Son zamanlarda hızlanan satın almalar ve birleşmeler, kimilerine göre teknoloji sektörünün ‘Büyük Durgunluk’tan çıkışında büyük önem arz ediyor. Elindeki fazla nakti kullanarak piyasa değeri göreli olarak düşük şirketleri satın almak, kimileri tarafından akıllıca değerlendiriliyor. Ancak, bu belli riskleri de beraberinde getiriyor.
Yaklaşık 1 yıllık bir aradan sonra şirketler, satın alma eğilimlerini artırıyorlar. Yatırım bankacılık şirketi Goldman Sachs’ın son 21 gün içerisinde aracılık ettiği satın alma sayısı 3’ü buldu. Şirket yetkilisi Jon Woodruf, şirketlerin, uzun bir aranın ardından yatırım yapmak amacıyla nakitlerini daha sık kontrol eder bir hale geldiklerini ifade ediyor.
Analistlere göre, son satın almalar, teknoloji sektöründe şirketlerin yeniden ‘risk alabilir’ bir duruma geldiklerini gösteriyor. Eylül ayının ilk 3 haftası yaklaşık 20 milyar dolarlık bir satış ve birleşme ile kapandı. Bu, Thomson Financial’ın değerlendirmelerine göre; Ağustos ayına göre 2.5 milyar dolarlık bir artış anlamına geliyor.
Kimilerine göre, yaşananlar durgunlukta en kötü dönemin sona erdiğinin de tescili anlamına geliyor. Ekonomist Mark Zandi, ABD’deki teknoloji harcamalarının 2010’da yüzde 4, 2011’de ise yüzde 10’luk bir artış gösterebileceği tahminlerinde bulunuyor. Sonuç itibariyle, sektör tam da dönüş noktasında bulunuyor. Bu tahminlerin işsizlik ve istihdamı ne yönde etkileyeceğini önümüzdeki günler gösterecek.