Logo Business Solutions, 1984 yılında yazılım sektöründe faaliyet göstermeye başlamış, Türkiye’nin lider yazılım kuruluşlarından.1993’ten beri, paket uygulama yazılımlarını sektöre sunan Logo’nun Genel Müdürü Tuğrul Tekbulut, şirketin piyasa değerinin 60 – 85 milyon dolar civarında olduğunu belirtiyor. “Logo, sektörde hep öncü görevini üstlendi, bir çok yeniliği cesaretle gerçekleştirdi. En son atılımını 2000 yılının Mayıs ayında hisselerinin halka arzıyla gerçekleştirdi” diyor. Tuğrul Tekbulut sorularımızı yanıtladı:
turk-internet.com : Bir yazılım firmasının hisselerini halka arz edecek kadar piyasa değerini arttırmış olmasından gurur duyuyor olmalısınız?
Tuğrul Tekbulut: Türkiye’de de yeni ekonomiye uyum sağlandığının bir göstergesi olarak değerlendirebilirsiniz bu atılımı. Bu alanda öncülüğü yapmış olmamızdan dolayı elbette gurur duyuyoruz.
turk-internet.com : Bundan sonraki şirket stratejiniz nedir?
Tekbulut: Hisselerini arz ederek sermaye yapısını güçlendiren Logo, artık küçük bir girişim olmaktan sanayileşme yolunda, kurumlaşma yolunda ciddi bir adım atmış oluyor. Sektörün hızlı gelişmesine ayak uydurabilecek mali kaynaklara sahibiz. Bu nedenle, Logo’dan çok yakında enteresan proje ve yatırım haberleri gelecektir. Bunu bir yandan şirketin gelişmek, ilerlemek yönündeki vizyonu gereği, bir yandan da hem de ortaklarımız, yani bize para yatırmış insanlara daha çok katma değer sağlamak için gerçekleştireceğiz. Yatırımlarımızı, akıllı verimli alanlarda doğru yöneterek çalışacağız. Bu şekilde devam etmek için, iddialı hedeflerimiz var. Hedeflerimize ulaşmak için yeterli teknolojik ve parasal imkanlara sahip olduğumuza inanıyoruz. Şirketimiz şu anda, ciddi bir gelişmenin içinde, faaliyetlerimiz gerçekten hızlandı, ivme kazandı. Türk yazılım sektörünü, Logo’nun önderliğinde, 4-5 sene içinde dünyada söz sahibi bir noktada göreceksiniz.
turk-internet.com : Ne tür projeler üzerinde çalışıyorsunuz şu sıralarda? Dünyaya nasıl açılacaksınız?
Tekbulut: Genelde sahip olduğumuz imkanları iyi değerlendirmek için doğru alanlara yatırımlar yapıyoruz. Hedefimizi de kendi alanımız olan ‘iş uygulamaları’ alanında dünyada ilk 50 firmadan biri olmak olarak koyduk.Bu arada, Logo yazılım özellikle iş dünyasının gelişimlerini çok yakından takip etmek zorunda. İnternetin açtığı bir sürü imkan var. Aynı zamanda bunları, mevcut sanayi biçimleri için büyük bir tehlike olarak da görmek gerekir.
turk-internet.com : “B2B” çok konuşuluyor, ama ne olduğu henüz kavranabilmiş değil. “B2B”yi biraz yalın bir dille anlatabilir misiniz?
Tekbulut: Internet, yani akıllı ağlardan birine elektronik yoldan bağlanmak sayesinde işyerinden işyerine birlikte çalışılacak. B2B, bizim geleceğimiz, çünkü biz Türkiye’de bug]ne kadar 100 bini aşkın yazılım paketi satan bir firmayız. Türkiye’nin küçük, orta ve hatta büyük bütün işletmelerinde bizim yazılımlarımız var. Bunların herbiri birlikte iş yapacaklar. Eskiden, birbirleriyle konuşmaları telefonla, yazışmayla yüz yüze klasik görüşmelerde oluyordu. Artık, işle ilgili bir çok transaction, hareket bu akıllı ağların sağlamış olduğu olanaklarla çözülebilir.
turk-internet.com : Nedir bu ağların sağlamış olduğu olanaklar?
Tekbulut: Elektronik dökümanların transferleri, elektronik transactionların firmalar arasında nakli gibi bilgiler bütün ağ boyunca çok kısa zamanda akacak. Bir yerde mal satılıyor mu, satılmıyor mu, mağazada ne var, ne yok hepsini bilgisayarınızda görüyorsunuz, o halde, bunu fabrikanız da biliyor demektir. Fabrikanız biliyorsa, size mal veren firma da biliyor olacak.Bütün bu zinciri birbirine bağlamak mümkündür. Logo, kendi müşterileri arasında zinciri birbirine bağlamakla yükümlü. Logo’ya ilk yapacağımız yatırım bu yönde olacak.
turk-internet.com : Ne kadar zaman alır bu yatırımın gerçekleşmesi?
