10-13 Mart tarihleri arasında Antalya’ da gerçekleştirilecek olan Kamu Bilişim Zirvesi sebebiyle ASUS Türkiye Sistem İş Birimi Ülke Müdürü Özge Kılıç Güler ile bir söyleşi gerçekleştirdik. Firması ve sektöre yönelik merak ettiklerimizi sorduk. İyi okumalar dileriz.
Öncelikle sizi ve ASUS Türkiye organizasyonunu tanıyarak başlamak istiyoruz. Kaç kişilik bir ekipsiniz, bu ekibe ilişkin istatistikler, özellikle de kadın çalışanların yüzdesi gibi bilgileri bizlerle paylaşmanızı rica ediyoruz.
ASUS, tüketici bilgisayarlarında dünyanın en iyi üç dizüstü bilgisayar markasından biri olmasının yanı sıra dünyanın en çok satan ve en çok ödül kazanmış anakartlarının da üreticisi konumunda. Dizüstü bilgisayarlardan cep telefonlarına, aksesuar ürün grubundan anakart, ekran kartı, robot ve IOT ürünlerine kadar oldukça geniş ürün portföyüne sahibiz. ASUS Türkiye, dönemsel değişmek ile beraber yaklaşık 120 kişiyi istihdam ediyor.
Benim ASUS serüvenim 2010 yılında Notebook grubunun Ürün Müdürü olmamla başladı. Sırasıyla Ürün Grup Müdürlüğü ve ASUS’un akıllı telefon, tablet, dizüstü bilgisayar, masaüstü bilgisayar ve aksesuar ürünlerinin satış ve pazarlama faaliyetlerini içeren Tüketici Ürünleri Grup Müdürlüğü görevlerini yürüttüm. 2016 yılından bu yana ASUS Türkiye Sistem İş Birimi’nde Ülke Müdürü olarak görev yapıyorum.
ASUS olarak; “Bilişim Zirvesi” sponsorlarından birisi olarak zirveye katılım amacınız nedir? Bu zirveye yönelik özel bir hazırlık yaptınız mı?
2020 yılında kurumsal pazara girerek devlet ihaleleri, hastaneler, okul ve üniversite geliştirme projeleri ve profesyonel ofis projeleri gibi birçok ticari projede yer aldık. Özel sektör ve kamu dahil birçok kurumsal proje ve ihalede iş birliğine odaklandık ve bu projelerde gerekli desteği verebilmek için ekibimizi de genişlettik. 2021 yılında çok önemli kamu ve özel sektör ihaleleri kazandık, bu bizi çok mutlu etti. Özellikle ürünlerimiz ile tanışan müşterilerin alımlarına yine bizimle devam etme kararları en büyük motivasyonumuz.
Kamu Bilişim Zirvesi vesilesiyle, kamuya sunduğumuz ürün ve projelerimizi daha detaylı aktarma fırsatı bulacağız. Bu zirve, başta kamu bilişim çalışanları olmak üzere tüm bilişim sektörü arasında bilgi ve tecrübe paylaşımını sağlamak, ulusal ve uluslararası alanda yeni teknolojiler ve uygulamalar hakkında ortak akıl oluşturmak gibi hedefler taşıması nedeniyle sektörümüz için oldukça önemli bir platform.
Etkinlikte, kurumlara yönelik geliştirdiğimiz all-in-one bilgisayarlarımızdan interaktif çift ekranlı E5202, dünyanın en hafif 14 inç iş bilgisayarı B9400 ve kısa süre önce pazara sunduğumuz B7402, X500MA ve B1500 gibi doğa dostu ürünlerimizle yer alacağız.
ASUS Türkiye’nin tüm işlerini kamu ve özel sektör olarak gruplayacak olursak bunların yüzdesel dağılımı nasıl olmaktadır?
ASUS olarak kamuda da katma değerli işler yapmayı sürdürmek istiyoruz. Bu amaçla DMO kataloğunda bulunuyor ve bu kanala çok değer veriyoruz. DMO ve KİK ihalelerine de önem veriyor ve rekabetçi bir şekilde hazırlanarak katılıyoruz.
