44 milyar $ karşılığında Twitter’ı alan Elon Musk, tatsız hareketleri ile yarattığı kötü havayı dağıtmak, gündemi kendi üzerinden uzaklaştırmak için olsa gerek, Twitter’ın eski zamanlarını kötü göstermeye uğraşıyor. Bu bir marka itibarı açısından, alışılmadık bir durum, devir almadan önce, mayıstan-eylül sonuna kadar kadar “sahte hesaplar ve botlar” söylendiğinden çok daha fazla diyerek adeta Twitter’ın değer kaybetmesine neden oldu. Sonra elemanları işten atış şekli, Mavi Tık başlattı, durdurdu vs dalgalanmalar vs.. Şimdi bunu başka bir şekilde yapıyor.
Bu sefer Twitter’ın –ifade özgürlüğünü koruduğunu söylediğimiz– eski zamanlarının kötü işler yaptığını göstermeye çalışıyor. Twitter bundan sonra hala güvenilir bir yer olarak kalır mı acaba?
Bu Musk’ın sözde “şeffaflık projesi”. Bazılarına göre 3 bağımsız yazar eliyle “GasLighting” yapıyor. 2022’de yılın kelimesi olarak açıklanan bu tanım için “algı yaratmak” olayı diyebiliriz. Gaslighting yapan kişi, kurbanına önce düzgün davranıyor ama sonra kendi menfaati çerçevesinde kandırmaya başlıyor.
Musk, Twitter’ın ‘ifade özgürlüğünü kısıtlamasına’ dair şirket dosyalarını açıklayacağını kasım sonunda duyurmuştu. Gerçekten de 3 bağımsız yazara, Twitter dahili yazışmaları ve şirketin Slack kanallarına erişim verdi. Aralık ayı boyunca, Matt Taibbi, Bari Weiss ve Michael Shellenberger isimli üç gazeteci, şirketin bazı yüksek profilli eylemler etrafında karar verme sürecini göstermek için şirket içi belgeleri ve tartışmaları derinlemesine inceliyor ve buradan çıkan bilgiler “Twitter Files” başlığıyla bölüm bölüm yayınlıyor.
Twitter Dosyalarında Neler Yayınlandı?
Twitter Dosyaları, içerik denetleme kararları hakkında birçok Slack tartışması da dahil olmak üzere Twitter çalışanları arasında geçen iletişimi gösteren binlerce dahili belge anlamına geliyor.
Şimdiye kadar, her biri Twitter’ın içerik denetiminin farklı bir yönüne odaklanan beş sürüm yayınlandı. Şöyle ki;
- Bölüm – 1 :(Amerikan Başkanı Joe Biden’ın oğlu) Hunter Biden’ın dizüstü bilgisayarında bulunduğu iddia edilen bilgiler hakkındaki haberlerle ilgili olarak Twitter’ın kararlarına odaklanıyor.
- Bölüm – 2 :Twitter’ın bazı hesapların görünürlüğünü azaltmak için araçları nasıl kullandığını vurguluyor.
- Bölüm – 3 :Twitter’ın ABD Kongre Binası’na 6 Ocak’ta düzenlenen saldırının ardından Trump’ın platformdan çıkarılma kararına odaklanıyor.
- Bölüm – 4 :Twitter’ın Trump’ı hesabının kaldırmasıyla ilgili kararının ayrıntıları ekliyor.
- Bölüm – 5 :Twitter’ın Trump’ı yasaklama kararı hakkında daha fazla bilgi sağlıyor.
- Bölüm – 6 :FBI’ın Yan Kuruluşu olarak Twitter başlığı ile ilişkilere değiniyor
- Bölüm – 7 : FBI ve Hunter Biden Laptop başlığı ile FBI’ın oğul Biden hakkında çıkan haberleri nasıl karaladığı anlatılıyor.
Twitter Dosyalarına Tepki – İçeriği Bize Ne Gösteriyor?
Twitter dosyaları daha ne kadar yayınlanacak bilmiyoruz ama içerik Twitter’ı uzun zamandır kullanan kişilerce “komplo teorisi yaratmak” şeklinde yorumlanıyor.
Musk ve müttefikleri, “Twitter Dosyaları” olarak adlandırılan bu tweet dizilerini, Twitter’ın siyasi görüşleri nedeniyle muhafazakarları kasıtlı olarak susturduğunu kanıtlayan bomba açıklamalar olarak tanıtıyorlar. Bu, sosyal medya şirketlerinin aksini gösteren çok sayıda kanıta rağmen onları sansürlediğine inanan Cumhuriyetçiler tarafından uzun süredir devam eden bir iddia. Oysa, Twitter’ın dahili araştırmacıları, algoritmalarının sağ eğilimli siyasi içeriği desteklediğini bulmuşlardı.
Jack Dorsey Ne Dedi?
