Ekonominin analitiksiz bir sosyolojizm veya deskriptif bir materyel birikimi ve harmanlanmasından ibaret olmadığını ilk gören ve gösteren Türklerden birisidir.
Bildiğim kadarıyla, ESRC bursuyla gittiği Oxford’dan MIT’e gönderilmişti Tezini Solow imzaladı fakat aslında topolojist James Munkres ile çalıştı. Asistanlığını yaptığı Evsey Domar’dan işçi yönetimine, reel sosyalizmin problemlerine ve yürütülmesinin mantıksal imkansızlığına dair çok şey öğrendiği tahmin edilebilir. 1975-80 arası konuyla ilgili denemelerinden oluşan “Workers and Incentives, North-Holland, 1982”, bazılarınca fazla formel bulunmuş da olsa önemlidir ve bir “Sertel fan club” kesinlikle mevcuttu. Haklı olarak.
Murat Sertel uzun yıllar boyunca Boğaziçi üniversitesinde –genelde 4 yılını Ingiliz edebiyatı ile geçiren– bazı ekonomi öğrencilerine mikro ve analitik bakış öğretti. Bunu çok kısa sürede ve bir adet ders vererek yaptığı söylenebilir. O tek ders 100 kişilik bir junior undergraduate sınıfında daima 5-6 öğrencinin kaderini ve sosyal sistemlere bakışını değiştirmiştir. Sertel bunu aşikar biçimde yapmadı. Meraklısı tahtadaki formül ve ispatların arkasında nasıl bir dünyanın yattığını dersten sonra kendisi aradı ve buldu.
Murat Sertel’in Türk (matematiksel) iktisatçılarının duayen’i sayılması doğaldır ve bundan sonra öyle sayılacaktır. Başlattığı gelenek şu anda uluslararası oyun teorisi kongrelerine 30 civarında genç Türk ekonomistinin eş anlı katildığı bir climax’a ulastı. Yani, 200 katılımcısı olan bir kongrede bu kadar yüksek oranda Türk katılımcı olabiliyor. Bu yoğunluk MRS’in kuşaklar boyunca yarattığı aura’nın eseridir. Aynı yoğunluğu ekonominin diger dallarında göremiyoruz, henüz. Tabii, öncelikle matematikçi –formel math eğitimi olmasa da, sonra bir management person ve only thirdly an economist diyenler de çıkabilir. Öyle olsun: what is in a name?
Bugüne kadar karşıma çıkan en büyük hoca olan aziz hocam unutulmaz Murat Sertel’i saygıyla selamlıyorum. Ne tam olarak onunla çalısacak cesareti gösterebildim, ne de tam olarak istediklerini verebildim. Bu konudaki üzüntüm zamanın sona erdiremeyeceği kadar derindir. Toprağı bol olsun.