Özellikle masaüstü ürünlerimiz kamu kurum ve kuruluşlarında hem çok tercih ediliyor hem de beğenilerek kullanılıyor. İki yıl öncesine kadar kamuda masaüstü ürünler daha çok tercih edilirken, COVID-19 etkisiyle mobilitenin kamu kurum ve kuruluşlarında da yaygınlaşmasıyla dizüstü ürünlerin tercih edilme oranı da arttı. Genel olarak kamu ve özel sektör ağırlığından bahsettiğimizde ise 50/50 diyebiliriz .Biz de hem ihtiyaçlara hem de yeni eğilimlere göre en uygun ürünlerimizi sunmak üzere aktif şekilde çalışıyoruz.
ASUS 2020 yılı içinde geliştirdiği ürün gamı ile kamuya giriş yaptı burada nasıl bir stratejiniz var?
32 yıldır teknoloji ürünleri sektörüne hizmet veriyoruz. Bilgisayar pazarına baktığımızda tüketici ürünleri kadar en az kamuda ve kurumsal sektörlerde de potansiyeli olan büyük bir pazar var. Kurumsal ürünlerimizi dünya çapında pazara sunma kararını 2020 yılında verdik ancak çok öncesinde Çin ve Tayvan’da kurumsal ürünlerimiz yer alıyordu. 2020 yılında kendimizi hazır hissettik ve ASUS’un tüketici ürünlerinde sağladığı konfor ve teknoloji liderliğini kamuya da sağlamak üzere tüm dünyada sektöre giriş yaptık. Dünya genelindeki tüm çalışanlarımızın üçte biri AR-GE departmanlarında çalışıyor. Sadece seri üretim yapmıyor, kendi teknolojimizi de üretiyoruz. Kurumsal pazara dahil olduğumuz son 2 yılı dikkate aldığımızda kurumsal sektöre hizmet veren insan kaynağı olarak 2 kat, satış hacmi olarak 2,5 kat büyüme gerçekleştirdik. Çok hızlı, güvenli ve emin adımlarla yol alıyoruz.
ASUS’u sadece dizüstü ya da masa üstü bilgisayar üreten bir marka olarak görmek doğru olmaz. ASUS doğaya ve çevreye saygı duyarak inovasyonlar gerçekleştiren bir marka. Sunduğumuz hizmetler, yenilikler ve servisler ile ister istemez farklılaşıyoruz. Kamu dediğimiz zaman tüm ülkeye servis ve hizmet veren birimleri düşünebiliriz. Bu birimler kimi zaman merkezden çok uzak lokasyonlarda olabiliyor. Uzak noktaları yönetmek, ürünlerin bilgi güvenliğini sağlamak kamu kurum ve kuruluşlarının en üst seviye istekleri oluyor. Biz ASUS Control Center ve ASUS Business Manager gibi yazılımlarımızla bu isteklere herhangi bir üçüncü parti yazılıma ihtiyaç kalmadan cevap verebiliyoruz.
2022 yılında ürün ve teknolojilerimizi destekleyici “Asus Control Center” ve “Asus Business Manager” yazılımlarımızı müşterilerimize sunup kurumların farklı alanlardaki ihtiyaçlarını karşılamayı ve yüklerini hafifletmeyi hedefliyoruz.
Kurumsal pazarda, pazar payı artışımıza devam ederek ödüllü tasarımlara sahip olan yeni teknoloji ürünlerimizi gerek kamu gerek ise özel sektördeki müşterilerimizle tanıştırmayı sürdüreceğiz.
ASUS global bir marka, Türkiye pazarı için düşünceleri neler?