Olayın diğer tarafından eş-kurucu Jack Dorsey var. Eski bir Twitter kullanıcısı olarak, ben kendisinin yönetiminden memnundum. Dolayısıyla yeni dönemi anlamakta zorlanıyorum. Jack Dorsey’in doğru adam olduğu bu dosyalar konusunda açıkladıklarından anlaşılıyor. Kendisine yazdığı herşeyde hak veriyorum. Bakın Jack Dorsey neler söylüyor;
#TwitterFiles hakkında pek çok şey konuşuluyor . İşte benim görüşüm ve belirlenen sorunların nasıl çözüleceğine dair düşüncelerim.
Bir Twitter kurucu ortağı ve lideri olarak geçmiş eylemlerimde öğrendiğim ve deneyimlediğim her şeye dayanarak inanmaya başladığım ilkelerle başlayacağım:
- Sosyal medya, şirket ve hükümet kontrolüne dayanıklı olmalıdır.
- Yalnızca orijinal yazar ürettikleri içeriği kaldırabilir.
- Denetleme en iyi algoritmik seçimle uygulanır.
Benim yönettiğim Twitter ve bugünün Twitter’ı bu ilkelerin hiçbirini karşılamıyor. Bu tek başına benim hatam, çünkü 2020’de bir aktivist hissedarımız olduğunda, ilkeleri uygulamayı zorlamaktan tamamen vazgeçmiştim. Savunma mekanizması olmayan bir halka açık şirket olarak prensipleri uygulama şansımız artık kalmamıştı (2 seviyeli hisse ortamı olmadığı için). Artık şirket için doğru kişi olmadığımı bilerek o an ayrılışımı planladım.
Yaptığım en büyük hata , Twitter’ı kullanan kişilerin kendileri için kolayca yönetebilecekleri araçlar oluşturmak yerine , herkese açık sohbeti yönetmemiz için araçlar geliştirmeye yatırım yapmaya devam etmekti. Bu, şirkete çok fazla güç yükledi ve bizi önemli dış baskılara (reklam bütçeleri gibi) açtı. Genel olarak şirketlerin çok güçlü hale geldiğini düşünüyorum ve bu, Trump’ın hesabını askıya almamızla benim için tamamen netleşti. Daha önce de söylediğim gibi, o zamanlar halka açık şirket işleri için doğru olanı yaptık ama internet ve toplum için yanlış olanı yaptık. Bununla ilgili mesajım burada:
@ realDonaldTrump’ı Twitter’dan yasaklamak zorunda kalmamızı veya buraya nasıl geldiğimizi kutlamıyorum veya gurur duymuyorum. Bu eylemi yapacağımızı açık bir şekilde uyardıktan sonra, hem Twitter’da hem de Twitter dışında fiziksel güvenliğe yönelik tehditlere dayanarak elimizdeki en iyi bilgilere dayanarak bir karar verdik. Bu doğru muydu?
12:16 – 14 Ocak 2021
Kötü niyet veya gizli gündem olmadığına ve herkesin o sırada sahip olduğumuz en iyi bilgilere göre hareket ettiğine inanmaya devam ediyorum. Elbette hatalar yapıldı. Ancak, kendimiz için araçlardan çok, hizmeti kullanan insanlar için araçlara odaklansaydık ve mutlak şeffaflığa çok daha hızlı ilerleseydik, muhtemelen yeni bir sıfırlamaya ihtiyaç duyma durumunda olmazdık (ki bunu destekliyorum). Yine, tüm bunların ve eylemlerimizin sahibi benim ve yapabileceğim tek şey bunu düzeltmek için çalışmak.
İlkelere geri dönelim. Tabii ki hükümetler, kamusal konuşmayı şekillendirmek ve kontrol etmek istiyor ve bunu yapmak için medya da dahil olmak üzere ellerindeki her yöntemi kullanacaklar. Ve bir şirketin aynı şeyi yapmak için kullandığı güç sadece artıyor. İnsanların buna direnecek araçlara sahip olması ve bu araçların nihai olarak insanlara ait olması çok önemlidir. Bir hükümetin veya birkaç şirketin kamuya açık görüşmeleri sahiplenmesine izin vermek, merkezi kontrole giden bir yoldur.
Birisi tarafından internet için üretilen herhangi bir içeriğin, orijinal yazarı onu silmeyi seçene kadar kalıcı olması gerektiğine inanıyorum. Her zaman erişilebilir ve adreslenebilir olmalıdır. İçeriğin yayından kaldırılması ve askıya alınması mümkün olmamalıdır. Bunu yapmak, yasa dışı faaliyetin önemli bağlamını, öğrenimini ve uygulanmasını zorlaştırır. Bu duruşun önemli sorunları var elbette ama bu ilkeden yola çıkmak bugünden çok daha iyi çözümlere imkan verecektir. İnternet, depolamanın “ücretsiz” ve sonsuz olduğu, tüm gerçek değeri içeriğin nasıl keşfedileceğine ve görüleceğine veren bir dünyaya doğru yöneliyor.
