Bu söyleşinin diğer bölümlerini aşağıdaki linklerden okuyabilirsiniz.
- Birinci bölümünü Önder Güler : Google Enterprise İsim değiştirdi ‘Google for Work’ Oldu Çünkü ‘Yaşadığın gibi Çalışmalısın’ Diyoruz – I
- İkinci bölümünü Önder Güler : Google’un 30 milyon Kurumsal Müşterisi ve 1 Milyardan Fazla Android Kullanıcısı Var – 2
Android işletim sistemi, hepimizin bildiği gibi geliştiricilerle birlikte önemli işlere imza atıyor. Google’un da çeşitli sektörlerde OEM ya da içerik üreticileri ile işbirlikleri olduğunu öğrendik. Bunları bize Kurumsal Hizmetler Operasyonunun Yöneticisi Önder Güler anlattı.
turk-internet.com : Önder Bey, daha önceki konuşmamızda bir de dikey çözümler, android üzerindeki dikey çözümlere gitmekte olduğunuzu anlattınız; otomotiv sektörü gibi. Ne tür dikey çözümler var? Biraz bunu anlatır mısınız?
Önder Güler : İş ortaklarımızın önemli bir kısmı OEM dediğimiz çeşitli sektörlerde üretim yapan büyük kuruluşlar. Bunların başında bizim de inovasyon anlamında çok yatırım yaptığımız otomotiv sektörü geliyor.
Otomotivde, “Android for Automotive” başlığı ile sunduğumuz platform, yine açık EPR’ları ile, geliştirme ortamı ile açık bir platform. Bunun haritalar ile, navigasyon sistemleri ile, eğlence ve bilgilendirme sistemleri ile yaratacağı çok önemli faydalar olduğunu düşünüyoruz, bir. İkincisi, otomotiv sektörü kullanıcı güvenliğinin çok ön planda olduğu bir sektör. Burada araç üretim sistemleri ile ilgili çözümler için gene OEM iş ortaklarımıza önemli bir oyun alanı yarattığımızı düşünüyoruz. Bir üçüncüsü de, doğal olarak otomotiv dünyasında da kullanıcıların yine kolobarasyon, iletişim ihtiyaçlarını yeni nesil teknolojiler ile cevaplamak, kolay, rahat, hızlı haberleşip bilgi alıp bilgiye ulaşabilecekleri ortamlar sağlamak üzere önemli bir platform olacağını öngörüyoruz “ Android for Automotive”in.
turk-internet.com : Ben eğitim alanındaki uygulamalarınızı da merak ettim. Ama öncesinde başka bir şey sorayım. OEM partner’lardan bahsettiniz. Türkiye’de herhangi bir OEM partneriniz var mı? Olacak mı? Ayrıca tabii biliyorsunuz uygulama katmanları oluyor çok fazla. Bu sizin konunuza giriyor mu, nedir bunlar?
Önder Güler : Şöyle; Türkiye’de otomotiv tarafında olmasını ümid ediyoruz. Türkiye’deki otomotiv markaları biliyorsunuz global markaların Türkiye’de yaptığı ortaklıklar. Hem global merkezde, hem Türkiye’de bunun müşterilerimizdeki görev dağılımına bağlı olarak burada da çalışmalar yapmayı hedefliyoruz. Diğer başka bir sektör olan tüketici elektroniğinde ise Türkiye’nin büyük markalarıyla zaten hep temas ve görüşme halindeyiz. Özellikle televizyon, ev elektroniği alanlarında. Yine android’in tüketici elektroniği versiyonunun önemli fırsatlar ve faydalar yaratacağını öngörüyoruz ve bunun için de çalışmalara başladık, devam ediyoruz.
turk-internet.com : Uygulama alanında?
Önder Güler : Uygulama alanında birkaç boyut var. Birincisi, kurumsal üretkenlik anlamında çok sayıda çözüme ihtiyaç olduğunu görüyoruz. Ne demek istiyorum? Eskiden BT’de sunucular kurulur, yedeklenir, virüsten korunur vesaire. Bunların üzerine e-posta hizmetleri, vesaire gibi yazılımlar kurulur. Bunlar için önemli bir ekosistem – eğitimiyle, desteğiyle – oluşturulur ve müşterilere hizmet verilirdi.
Şimdi, bu gibi temel hizmetlerin artık giderek daha fazla buluta kaydığını görüyoruz. Faydayı ve katma değeri teknoloji hiyerarşisinin daha üst seviyelerinde yaratabilirsek eğer, teknoloji iş ortaklıklarımızın da daha çok katma değer yaratacağını, daha çok gelir yaratacağını öngörüyoruz.
Bu, Avrupa’da ve Amerika’da temelde böyle oluyor. Alt yapı hizmeti veren firmalar, entegratörler buradan çıkarak daha yukarılarda uygulama seviyesinde çalıştıkça daha çok katma değer yarattığını görüyoruz.