Teknoloji dünyası son 30 yılda eşsiz bir dönüşüm geçirdi. Türkiye pazarında uzun yıllardır faaliyet gösteren ve bu ülkenin potansiyeline inanan global bir şirket olarak, Türkiye’deki teknolojik gelişimin yaşamı kolaylaştırma ekseninde gerçekleştiğini söyleyebiliriz. Kuşkusuz bu gelişimin en büyük aktörlerinden biri de ASUS. Türkiye pazarı ASUS için en büyük potansiyele sahip ülkeler arasında yer alıyor. Türkiye’nin genç nüfusa sahip oluşu, gelişen ve büyüyen bir pazara sahip olması ASUS için çok değerli. ASUS, hem günlük yaşamda, hem de profesyonel iş dünyasında öncü teknolojilerle tüketicinin karşısına çıkıyor. Karşılaştığı ilgi, Türkiye’deki kullanıcının teknolojiyi tümüyle benimsediğini ve hayatının tüm alanında etkin biçimde kullandığını çok net bir şekilde gösteriyor. Bu ilgi ve talep ASUS’u kayıtsız bırakmıyor ve farklı kategorilerde farklı ürün gruplarımızla tüketicinin karşısına çıkıyoruz. 2020 yılında büyük potansiyel gördüğümüz kurumsal pazara da giriş yaptık ve yoğun ilgiyle karşılaştık. ASUS kurumsal pazarda, 2023 yılına kadar pazar payını yüzde 20 seviyelerine çıkartarak EEMEA bölgesindeki gücünü Türkiye kurumsal pazarında da göstermek istiyor ve tüm planlarını buna yönelik yapıyor.
2020 ve 2021 yıllarının genel olarak donanım üreticilerince memnuniyetle anıldığını gözlüyoruz. Sizin için bu yıllar nasıldı? Pandemiye bağlı dijital dönüşüm furyasından ASUS da payını aldı mı?
Pandeminin hayatımıza ciddi etkilerinin olduğu 2020 yılı hepimiz için sürpriz bir yıldı. Dijital anlamda 10 yılda kat edeceğimiz yolu 1 yıl gibi çok kısa bir sürede kat ettik. Yılın başında pazarda hiç büyüme öngörmezken bu hızlı dijitalleşme süreci sayesinde %60 civarında bir büyüme yaşandı. Bilgisayar kullanım oranları iş, eğitim ve oyun odağında her kategoride beklenilenin ötesinde bir artış gösterdi. Büyüme trendi 2021 yılında da devam etti. Bilgisayar yenileme döngüsü düşse de satış oranlarındaki artış sürdü. 2021 yılında ürün tedarikinde sektör olarak ciddi sıkıntılar yaşasak da ASUS hedeflerine ulaşmayı başardı. 2021 yılında %30-40 bandında büyüme hedefi koymuştuk ve hedefimizi gerçekleştirerek yılı kapadık. Tüketici bilgisayarı pazarında ilk iki markadan biri olarak pazar payımızı koruduk. Oyun bilgisayarlarında ise dönemsel olarak %30’a varan pazar payı ile lider markayız. 2020 yılında girdiğimiz kurumsal bilgisayar pazarında ise hem kamu hem de özel sektörde güzel projelere imza attık. Yıl boyunca pek çok yeni modelimizi ve teknolojimizi tüketicilerimizle buluşturmaya devam ettik. En büyük vaadi gözleri korumak olan OLED ekranlı dizüstü bilgisayarlarımızın lansmanlarını gerçekleştirdik ve bu kategoride %95 oranında pazar payına sahip olduk. Ergonomik tasarım, screenpad, çoklu ekran bulunduran bilgisayarlar, oyun bilgisayarları için özel soğutma sistemleri gibi farklı kullanım senaryolarını destekleyen birçok teknolojiyi sektöre kazandırdık.
Sürdürülebilirlik çerçevesinde oluşturdunuz “GreenASUS” ile ilgili bilgi verebilir misiniz?
ASUS, çevreye duyarlı sürdürülebilir bilişiminin önde gelen firmalarından biri. 22 yıl önce hayata geçirdiği GreenASUS girişimiyle bilişimin çevre üzerindeki etkisini hafifletmeye giden yolda sektöre öncülük ediyor.
GreenASUS standartları çerçevesinde üretim yaparak doğayı korumaya destek oluyoruz ancak sadece yasal prosedürlere uygun çevre dostu ürünler sunulmasıyla sınırlı bir yaklaşımdan söz etmiyoruz. GreenASUS, küresel operasyonlarımızın tamamında yürütülen bir vizyon.