Bu da beni son prensibe getiriyor: “İçerik denetimi”. Merkezi bir sistemin küresel olarak içerik denetimi yapabileceğine inanmıyorum. Yalnızca sıralama ve alaka düzeyi algoritmaları aracılığıyla yapılabilir, ne kadar yerelleştirilirse o kadar iyidir. Ancak bir şirket veya hükümetin bunları tek başına kurup kontrol etmesi yerine, insanlar kendi kriterlerine en uygun algoritmaları oluşturabilmeli ve bunlar arasından seçim yapabilmeli veya hiçbirini kullanmak zorunda kalmamalıdır. Bir “takip et” eylemi, her zaman ilgili hesaptaki içeriğin her bir parçasını teslim etmelidir ve algoritmalar, bireyin belirlediği bir alaka düzeyi odaklaması aracılığıyla geri kalan her şeyi tarayabilmelidir. Varsayılan bir “G dereceli” algoritma var ve bu hayal edebileceğiniz her şeyi sağlar.
Bu 3 ilkeye gerçekten uygun yaşamanın bildiğim tek yolu, tek bir şirkete veya şirketler grubuna ait olmayan ve kurumsal ve devlet etkisine dayanıklı, ücretsiz ve açık bir sosyal medya protokolüdür. Bugünkü sorun, içeriğin hem protokolüne hem de keşfine sahip şirketlerimizin olması. Bu da nihayetinde neyin mevcut ve görülüp görülmediğinin sorumluluğunu bir kişiye verir. Bu, tanım gereği, kişi ne kadar büyük olursa olsun, tek bir başarısızlık noktasıdır ve zamanla kamusal alanı bozarak, dünya çapında hükümetler ve şirketler tarafından daha fazla kontrole yol açabilir.
Birçok şirketin açık bir protokol ile olağanüstü bir iş kurabileceğine inanıyorum. Kanıt için hem web’e hem de e-postaya bakın. Bununla birlikte, bu modellerle ilgili en büyük sorun, keşif mekanizmalarının açık veya genişletilebilir olmaktan çok fazla özel ve sabit olmasıdır. Şirketler, bu devasa konuşma koleksiyonuna nasıl eriştiğimizi kısıtlamak yerine tamamlayıcı nitelikte birçok karlı hizmet oluşturabilir. Sahip olmaya veya barındırmaya gerek yoktur.
Birçoğunuz sırf ben söylüyorum diye bu çözüme güvenmeyeceksiniz. Anlıyorum ama asıl mesele bu. Bu konuda herhangi bir bireye güvenmek, birey için çok ağır bir yük olmaktan bahsetmiyorum bile, uzlaşmalarla birlikte gelir. Bitcoin’in mümkün olduğunu gösterdiği şeye benzer bir şey olmalı. Bunun kanıtını istiyorsanız, ABD ve Avrupa’daki bitcoin fiyat dalgalanmalarından çıkın ve gerçek insanların bunu Afrika ve Orta/Güney Amerika’da sansür direnişi için nasıl kullandığını öğrenin.
Hala Twitter’ın ve her şirketin tüm eylemlerinde rahatsız edici derecede şeffaf olmasını diliyorum ve keşke bunu yıllar önce daha fazla zorlasaydım. Mutlak şeffaflığın güven oluşturduğuna inanıyorum. Dosyalara gelince, keşke Wikileaks tarzında, üzerinde düşünülmesi gereken daha çok göz ve yorumla birlikte yayınlansalar. Ve bununla birlikte, mevcut ve gelecekteki eylemler için şeffaflık taahhütleri olsa. Tüm bunların gerçekleşeceğini umuyorum. Saklanacak bir şey yok… sadece öğrenilecek çok şey var. Eski meslektaşlarıma yönelik mevcut saldırılar tehlikeli olabilir ve hiçbir şeyi çözmez. Suçlamak istiyorsanız, bunu bana ve eylemlerime veya bunların eksikliğine yöneltin.
Özgür ve açık sosyal medya protokolü söz konusu olduğunda, birbiriyle yarışan pek çok proje var: @bluesky, AT Protokolüne sahip, diğeri Mastodon, başka biri Matrix … ve çok daha fazlası olacak. Bir tanesi HTTP veya SMTP gibi bir standart olma şansına sahip olacaktır. Bu, “merkezi olmayan bir Twitter” ile ilgili değil. Bu, sosyal medyayı internetin doğal bir parçası haline getirmek için temel bir teknoloji standardı için odaklanmış ve acil bir çabadır. Bunun hem Twitter’ın geleceği hem de kamuya açık konuşmanın insanlara gerçekten hizmet etme yeteneği açısından kritik olduğuna inanıyorum, bu da hükümetleri ve şirketleri sorumlu tutmaya yardımcı oluyor. Ve umarım her şeyi tekrar çok daha eğlenceli ve bilgilendirici hale getirir.
💸🛠️🌐
Açık internet ve protokol çalışmalarını hızlandırmak için “açık internet geliştirme” başlıklı yeni bir #startsmall hibe kategorisi açacağım: Sosyal medya ve özel iletişim protokolleri, bitcoin ve yalnızca web tabanlı bir mobil işletim sistemi üzerinde çalışan mühendislik ekiplerine nakit ve öz sermaye hibeleri vermeye odaklanarak başlayacak. Gelecek hafta, Signal’e yılda 1 milyon ABD dolarından başlayarak bazı hibeler vereceğim. Lütfen diğer harika adayları bana bildirin.
@jack