Ne demek istiyorum? Mobil çalışma ortamında bu bizim sunduğumuz alt yapılar ile, çok çeşitli iş uygulamalarının birlikte çalışmasından yepyeni senaryolar kuruluyor. Burada yeni iş ortaklıklarının oluşacağın göreceğiz ki, bu çalışmalarımız da sürüyor şu anda.
turk-internet.com : Biliyorsunuz, biz çok uzun zamandır Türkiye’de Fatih Projesi’ni tartışıyoruz. Ama Türk-internet.com’da her zaman cihazdan çok içeriğin daha öncelikli olduğunu düşündük, savunduk, yazdık, çizdik. Sizin Google Play üzerinden, okul- öğretmen üzerinden birtakım uygulamalarınız olduğunu söylediniz. Bunu anlatır mısınız?
Önder Güler : Google’ın eğitim için yaklaşımı şu: Hizmetlerimiz eğitim kurumlarına ücretsiz veriliyor. Bu, önemli bir sosyal sorumluluk.
turk-internet.com : Ücretsiz derken, Türkiye’de Türkçe mi?
Önder Güler : Türkçe, evet. Google APPS hizmetlerimiz, e-posta hizmetlerimiz üniversitelerimizde, diğer okullarımızda kullanıma açık.
Bunun yanında eğitim sektörü için Google’ın gördüğü ihtiyaçlara cevaben de ciddi, önemli bir çözüm hepimizin yine bireysel olarak kullandığı Google Play Store – ki, bildiğiniz gibi burası çeşitli kategorilerde, çok sayıda uygulamanın sürekli olarak kullanıcı ile buluşturulduğu bir içerik yönetim platformu.
Bunu eğitime, özel versiyonunu eğitim sektörüne, eğitim kullanıcılarına sunuyoruz. Bu neyi sağlıyor? İçerik çok önemli, bu içeriğin nerede, nasıl tutulacağı, kullanıcının, – ki, burada öğrenciler- tek tek neyi nerede bulacağı, hangi versiyonunu alacağı, bununla nasıl bir iletişime geçeceği konusu apayrı bir teknoloji konusu.
Burada tekerleği yeniden keşfetmek yerine, mevcut olan, tüm dünyada boyut olarak çok yüksek seviyelerde kullanımı olan bu platformu eğitime uyarladı Google, “Google Play for Education (Eğitim için Google)” ismi altında.
Böylece içerik yaratıcıları, içeriği yaratanlar tarafından oluşturulduktan sonra Google Play üzerinde okul, sınıf hatta öğrenci seviyesinde kontrol edilebiliyor ve hem öğretmene, hem okul yönetimine içeriği yönetme, içeriği dağıtma konusunda çok büyük bir kolaylık sağlıyor. Bunun çok yaygın ve verimli olarak kullanıldığını tüm dünyada izlemekteyiz.
turk-internet.com : Dediniz ki, 7- 12 yaş arası tablet kullanımı anlamlı ama 12 yaşından itibaren iki yönlü. Onu da anlatır mısınız bize?
Önder Güler : Yine bütün dünyada milyonlarca öğrenci ve değişik yaş gruplarındaki eğitim müşterilerimiz ile çalışarak gördüğümüz tecrübe şu; öğrenimin ilk başlarında 7- 12 yaş arasında öğrenciler ağırlıklı olarak okuyor, çok az interaksiyon ile içeriğe erişiyor – o da tablet ortamında parmak ile erişmek ve kullanmak şeklinde gerçekleşiyor.- 12 yaşından sonra ise genelde müfredat ve bunun gerekleri doğrultusunda daha iki yönlü iletişim ihtiyacı doğuyor.
Yazmak, ki bunun içinde metin var, çeşitli matematik, fen, fizik vesaire gibi dersler var; burada tek hareketli iletişim yerine, çok parmaklı iletişimin daha yaygın kullanıldığını görüyoruz. Bu ihtiyaca cevaben de bizim eğitim sektörüne sunduğumuz önemli bir çözüm XXX books dediğimiz tabletin, desktop fon faktörünün de sunulduğu çok hafif, üretim ve maliyet açısından çok çok uygun olan bir platform.
Burada kullanıcı veya öğrenci bahsettiğimiz gibi iki yönlü iletişimi daha verimli olarak yapıyor. Bunların çok yüksek sayılarda üretilmesi ve kullanılması merkezi kontrol anlamında ise çok kolay ve efektif bir şekilde sağlanıyor. Özellikle üniversite sisteminde bugün neredeyse her ay milyon mertebesinde yeni yüklemeler olduğunu görüyoruz.
turk-internet.com : Benim soracaklarım bu kadar. Sizin eklemek istediğiniz herhangi bir şey var mıdır?
Önder Güler : Eklemek istediğim çok basit bir şey. Kurumsal çözüm, kurumsal hizmetler geleneksel tanımının biraz dışına çıkıyor. Google da zaten ezber bozan bir şirket. Biraz burada biz de ezberleri bozuyoruz. Farklı açılardan bakmayı öğreniyoruz. Bunun artılarını, eksilerini paylaşıyoruz.
Mobilasyonun çok büyük pozitif katkılarının yanı sıra, yönetilmediği zaman yaratabileceği sıkıntı ve sorunları da görüp tecrübe edip 1 milyarlık kullanıcı bazımıza da bakarak, olabildiğince çözümleri de masaya getiriyoruz. Temel hedefimiz çok açık; dürüst ve işletmelere, firmalara ve onların içindeki kullanıcılara rahat, verimli, etkin maliyetli çözümler sunabilmek.
turk-internet.com : Çok teşekkür ederim!
Önder Güler Ben teşekkür ediyorum!