Küreselleşen dünya ekonomik düzeni, gelişmekte olan ülkeler ve tüm dünya tüketicilerini istenen yöne götürülebilecek unsurlar olarak görüyor. Ancak paranın temsil ettiği gücün siyasi, sosyal, ekonomik ve psikolojik alanlardaki hakimiyeti, sanıldığı kadar çok değil. Çünkü bu güce karşı, tüketimin ve tüketicinin gücü her zaman galip gelmiş ve onu “hizaya sokmuş”tur.
Tüketici, bu gücünü zaman zaman sınamış ve her sınavdan yüzünün akıyla çıkmasını bilmiştir. Çünkü tüketici tüketmez ve dolayısıyla satın almaz ise, paranın gücünün hiçbir anlamı kalmamaktadır.
Tüketicinin paranın gücü ile yaptığı meydan savaşlarından sonuncusu Türkiye’de yapılıyor bugünlerde… 2001 yılını büyük ekonomik çalkantılarla geçiren Türkiye’de ağırlaşan yaşam şartları tüketicileri kıstırdığı cendere içinde yoketmek üzereyken, yiyecek, giyecek, ısınma, iletişim gibi zorunlu ihtiyaçlar mertebesine düşen tüketim olgusu bile tüketicinin başına dert açtı ve tüketici yüksek oranlı faizler nedeniyle büyüyen borçlarının kendi yaşamını yok etmeye başladığını görmeye başladı.
Bu noktadan itibaren harekete geçen Türkiye tüketicisi, geçmişte olduğu gibi, bir anda örgütlendi ve sesini çıkarmaya başladı. UZLAŞMA İSTİYORUZ sloganıyla Müstakil Tüketiciler Birliği tarafından başlatılan kampanya, 2.000.000 kredi kart borçlusunu, 1.000.000 elektrik borçlusunu, 2.000.000 telefon borçlusunu ve bütün bu insanların aileleri de düşünüldüğünde, yirmimilyon tüketiciyi kucaklayacak.
Kampanya ile kredi kartı, doğalgaz, su, elektrik, cep telefonu, sabit telefon, vergi, SSK. ve Bağ-kur’a olan borçlara uygulanan yüksek oranlı faizlerin insaflı oranlara çekilmesi ve böylelikle toplumsal uzlaşma geleneği içerisinde toplumun % 30’unu saran bu travmanın ortadan kaldırılması amaçlanıyor.
Kampanya süreci içinde ilgili resmi kurumların harekete geçirilmesine yönelik çalışmalar ile birlikte gerçekleştirilen basın toplantıları ve basın çalışmaları sonucunda, şu anda ilk bir ayını doldurmaya hazırlanan kampanya bir anda ülke gündeminin birinci maddesi oldu. “Uzlaşma” temasına dayanan UZLAŞMA İSTİYORUZ kampanyası basın tarafından sahiplenildi. Amerika’nın Sesi Radyosu’ndan ulusal ölçekte yayın yapan Burç FM.’e, Alem FM.’e kadar irili ufaklı bir çok radyoda, ulusal TV. istasyonlarında ve herşeyden önemlisi yazılı basında uzlaşma isteyenlerin çığlıkları yer aldı.
Her kampanya gibi, bu kampanyanın da “ölçülmesi” gereklidir. Bu ölçüm genellikle destekleyenlerin bu beyanlarını duyurulan iletişim noktalarına ulaştırmaları ile gerçekleştirilmektedir. Bu amaçla kampanyayı başlatan ve ancak sonrasında dernek tüzel kişiliğini geriye çekerek, “Uzlaşma İstiyoruz Team” adında bir ekibi öne çıkartan Müstakil Tüketiciler Birliği’nin (212) 567 97 44 nolu telefonu, 567 36 47 nolu faksı ve [email protected] adresindeki posta kutusu katılım beyanlarının ulaştırılabileceği iletişim noktaları oldu.
Kampanya süreci içinde, ilk kez 15/17 OCAK-CEPLER SUSACAK (www.ceplersusacak.8m.com) kampanyasında, acemice gerçekleştirilen internet ortamındaki örgütlenme bu kez doruğa çıktı ve kampanya katılımı büyük oranda internet ortamından sağlandı. Bireysel katılımlar yanında gerçek yaşamdaki stk. örgütlenmelerinin sanal yaşamdaki ilkel örnekliklerini oluşturan haber listelerinin katılımı ve kampanyaya ilişkin kendiliğinden gerçekleşen organizasyonlar içindeki destek çalışmaları ile oluşturulan mail zincirleri TBMM’ni, basını ve ilgili resmi kurumları ablukaya aldı. Oluşturulan [email protected] adresindeki haber listesi ile kampanya katılımcıları, ilgili kurumlar, basın mensupları arasındaki iletişim ortamı sağlandı.
İlk bir aylık süre itibariyle kampanyayı başlatanlarca öngörülen ilk hedeflere ulaşılmış görünmektedir. Konuyu ülke gündemine taşımak öncelikli hedefti ve bu (beraberinde konunun tavsaması olasılığını da barındırarak) şu anda fazlasıyla gerçekleşmiş görünüyor.
Özellikle patlayan Arjantin, herkese “Arjantin olmadan önce son şansın uzlaşma olduğu”nu gösterdi.
Bundan sonraki hedef, ilgili kurumlarca “anlamlı” kabul edilebilecek katılım listeleri ile “bastırmak.”
2000’inin ilk aylarında yine Müstakil Tüketiciler Birliği tarafından başlatılan Cepler Susacak kampanyası ile ülkenin ilk ve en büyük “tüketmeme” eylemi sonucunda GSM. hizmetlerinin baz istasyonlarıyla, sabit ücrektleriyle, yüksek tarifeleriyle sorgulanması ile Türkiye’nin tüketim kültürüne olan katkı, bu kez Uzlaşma İstiyoruz kampanyası ile yeni bir boyut kazanacaktır.
Bu kez de tüketici kazanacaktır. Çünkü tüketicinin gücü, paranın gücünden büyüktür.