Bu hafta bana ulaşan maillerden bir tanesi ilginç. Bu maili size de aktarmak istiyorum. Unutmayın, sokak çocukları sadece kendilerini ve ailelerini değil, ülkemizi ve bizi de ilgilendiriyor. Bu konuda gerçekten sessiz sedasız hizmet eden bu güzel kuruluşa yardımcı olmanızı ben de rica ediyorum.
- From: “Yusuf Köse (Aktif Dgt.- Gn.Md)”
Sent: Thursday, December 26, 2002 9:06 PM
Subject: Gittim, gördüm: Nesin Vakfi’nda hayat …ve yeni yiliniz kutlu olsun!
Nesin Vakfı, kurulduğu yıldan bu yana 150 kadar kimsesiz veya yoksul çocuğa barınak değil bir “ev” hizmeti vermiş. 5-6 yaşındayken eve ilk alınan çocukların kimisi çoktan evlenmiş; ev-bark ve çoluk çocuk sahibi olmuş bile.
Halen 38 çocuk var Vakfın çatısı altında. Kimi master yapıyor; kimi (3 yaşındaki Gül) kreşe gidiyor; yani hepsi OKUYOR! 12 çalışanıyla birlikte, 50 kişilik bu büyük “aile”, Çatalca yakınlarındaki çiftlik evinde; tavuklar, hindiler ve ineklerle birlikte yaşıyor… Çocuklar, bahçenin hangi köşesinde gömülü olduğunu bilemeden, Aziz Dede’lerinin üzerinde koşup oynuyorlar…
Yiyeceğinden, giyeceğine; okul ulaşımından kitap kırtasiye masraflarına; sağlık ve bakım harcamalarından tiyatro-sinemasına kadar çocukların her türlü ihtiyaçlarını; yanısıra çiftliğin ve “ev”in süregiden inşaasından tamir ve bakımına; Istanbul, Ankara, Izmir ve Eskişehir’de Üniversitelerde okuyan çocuklar için tutulmuş dairelerin kira ve yakıt masraflarına kadar herşeyi ve herşeyi Vakıf karşılıyor; karşılamak zorunda!
Büyük mizahçımız, düşünür ve hümanist Aziz Nesin, kitaplarının telif gelirlerini bu vakfa bırakmış. Vakfın tek gelir kaynağı bu! Bugünün koşullarında 5 kişilik bir aileyi bile geçindirmenin ne kadar zor olduğu malumken, bir tarafta kitap telifiyle geçinecek 50 kişilik koca bir aile; öte tarafta sigaraya para vermeyi kitaba tercih eden bir ülke!?!…Tam “Aziz Nesin’lik” bir durum! 🙂
Eğer bu çocuklar bugün orada olmasalar, belki bazıları çanta kapkaçcısı; bazıları kışın buzkesen gecelerinden tiner koklayarak sağ çıkmaya çalışan sokak çocuklarından biri olacak; bazıları da soğuk, ana-babasız evlerde dayak korkusu içinde titriyor olacaktı…
Oysa şimdi orada klasik müzik dinliyor; piyano çalıyor; kitap okuyor; dil öğreniyor; resim ve heykel yapıyor; okula gidiyor; dünya meselelerini tartışıyorlar! Hem de ne kadar rahat; ne kadar düzgün cumlelerle kendilerini ifade ederek!
Gelin yeni yıla girerken “kendinize” bir iyilik yapın: Vakfi arayin (tel: +90 0212 783 6358- 783 6049- 783 6050 e-mail: [email protected]) ve kredi kartınızdan sizi sarsmayacak kadar (5 milyon; 10 milyon farketmez!) bir meblağ ödeyerek Vakfın destekçilerinden olmak istediğinizi bildirin… Sürekli veya bir defalık; farketmez! (Havaleler için: Yapı Kredi ÇATALCA Şubesi 1030154-9 , Ziraat Bankası ÇATALCA Şubesi 30440/624.1)
3 yasindaki Gül’den, master yapan “abisi”ne kadar koca bir aileye siz de böylece uzaktan da olsa katılın ve paylaştıkça artan sevinçlerini paylaşın Çocukların tek sığınağı olan “bu evin ne olacağı” kaygısını azaltın! Daha çok “kardeş”in bu aileye katılmasını sağlayın! Sadece birkaç paket sigara parasına!
Vakfa yolunuzu düşürüp sizin için yeniden demleyecekleri çaylarını içer, sohbetlerine katılır; bir çocuğun saçını ya da yanağını okşarsanız da tabi çook harika olur; çok mutlu olacaklarından -ve olacağınızdan- eminim! (TEM yolundan önce İstanbul-Çatalca’ya; sonra Gökçeali Köyü’ne; biraz ilerde…)
Hiçbir çocuğun evsiz kalmadığı bir dünyada yaşamak dileğiyle, mutlu yıllar;
sevgi ve selamlar!
Yusuf Köse