Makalenin ilk bölümünü burayı tıklayarak okuyabilirsiniz.
Derinin Siyah veya Beyaz Olması Önemli mi?
Barack Hüseyin Obama ABD başkanı seçilerek bir ilk olarak Amerika’nın tabularını yıkabilen, bu anlamda ismini tarihe derin ve kalın harflerle yazdırmayı başarmış bir siyah derili kişidir. Tabii doğal olarak siyah derili bir başkanın seçilmiş olması derinin renginin siyah veya beyaz olmasını gündeme getirmiştir. Şimdiki ABD Dış İşleri Bakanı Condoliza Rize’ın renginin siyah olması ve aynı zamanda bir savaş taraftarı şahin olması derinin renginin siyah veya beyaz olmasının önemli olmadığını göstermektedir. Bu bağlamda önemli olan renginiz değil, ne düşündüğünüzdür ki düşüncenin renk, dil, din gibi faktörlerden daha önemli olduğudur. Önemli olan nerede durduğunuz, neye hizmet ettiğinizdir.
Obama’yı Kim Seçti?
Obama’nın kim tarafından seçildiğini anlamak için Amerikan sistemini iyi analiz etmek gerekir. Amerikan sitemi gibi para, bireysel hırs ve başarının beslendiği ilaç ve savaş sanayi ile uyumu sağlayan kazanmaktadır. Asıl Obama’nın seçilmesini sağlayan bu yapının gelecekte sürdürülebilirliğinin olup olmamasıdır.
Amerika’nın son dönemlerde içeride ve dışarıda yaşadığı neo-liberal politikalarının iflas etmiş olmasının oluşturduğu iktisadi kriz ve bunun arka sokaklarda yaşayan evsiz, yoksulların sosyal güvenceden yoksun zorlu yaşamına olan olumsuz etkileri yanında, kendi kölelik ve ırkçılık tarihinde gelen göçmenlerin aşağıdan gelen dinamiklerinin bileşkesi sistemin sürdürülebilirliği yönünde etkili oldu. ABD’nin iflas etmiş neo-liberal politikaları yerine değişim talebini iyi gören gençler, kadınlar ve kültürel meselelere önem veren göçmenlerin bileşkesi dünyanın ve özelde de ABD’nin kötü giden genel ekonomik durumu seçimin sonucunu değiştirdi. Yoksa Obama ciddi anlamda Amerikan’ın beyaz yönetim anlayışına tezat derisinin rengi gibi bir dönüşüm yapması için ne söz verdi, ne de niyet beyan etti. Yalnızca Bush’un yanlışlarını değiştireceğiz dedi. Bu bağlamda siyah derili başkan olabilir ancak sistemin gücü olan ilaç, kimya ve silah sanayisi iktidarını aşmadan iktidar olamaz.
Obama’ya Kim Oy Verdi?
Bilindiği gibi ABD bir göç ülkesi, neredeyse % 99 sonradan Amerika’ya gelen ve filmler de gördüğümüz gibi kıtanın yerlileri kızıl derilileri (güneş derilileri) değişik yollarla elimine ederek kıtanın sahibi durumuna gelen kişilerden oluşuyor. Beyaz Avrupalıların ilk öncüleri gözü pek, cesur, biraz sorunlu Avrupa’dan kaçanlardan oluşuyordu. Onların geniş verimli tarım toprakları üzerinde yarattığı tarıma dayalı sanayinin gelişmesi. Beraberinde daha fazla iş gücüne gereksinim doğurdu, bu da Afrika’dan köleciliği teşvik eti. Sonradan Avrupa’dan ve Güney Amerika’dan gelenlerin yanında ciddi beyin göçü ile bugün Amerika çoğunluğu İrlandalı olmayan geniş göçmen kitlesinden oluşmaktadır. İşte Amerika’daki diğer azınlıkların oluşturduğu güç Obama’yı başkan seçtirdi. Sanırım bundan sonrada artık Amerikalı azınlıklar ipi ellerinden bırakmazlar. Çünkü bu seçim bir kırılma noktası oldu ve bütün azınlıklar bir yerde buluşabildiler. Yine de oy verenlerin çoğunlukla siyah olduğu söylenebilir, yoksa Obama’yı seçtirenlerin değil. Belki de sisteme yeniden bir saygınlık-meşruiyet kazandırılması gerekiyordu. Dünyada da imaj tazelemeye ihtiyaç var.
Seçimin Galibi Kadınlar ve Gençler Mi?
Basına yansıdığı kadarı ile siyahların yanında Latin ve Asyalı kökenliler, kadınların yüzde 60’ı ve gençlerin yüzde 66’sı Obama’ya oy vermiş. Amerikan’ın güneyindeki eyaletler ki buralar köleciliğin kalkmasına karşı çıkarak Amerikan İç Savaşına neden olan eyaletlerde Obama daha az oy almıştır. Beyaz Amerikalıların erkeklerin ve Muhafazakâr aşırı Hıristiyanların McCaine oy verdiği belirtiliyor. Değişimden yana, artan evenjelist Hıristiyanlıktan artık rahatsız olan Amerikalıların da Obama’ya oy verdiği belirtiliyor. Beyaz kadınların oyu da doğal olarak seçimin başarısını artırmıştır. Tabii eşi Michelle Obama’nın geri plandaki etkili danışmanlığını unutmamak gerekir. Ayrıca seçimin başarısı güçlü danışmanlar öncülüğünde planlama, para toplama kampanyası ve etkili iletişime borçludur.
Tüm bunların arkasında ne var sorusu da, anlamlı bir soru olarak, gelecekte yanıtlanabilecektir.
Makalenin devamını burayı tıklayarak okuyabilirsiniz.