk seviyelerini ölçen ve önlem almalarını sağlayan bir mobil aplikasyon yapmışlar. Müşterileri hizmetlerinde daha iyi ve daha hızlı iyileştirmeler sağlayan ve bu önlemleri gerçek zamanlı iş sonuçlarına bağlayarak ölçen bu uygulama ile başarılı bir iş modeli geliştirmişler. Psikoloji eğitimi almış olan Özge Koca kurumsal dünyada mutluluk yaratmanın en büyük tutkusu olduğunu söylüyor. İlk şirketini 2004 yılında kuran Özge Koca, Fortune 500’de yer alan HSBC, Daimler, Avon, L’oreal, Philip Morris, Citi, Coca Cola Company gibi kurumsal firmalarla çalışıyor.
Teknoloji dışında farklı sektörlerde başarı gösteren kadın girişimciler de ilham veren hikâyelerini paylaştılar. Örneğin şapka tasarımı yapan ve bu şapkaları yurt dışında da satan Merve Bayındır 1980 doğumlu genç bir kadın girişimci. 2011 yılında bir Gazi koşusuna kendi tasarladığı şapka ile katılarak gazetelerde yer almış ve o günden sonra bu konuyu başarılı bir girişim haline dönüştürmüş. Şimdilerde markasının merkezini Londra’ya taşıyan Merve Bayındır şapkalarını İngiltere kraliçesi Elizabeth’e de sunma şansını yakalamış.
Esasen şartların uygun olup olmamasından bağımsız olarak tüm başarılı kadın girişimcilerin ortak noktasının tutkulu, çalışkan ve inovatif insanlar olduğunu görüyoruz. Onlar için de şartlar hiç kolay olmamış, çok çalışmışlar, birçok kez engellerle ve başarısızlıklarla mücadele etmişler ama sonuç olarak direnmişler, kararlılıkla tutkularının arkasından gitmişler.
Kadınların girişimcilik mücadelesinde kendilerine destek olan pek çok kişi de olmuş, kimi zaman ailesi, kimi zaman arkadaşları, kimi zaman aynı tutkuları paylaşan meslektaşları. Ancak tekil çabalarla kadın girişimcilerim başarıya ulaşmasını beklemek yerine daha kurumsal metotlarla, altyapıları kurarak ve devletin de desteğini alarak ilerlemek başarıyı tesadüflere bırakmamak gerekiyor. Bu alanda çalışan KAGİDER gibi sivil toplum kuruluşları ve bu etkinlikte olduğu gibi konuyu uluslararası zemine taşıyan İngiltere Uluslararası Ticaret Departmanı gibi kurumların çabaları çok değerli. Başarılı kadınların hikâyeleri ise tüm girişimcilik hayali olan kadınlara ilham veriyor.