Türk Telekom Yönetimi yine belirlenemedi. Genel Kurulun, 28 Haziran 2001, saat 8:30’da Hazine’de yeniden toplanılacağı belirtilmişti. Ancak, öğlen saatlerine yaklaşılmasına rağmen, anlaşmanın sağlanamaması nedeniyle toplantıya henüz başlanılamadığı bildirildi.
Tartışmaların uzamasının nedeni, Ulaştırma Bakanlığının eski alışkanlıklarını sürdürmesi ve yönetimi seçmek istemesinden kaynaklanıyor.
Son yasalar çercevesinde, Türk Telekom A.Ş. Yönetimini belirleme hakkı, hissedar olan Hazine’de bulunuyor. Buna karşın, Hükümetteki “dengeyi bozmama” çabası nedeniyle, teamül yönetim kurulunun yarısının Hazine, yarısının Ulaştırma Bakanlığı tarafından belirlenmesi şeklinde gelişti. Ancak bu durumda bile, 7 kişilik yönetim kurulu hala seçilemedi.
Türk Telekom yönetiminde, önemli olan, idelojik doğruların değil, teknik doğruların oluşturulabileceği ve uygulanabileceği bir platform oluşturmak olmalıdır. Bu açıdan, yönetime özel sektör ve sivil örgüt temsilcilerinin önerilmesini memnunlukla karşılıyoruz.
Görüşlerine başvurduğumuz, GİYAD (Genç İşadamları Derneği) Başkanı Sn.Ali Midillili şunları söyledi. “Türk Telekom’un özelleşmeye gittiği bugünlerde, yönetimde, özel sektör bilgi ve birikimi olan kişilerin bulunması şart. Özelleştirmede yeterince zaman ve değer kaybedildi. Yurtdışında ya da içinde özelleştirme, halka açılma ya da şirket birleşmesi tecrübeleri olan kişilerin seçilmesi özellikle gerekli. Bunların illa telekomcu olmaları da gerekmiyor. Yönetim Vizyonu ya da birikimi olan insanlar olmaları yeterli. Derviş’i KİT’lerin -politik kullanımlarını engellemesi- yolunda destekliyoruz.”
TBD Başkanı Rahmi Aktepe ise, “Devletin yeniden yapılanması içinde, özel sektörün yararlı olacağını düşünüyoruz. Kamu-Özel Sektör-Sivil Örgüt paylaşımı şart. Biz Bilişim Bakanlığını önerirken de bir danışma birimi istemiştik. Bu birim, sivil toplum örgütleri, özel sektör temsilcileri, akademisyenler ve kamu sektörünün bir bileşimi olmalı demiştik. Klasik Devlet tarzının artık değişmesi gerekiyor. Devlet’in küçülmesi ile meydana gelen boşlukları özel sektör ve sivil örgütler dolduracaktır. Bu tür kuruluşlarda, özellikle sivil örgüt temsilcilerini görmek istiyoruz. ”
TISSAD Başkanı Burak Cedetaş ise, “Özel sektör temsilcilerinin Türk Telekom Yönetimine önerilmesini memnuniyetle karşıladık. Temsilci sayısının ağırlıklı olmasını bekliyoruz” dedi.
Türk Telekom’un gecikmiş özelleştirilmesinin ülkemize neler kaybettirdiğini görüyoruz. 1992’den bu yana yatırımları yavaşladı, hatta durdu. Halbuki, “günümüzün ipek yolu” olma şansı olan “bölgenin HUB’ı”olma fırsatını kaçırmak üzereyiz. Dubai bu konuda yaptığı yatırımlar, verdiği teşvikler ile öne geçiyor. Biz ise haftalardır yönetime kimin gireceğini tartışıyoruz.
Türk Telekom’un doğru ve çağdaş yönetime kavuşmasını ve ideolojik yerine teknik projelere odaklanmalarını bekliyoruz.