“Yeşil Tasarım, Yeşil Tedarik, Yeşil Üretim ve Yeşil Hizmet ve Pazarlama” olarak adlandırılan “Dört Yeşil Kazanç” kavramını durmak bilmeden gerçekleştirme gayreti içerisinde. Dolayısıyla bu vizyon şirketin her kademesinde enerji tasarrufundan geri dönüşüme kadar farklı yöntemlerle destekleniyor. ASUS, teknoloji, yenilik ve çevresel sürdürülebilirliği, herkesin yaşayabileceği daha temiz ve daha yeşil bir dünya için harmanlamayı amaçlıyor.
ASUS olarak kurumsal ürünlerinizi “doğa dostu” olarak nitelendiriyorsunuz bunu açar mısınız?
GreenASUS adlı komite, 22 yıl önce, bu günlerin öngörüsüyle AR-GE yatırımlarına ağırlık verdi. 2018 yılından bu yana her yıl 60 bin adet eko etiket kazandık. 2004 yılından beri ürettiğimiz ürünlerde kurşun kullanmıyoruz. 2006 yılında ise iddialı bir adım atarak Avrupa Birliği’nin Zararlı Maddeleri Sınırlandırma Yönetmeliği’ne (RoHS) uyma kararı aldık. Hatta daha da ileri giderek yönetmelikte yer almayan 31 adet zararlı maddeyi daha şirket bünyesinde yasakladık.
2007′den bugüne kadar Tayvan ve Avrupa Birliği sınırları içerisinde bu alanda birçok standarda uyma kararı alan ve çeşitli sertifikaları almaya hak kazanan markamız, 2009 yılından beri dizüstü bilgisayarlarında, PDA’larda ve ekran kartlarında halojen kullanmıyor.
Yaklaşık 10 yıl önce karbon salınımı nötr olan ürünler ürütmeye başladık. 2025 yılına kadar en büyük hedeflerimizden biri sera gazı emisyonları %50 azaltmak ve ana ürünlerimizin enerji verimliliğini %50 artırabilmek.
2022 yılı ASUS için nasıl geçiyor? Hedefleriniz nelerdir? Firmanız Türkiye’ye ne gibi yatırımlar planlıyor?
2022 yılının ilk ayında tüketici bilgisayarları kategorisinde lider ve pazar payında birinci marka olarak başladık ve yılın kalanında da amacımız lider pozisyonumuzu korumak olacak. Oyun bilgisayarlarında ise kendi geliştirdiği en yeni teknolojileri ve en performanslı ürünleri tüketiciler ile tanıştıran lider marka olma özelliğimizi yine baskın bir şekilde devam ettiriyor olacağız.
Neredeyse yılda iki kez tüm ürün gamımız değişiyor diyebiliriz. ASUS, her yıl çok ciddi Ar-Ge yatırımları ve ekibiyle geliştirdiği teknolojileri sektöre kazandırıyor. 2022 yılında da inovasyonun sınırlarını zorlayan ürün portföyümüzü daha da genişleterek tüketicileri heyecanlandırmaya devam edeceğiz.
Kurumsal ürünler pazarında etkin bir oyucu olmak, 2022 hedeflerimiz arasında. Özellikle tüm işletmelerin daima birinci önceliği olan bilgi ve veritabanı güvenliğinden yola çıkılarak tasarlanan kurumsal ürün serilerimiz, üretkenlik açısından sunduğu avantajlarla da ön plana çıkıyor. Kurumların farklı alanlardaki ihtiyaçlarını karşılamayı ve yüklerini hafifletmeyi hedefliyoruz.
Piyasaya sunduğumuz ürünlerin doğa dostu olmaları da yine önceliklerimizden olacak. Enerji verimliliğini artıracak ve çevresel etkileri azaltacak ürünler geliştirmeye devam edeceğiz.
Son yıllarda kamu ihalelerinde yerli bilişim ürünlerinin desteklenmesine yönelik düzenlemeler yapıldığını biliyoruz. Bu düzenlemeler işlerinizi ne kadar etkiledi?
Biz kurumsal pazara yeni giren bir firma olarak bahsettiğimiz gibi artan bir ivme ile büyüme kaydediyoruz dolayısı ile bugüne kadar olan yolculuğumuzda negatif bir etkisini hissetmedik.
Sorularımıza verdiğiniz cevaplar için teşekkür ederiz.
Firmam adına bize bu imkanı sağladığınız için ben de size teşekkür ederim.