Tekbulut: Bu sene içinde yeni bir firma kuracağız. Ana şirketler ve bayiler veya şubeler arasındaki ilişkiyi kuran: “Business2Business”(B2B), tedarik zinciri entegrasyonunu tamamlayacağız. Size mal verenlerle ve sizden mal alanlarla ilşkileriniz çok uzun zaman alıyor. Bu elektronik pazar yerleri ve portallerde, aslında firmaların bunun haricinde birbirleriyle stratejik olarak yapmadıkları ilişkilere bir portalın içinde girmelerini sağlamayı düşünüyoruz. B2B hem tedarik zincir entegrasyonu, hem de bazı dikey pazarlara yönelik.
turk-internet.com : Logo’nun kendine hedeflediği pazarlar hangileri?
Tekbulut: Hedflediğimiz 4 tane pazar var. Logo, dört dikey Pazar için ERP Yazılımı üretiyor: gıda, tekstil, konfeksiyon, makina imalat sanayi ve dağıtım. Fakat, bu hizmeti bir sektöre yönelik verecek, o da turizm. Dikkat ederseniz, bunların hepsi önemli ve geleceği olan sanayi kollarıdır. Bu beş alanda dikey porteller kuracağız. Hem kendi müşterilerimize yönelik olarak, hemde başkalarına yönelik olarak. Kendi müşterilerimiz şöyle bir katma değer alacak: Arka ofis dediğimiz, Logo yazımlarıyla bu sistemler tabii ki, entegre olacak. Bizim şu anda en önemli projemiz bu. Bir başka çalışmamız da ürünlerimizin internet üzerinden kiraya verilmesini sağlamak.
turk-internet.com : Nasıl olacak bu?
Tekbulut: Yani ASP, “Active Server Provider” programıyla.
turk-internet.com : Belli sürelerle mi kiralayacaklar?
Tekbulut: Yazılım sektörü de servis sektörüne dönüşüyor, bir tür lisans. Servis sektörüne dönüştüğümüz zaman da bu belli süreli oluyor, ama kontratlar süreli olarak yenileniyor. Böylece ne donanım alıyorlar, ne de onları kurmak, ayakta tutmak için teknisyen, bilgi işlem müdürü alıyorlar. Ekrana bağlıyorlar ve kullanıyorlar, harika…
turk-internet.com : Eskiden yine belli bir para alıyordunuz. Ne yapıyordunuz update’leri alıyordunuz veya arıza olduğunda yenilemeler yapıyordunuz? Şimdi bu sistemle hiç yatırım parası da vermiyorlar, sadece kira veriyorlar öyle mi?
Tekbulut: Tamamen kira veriyorlar. Evet model bu. Burda yazılımlarımızı bu hale getirmeye çalışacağız. Kendimiz kiraya vermeyeceğiz, kiraya verebilecek firmalarla ortak çalışacağız. Çok yakında B2B uygulamasını da anons edeceğiz. Iş ortaklarımız gelip bize B2B uygulamaları varsa, yani Logo yazılım programlarını arka ofiste bir mağaza vitrini yapıyorlar ve buradan satışları halledebiliyorlarsa onlarla entegrasyon sağlamayı tercih ediyoruz. Birlikte kampanyalara girmeye çalışıyoruz. Çok yakında B2B uygulamasını da anons edeceğiz, biz kendimizi daha çok bir işyerinden, başka bir işyerine olan faaliyetlerde sınırlamayı uygun görüyoruz.
turk-internet.com : Dünyanın ilk 50’si arasında yer almak istiyoruz dediniz. Bu anlattıklarınız Türkiye’de belli bir gücünüz olduğunu gösteriyor. Türkiye’de zaten sattığınız ürünler var onları entegre edeceksiniz. Türkiye’deki yeriniz tartışılmıyor, ama yurt dışı hedefleriniz somut olarak nedir?
Tekbulut: Şimdi biz bunları zaten, Türkiye’de pazar büyümesini gerçekleştirdiğimiz için hedefliyoruz. Biz, kendimizi bölgesel güç olarak düşünüyoruz, yani Avrasya’ya(Doğu Avrupa, Batı Asya’ya) odaklanmış bir bilgi-işlem şirketi olarak düşünüyoruz. Biz, Almanya’da, Azerbaycan’da bu hedefi yakaladık, aştık. Çok yakında Romanya’da da olacak.
turk-internet.com : Nasıl girdiniz bu pazarlara?
Tekbulut: Türk şirketlerine yazılım satmakla başlıyoruz. Herkesin yaptığı gibi. Buraya gelen Amerikalılar da önce Amerikan yazılımları almaya başlamışlardır. Ondan sonra, başkalarına satılmıştır. Önce kritik kitleyi oluşturmak çok önemli. Bizim için en büyük kolaylık: önce sadece Türk şirketlerini hedefliyoruz. Ama sonuç olarak, bütün bu bahsettiğim pazarlar içindeki en büyük pazar yine Türkiye. Türkiye çok çok az gelişmiş BT konusunda. Yunanistan’ın BT pazarı bugün, 2 – 4 milyar dolar. Türkiye’nin 2.5 milyar dolar bile değil.
turk-internet.com : Neden?
Tekbulut: Çok geri kalmışız ondan dolayı.
turk-internet.com : Herkes kendi programını yazmaya çalıştı o nedenle mi?
Tekbulut: Hayır, yazılımdan değil, Türkiye’de BT yatırımları az. Büyük kuruluşlara bordro yazılımları alınmış halen o noktadalar. BT Türkiye’de yüksek düzeyde kullanılmıyor. Bakmayın, basında inanılmaz yer alıyor, ama insan hayatına çok girebilmiş değil. Fakir bir ülke olmanın etkisi var, ama bunu cep telefonuyla, araba satışlarıyla karşılaştırmaya kalkarsanız ortaya çıkan bilgi araçlarının, teknolojilerinin Türkiye’ye girişinin gecikmesinin sebebi bence eğitim düşüklüğünden ileri geliyor. Bir yandan da ben buna olumlu açıdan bakmak istiyorum. Eğer, Türkiye dünyadan kopmak istemiyorsa zaten kopamayacaksa Avrupa Birliği ile birleşme hedefi varsa, BT yatırımlarını artırmak zorundadır. Bugün GSMH’nın yüzde 1’ini bilgi teknolojilerine harcıyoruz ki, bu noktaya gelmemiz bile çok büyük mucizedir. Çünkü, eskiden yüzde 0,5’ini ayırıyorduk. Bunun yüzde 5’e, yani bunun beş katına çıkması lazım. Ayrıca yazılım satışlarının Türkiye’de on katına çıkması lazım. Türkiye’de BT harcamaları sadece donanımdır.
turk-internet.com : Pazar, BT harcamalarının artmasıyla da büyüyecek diyorsunuz?
Tekbulut: Resmi doğru görüp, eğer doğru bir yerde duruyorsak, pazar bu kadar büyüyecekse bundan çok iyi bir pay alacağız diye bir kestirimde bulunuyorum. Biz Türkiye’yi, bir sıçrama tahtası olarak kullanacağız. Türkiye en büyük yaylanacaktır. Türkiye’nin yaylanacağı kadar kimse yaylanmayacaktır bu bölgede. Avrupa Birliği nedeniyle, iç pazarın büyüklüğü nedeniyle, sahip olduğu para imkanı 200 milyar dolarlık GSMH’sı var. Almanya’nın doğusuna giderseniz büyük bir potansiyele sahip bir Türkiye var, bir de Rusya. Sonra Hindistan’a, oradan Çin’e geçiyorsunuz ve sonra Japonya var. Başka ülke yok. Bu kadar büyük bir potansiyeli olmasına karşın, BT harcamasının bu kadar düşük olması insanı üzüyor.
turk-internet.com : İnternet’e peki katkıda bulunacak mısınız?
Tekbulut: İnternetin pozitif etkisi olacak tabii, insanların kafasındaki bilgisayar mantığını bilgisayarı iletişim aracına dönüştürerek değiştirecek. Pazarlama şirketlerinin olağanüstü pazarlama çalışmalarıyla, internet herhalde hayatımıza başka açıdan girecek. Dikkat ediniz, orada hiç kimse bilgisayarı teknolojik açısından sorgulamıyor, yani herhangi bir kullanım aracı olarak düşünüyorlar. Umarım bu noktaya kısa zamanda gelinir.
turk-internet.com : Logo’nun pazar değeri nedir?
Tekbulut: Logo’nun pazar değeri 60-85 milyon dolar arasında değişiyor.
turk-internet.com : Turizm portal’i mi kuracaksınız?
Tekbulut: Biliyorsunuz biz, ERP yazılımları üretiyoruz. Bunların herbirine yönelik portal girişimlerimiz var, ama bazılarını geliştirmeyebiliriz. Çünkü, her biri ayrı bir uzmanlık konusu. Bunlarda kim önde giderse o kazanır. Şu ana kadar ticari program sattık, herkes aldı. Bundan sonra ise, market place’lerde dikey pazarlarda: gıda, tekstil, konfeksiyon ve turizm konularında uzmanlaşıyoruz. Bu sektörlerde de yatırım kararı aldık. Bu sektörleri, dış dünyaya açan veya büyükleriyle buluşturan ortamları yaratmaya karar verdik. Bizim şirketimizde bu tür bilgilerin toplanabileceğini umuyoruz.