Son 5-10 yılda Kim Kardishian haberinin girmediği bir medya kuruluşu olamaz dedik ve biz de kendisinin bir haberini yapmaya karar verdik. Şaka bir yana, Kardishian sosyal medyada yaptığı tanıtım soruna yol açınca, sosyal medya pazarlamadaki bir problemi gözönüne getirmiş oldu.
Ünlüler, zararlı olup olmadığı tam anlaşılmamış bir ürünün reklamını para alarak yapabilir mi? Ben “para almadım, kendim tavsiye etmek istiyorum” derse ne olur?
Dünya çılgınlık dönemini yaşıyor. Egosu yüksek insanlar, medeniyetin ve iletişimin bu kadar yüksek olduğu günümüzde, çeşitli acaip ve “allah allah”lık hareketler yapıyorlar. Bunlar arasında diktatörlük yapanlar ya da diktatörlüğe soyunanlar kadar, sadece poposu sayesinde bütün bir aileyi meşhur ve zengin edenler de var.
Kim Kardishian’ı günümüzde tanımayan yoktur herhalde. O da bu tanınmışlığını çeşitli yollardan paraya tahvil ediyor. Ama sorumsuzca her istediğini yapabilir ya da söyleyebilir mi? Son olarak bu tür bir çalışması yani diğer deyişle “sosyal medya pazarlama” hareketi Amerikan İlaç ve Yiyecek Yönetiminden (FDA) uyarı aldı.
FDA, Kim Kardishian’ı, Instagram’da yaptığı bir ilaç reklamı konusunda uyardı. Kardishian Instagram’dan ilgili reklamı kaldırdı ama Twitter üzerinde 20 temmuz tarihli tweet’i hala yayında duruyor. Üstelik retweet ve like almaya da devam ediyor (Bkz : Kardishian’ın ilgili tweet’i).
Mesajdan anlaşılan Kardishian hamile ve Diclegis isimli bir ilacın hamile olanlara iyi geldiği mesajını vererek hamileliğinden de para yapmaya çalışıyor. Yan tarafta ilacın kutusunun resmi ile aşağıdaki mesajı yayınladı;
“Aman allahım (Oh My God), Bunu duydunuz mu? Bildiğiniz gibi benim sabah rahatsızlıklarım (#morningsickness) çok kötüdür. Hayat tarzımı, yiyeceklerimi filan değiştirdim ama hiçbir yararı olmadı. Sonra doktoruma sordum. O da bana #Diclegis verdi. Şimdi çok daha iyi hissediyorum ve daha önemlisi, yapılan araştırmalara göre bebekler için hiç bir riski taşımıyormuş.”
Ama FDA, Kardishian’ın sosyal medya mesajlarının ilaçla ilgili hiçbir risk olmadığını söylemesinden rahatsız oldu. Anlaşıldığı kadarıyla ilaç henüz “bebekler için hiç bir risk yoktur” onayı almamış. FDA İlacın üreticisine konuyu belirten bir mektup gönderdi ve mesajların geri çekilmesini ve mektuba da cevap verilmesini istedi.
Sonrasında Instagram reklamı kaldırıldı ama mektupta kaydedilmiş olmasına rağmen tweet mesajı halen yerinde duruyor. Ama tweet’e bakıldığında bunun sponsorlu yani para karşılığı gönderilmiş olduğuna dair bir işaret yok. Ne Twitter’ın, ne de Kardishian’ın bu konuda bir belirteci yok.
Amerikan Federal Ticari Komisyonu (FTC), ünlülerin sosyal medyada verdikleri tavsiyeler için para almaları durumunda, bunu belirtmelerini istiyor. Yani bu tweet başka bir Amerikan devlet kurumunun da konusuna giriyor.
Bu durumda, Kardishian Instagram’daki reklamı kaldırmış olmakla birlikte Twitter’da acaba “benim kendi tavsiyem” mi demek istiyor? Bunu yapabilir mi? Ya da bunu yaptığında kim sorumlu oluyor? Eğer bu ilacı kullananlardan birisi sorun yaşarsa, bunun hesabını kimden soracak? Kardishian’dan? Twitter’dan? FDA’den ya da soramayacak mı?
Konuyu takip ediyoruz. Bakalım gelişmeler hangi yönde olacak..
Ünlülerle Sosyal Medya Pazarlaması ve Türkiye
Sosyal Medyanın ilk günlerinden bu yana reklamcılar için önemli bir mecra doğduğu düşünülüyor. Bu mecranın önemi, “arkadaş tavsiyesi”. Yani “tüketiciyi yakalamaya yönelik algı yönetimi”nin yükseldiği günümüzde, tüketiciler reklamlara aldırmayabiliyorlar. Ama bir arkadaşının yani o ürünü kullanan birilerinin tavsiyesi daha önemli olabiliyor.
Tabi bu birileri, ünlü birileri olduğunda, hem hayranların duygusal zayıflığını kullanma şansı, hem de çok daha fazla insana ulaşma olanağı doğuyor. Bu nedenle de bazı markalar bu yolu deniyorlar. Denemelerinde de bir mahsur yok; yeter ki tavsiyenin ünlünün kendi tavsiyesi olmadığı, bir reklam olduğu belirtilsin.
Ülkemizde RTÜK’ün TV ve diğer yayın mecralarında yer alan “reklamsa, bunu belirtmek ve insanlara yanlış mesaj vermemek lazım” kuralı, henüz sosyal medya alanında çok belirgin değil. Amerikan FTC bu konudaki kuralı 2013 yılında koymuş durumda. Ülkemizde ise sosyal medyayı kapsam içine alan bir kurum gözükmüyor. Oysa bu bizde de geçerli bir pazaralam taktiği. Bir dönem Demet Akalın’ın bazı mesajları karşılığında 10.000 TL gibi rakamlar aldığı iddiaları vardı.
Son yıllarda, internet üzerinden denetimsiz zayıflama ilacı ya da benzer bir şeyler alanların öldüğü ya da önemli zararlar gördüğü haberlerini sıkça duyuyoruz. Bunların böyle ünlü birisi tarafından sunulması ise başka bir sorun (ülkemizde de örneğin Seda Sayan’ın sunduğu bazı ürünler oldu). Sağlık Bakanlığının bu tür sitelerin engellenmesi konusunda çalışmaları olduğunu biliyoruz[1].
Ama daha önemlisi tüketicinin kandırılmasının engellenmesi de lazım. Yani bir ünlü eğer sosyal medya pazarlaması yapıyor ise, bu tavsiyesini verirken bunun reklam olduğunu da belirtmek zorunda. En azından etik açıdan.
[1] FDA’in Mektubu