Bu Söyleşinin ilk bölümünü Av.Kavuşturan : Siber Zorbalık Doğrudan ya da Dolaylı Gerçekleşebiliyor – 1 başlığı altında okuyabilirsiniz.
Avustralya’da kendisine internet ortamında saldıran siber zorbalar nedeniyle intihar eden Şeniz Erkan, dikkatleri internet üzerindeki yaklaşımlara çevirdi. Konuyu hukuk açısından inceledik. BTS Hukuk’tan Avukat Elif Kavuşturan’ın cevaplarını aşağıda okuyabilirsiniz.
turk-internet.com : