Microsoft’un esas problemi Amerikan Mahkemelerinde sürmekte olan antitröst davası değil. Apple, Nintendo ya da Amerikan Online ile olan rekabeti ise hiç değil. Asıl sorun, teknolojinin ve iş hayatının evrimini – gelişmesini yöneten kurallara boşvermesi….
Microsoft kendini ve ürünlerini, “Von Neumann Mimarisi” olarak bilinen eski sistem bilgisayarlar zamanında şekillendirdi.
Adını Macar asıllı bir Amerikalı‘dan alan bu mimaride, belli bir anda, bir processor yalnızca bir tek işi yapıp, sonucunu verir. Bu sistem, 1980’lerde paralel çalışan büyük sistemlerde, işi bölen basit bilgisayarlarla yer değiştirdi. 1990’larda bu makinalar da ömürlerini doldurdu. Bu sefer nCUBE gibi, en hızlı paralel makinadan bile daha hızlı sistemler geliştirilmeye başlandı.
Sonuçta tüm bu çalışmalar bizi, Intel’in Philanthropic Peer-to-peer Projesi gibi dağınık bilgisayar sistemleri yoluyla önünüzdeki bilgisayarların geliştirilmesine kadar getirdi. Şimdi PC’niz diğer bilgisayarlarla birlikte çalışabiliyor.
İnternet de aynı yoldan gelişti
1990’ların ortalarında, Amerika’nın trafiğinin çoğu, 4 genel network erişim noktasından (NAP – Network Access Point) biri üzerinden geçerdi. Bu bir darboğaz yarattı. Sonuçta, büyük Internet Servis Sağlayıcı firmalar, kendi özel NAP’larını kurdular.
Teknoloji ve Internet gelişirken, iş hayatı da gelişti. IBM bunu 60’ların Sistem 360‘ı ile öğrendi. Projeler yavaşladıkça, insanlar daha hızlı makinalar aramaya başladılar. Microsoft’un çözümü, problemleri günde 20 saat çalışan ufak ekiplerle çözmeye çalışmak oldu ama bu geçici bir çözüm.
Şirketinizin organizasyon şeması tavana erişmiş durumda ama kullandığınız teknoloji size yerleri öptürüyor.
Tek merkezden yönetilen program demek, tek hatada tüm sistemin çökmesi demek. Tek kaynak her zaman darboğaz anlamına gelir. IBM’in tüm “Sunucu Yumurtalarını”, “Linux Sepet”ine koymasının nedeni de bu. Üstelik IBM tek örnek değil.
Linux’da bir sorun olursa, sayıları binlerce olan kullanıcılar grubundan birileri çözebilir. Çünkü kaynak kodları herkesin elinde. Microsoft’da ise hepimiz Microsoft’un problemi çözmesini beklemek zorundayız. Kaynak kodları sadece kendilerinde.
Gartner Grup bu nedenle, bu yılın başlarında müşterilerine Microsoft İnternet Sunucuyu kullanmamalarını söyledi. Çünkü güvenlik sorunları var.
Microsoft’un “konuya yaklaşımı” ise, güvenlik sorunları konusunda yazışmaları kesmek oldu. Tüm tartışmaları, sadece bir kaç “güvenilir” grupta sürdürdüler. Konuşmaların durması, network sorunlarını çözmez.
Şirketinizin ve Internet çalışmalarınızın buradan alması gereken dersler var. Kişilere kendi network’lerini kullanarak problemleri çözmelerine izin verirseniz, problemler daha çabuk çözülür. Problemleri, işleri parçalara bölerseniz, daha çabuk yaparsınız. Merkezi organizasyon şemaları, dağıtık ama birbirine bağlı olanlar kadar iyi çalışmazlar.
Eğer sistemde tek bir hata oluşursa, tüm sistem hataya düşer. Kendinize bir yedekleme planı yapın, Microsoft ya da başka herhangi bir firmaya bağımlı olmayın.