Tüketiciye yeni bir hizmet sunma yarışındaki bankalar, bir kaç aydır geniş bütçeli reklamlar ile Internet’te kullanılacak “sanal” kredi kartlarının reklamlarını yapıyorlar. Reklamların ortak ana fikri: “Internet’te alışveriş güvensiz, ve tehlikeli, benim internet kartımı al, güvenle alışveriş yap.” Eğer Internet alışveriş sitelerini ilk olarak Amerika değil Türk Bankaları geliştirse, Internet üzerinden alışveriş, sanırım muhtardan alınacak bir ikametgah belgesi ve iki resim ile başlardı.
Internet özürlü, yeni hizmet delisi, sivri zekalı bireysel bankacıların ve bunları gaza getiren reklamcıların bu hizmeti ne işe yarıyor bir bakalım?
–Efendim, internet üzerinden alışveriş yaparken kredi kartı numaranız başkaları tarafından elegeçirilebilir. Ele geçirenler “sizmiş gibi” alışveriş yapabilirler.
Sahi mi? Ben hergün benzinlikten benzin alırken kredi kartı slip’ini benzin pompacısına vermiyor muyum? O slip üzerinde benim kredi kartı numaram ve kartın geçerlilik tarihi yazmıyor mu? Visa-Mastercard International tüm müşterilerini “Bu alışveriş benim değil” dediği anda korumaya alıp, alışverişin yapıldığı kurumun bu alışverişi kanıtlamasını istemiyor mu?
–Evet!…..
İnternet üzerinde, kullanıcının kredi kartı ile yaptığı alışverişlerde -eğer mal kredi kartı sahibinin kendi adresine gelmemiş, ve kredi kartı sahibi teslimatta imza atmamışsa- hiçbir riski yok. Visa, malı iddia edilen müşterinin aldığını ispat etmesi için malı yollayana 45 gün süre veriyor. Malı yollayan, bu süre içinde kredi kartı sahibinin bu malı aldığını kanıtlayamazsa alacak hakkı düşüyor. Yani burada risk tamamen o malı yollayan tüccarın ve/veya banka’nın.
Bankalar, Türkiye’de 10 yıldan fazla zamanda oluşturulmuş yaklaşık 10 milyon kredi kartı sahibine, birçok ülkede yapıldığı gibi “Internet güvenlidir, biz kredi kartınızı koruyoruz” demek yerine, İnternette kredi kartı güvensizdir, size yeni bir kart verelim, biz kendimizi sağlama alalım,” hesabı ile e-alışveriş potansiyeline zarar veriyorlar. İşin kötüsü, bu kartlara pek rağbet edildiği de yok.
Sonuçta milyonlarca dolarlık “Internet Güvensizdir” reklamı ile 10 milyon kredi kartı kullanıcısı korkutuluyor. Amaç ne? 100-200 bin yeni kart satmak. Ne dersiniz ? Bu kart fikrinin çıktığı noktaya ve mantığına bakarak, sanal kart yerine, anal kart denmesi daha hoş olmaz mı?!