Hep duyarız “Bilmem nerede bu işler böyle yürümüyor” ya da “orada devlet başka türlü çalışıyor” ya da “adamlar nasıl yapacaklarını biliyor”. Toplumumuzda bu tür başka ülkelere yönelik övgüler, imrenmeler çok sık sarfedilir. Karşılığında “Burası Türkiye” ifadesi kullanılıyor. Sonuçta, galiba bu bir tür psikolojik yansıtma. Elini taşın altına koyup, şikayetten vazgeçmek, birşeyler üretmek yerine kaçmak.
Ben yurtdışına baktığımda başarılı devletler ya da hükümetlerden önce “daha başka bir şey” görüyorum. Başarılı sivil örgütler. “Bir elin nesi var, iki elin sesi var”ı onlar daha iyi anlamışlar. Aradaki fark burada.
Peki biz niye yapamıyoruz? Amacım bunu anlatmak, analizlere girmek değil zaten sosyologların işi bu. Ama dikkatimi çeken, internette sivil örgütlenmelerin daha başarılı olmaya başladığı.
İnternet’te başlayıp, sonrasında faaliyetlerini gerçek hayata dönüştüren ve çeşitli konularda birçok grup var. Bunlardan ilk aklıma gelenler ClubCadde, Güçlü Türkiye ve Ekonomistler. Her 3 grupta başarılı çizgilerini sürdürüyorlar.
Her üçünde ve diğer başarılı gruplarda gözümüze çarpan ortak özellik, yönlendirmenin iyi yapılması.
Ne yazık ki;
Sahte Sivil Toplumcular, kendilerince bilinen nedenlerle mecrayı kirletebiliyor, listeyi demogojik, sen-ben çatışması, hamasi edebiyat ile yanlış yerlere sürükleyebiliyorlar | ||
Bazen de iyi niyetli de olsa, grubu amacından saptıranlara rastlanabiliyor |
Her iki durumda da, kendilerince birşeyler yapmak isteyen sessiz yığınlar gruplarından uzaklaşabiliyorlar. Bu nedenle dikkat edilmesi gereken husus, bu tarz iyi ya da kötü niyetli yaklaşımların yönetiliyor olabilmesi. Bu açıdan da bu grupları yönetmek pek kolay değil.
Sizlere bir örnek sunmak istiyorum. Bu sabah ekonomistler grubuna atılan bir mail dikkatimi çekti. Mail grup koordinatörü Tuna Bekleviç’ten geliyordu. Mailin içeriği bir yana, dikkatimi çeken başka bir husus oldu. Bekleviç şöyle diyordu;
Ekonomistler Platformu olarak, çok kısa sürede yakaladığımız başarılı bir ivme ile Türkiye’deki bir boşluğu doldurduk. Bu zincirin tam 4 bin halkası olduğunu hatırlatma istiyorum. Sivil toplum anlayışında, hizmeti insanların ayağına götürdük, evlerine, iş yerlerine ulaştırdık. Gençlerin kendilerini daha rahat ifade edeceği bir ortam oluşturduk. Uzmanların deneyimlerini projelere dönüştürdük. İnternet dışında sizin anlamınız yok diyenlere, 250 kişilik paneller organize ettik. Hep birlikte tatillere gittik. Neredeyse tamamı üniversite mezunu olan 4 bin kişilik bir takımız. Geldiğimiz noktada her attığımız adım izleniyor ve her attığımız başarılı adım ile bir üst basamağa yükseliyoruz. Şu an bir başarı modeliyiz. Bunu katılımcılığımızı ve önerilerimi, bilimsellikten ödün vermeyerek, güçlendirmeliyiz. |
İlginç değil mi? Tuna Bekleviç’in maili şöyle devam ediyor;
Misyonumuzu tekrar hatırlatmak istiyorum: Türkiye’nin dinamik ekonomik yapısı içerisinde sorunların açıkça ortaya konması yanı sıra çözüm üretmek üzere fikirlerin alınıp değerlendirildiği, ekonomi politikalarının belirlenmesi ve uygulama aşamasında referans olarak başvurulabilecek güçlü ve güvenilir ortamı yaratmak. ……. Bildiğiniz gibi, Ekonomistler Platformu olarak, Platforma üye olan yüze yakın bankacı ile görüşerek, Krizden – Yarına Bankacılık Sektörü üzerine bir öneriler paketi hazırlıyoruz. Projemizde oldukça yol aldık. Bu vesile ile hem koordinasyon ekibimize, hem de yardımcı olan tüm bankacı üyelerimize teşekkür ederim. … Bir süre, alttaki başlıklardaki fikirlerinizin Platformda tartışılmasının, yine Ekonomistler Platformu’nun Türkiye için bir ürünü olan Bankacılık Projesine büyük katma değer sağlayacağını düşünüyoruz. |
Yabancılar bankacılık sektörüne neden gelmiyor / tespitler – öneriler | ||
Bankacılık sektörü ve reel sektör ilişkileri | ||
Bankacılık sektöründe 2001 yılında görünmeyen kritik hatalar hangi konularda yapıldı? | ||
Türk bankacılığında özelleştirme ve reform. / tespitler – öneriler | ||
Kamunun bankacılık sektöründeki rolü ne olmalıdır? / tespitler – öneriler | ||
Bankacılık sektöründe bir yeniden yapılanma nereden / nasıl başlatılmalıdır? / öneriler | ||
2002 Yılında sektörel Öngörüler | ||
a) Risk yönetimi b) Kurumsal yöneti(şi)m c) Şubeleşme d) Yabancı ortaklıklar e) Banka birleşmeleri f) Alternatif dağıtım kanalları g) Rekabet h) TMSF’nda bulunan bankalar i) Banka bilançoları j) Kurumsal bankacılık k) İnsan kaynakları” |
Görebileceğiniz gibi, ekonomistler bir think tank olarak çalışan ve üreten bir grup.
Bu yazının sonucu mu ?
1- | Sivil örgütler önemlidir. Şikayet etmeyi bırakın, bir taraftan da siz tutun | |
2- | Internet’in getirdiği şansı iyi kullanalım. Mail listelerinde hamasi edebiyat yapmayın. yapanlara da müsade etmeyin | |
3- | Mail listelerinde karşıdaki fikirleri de dinleyin. Fikir farklılıkları çatışmaları değil zenginliği ifade eder. |
Ne dersiniz ? İnternet sizce de iyi bir örgütlenme ortamı mı? Önümüzdeki günlerde sizlere diğer mail gruplarından da haberler sunacağız.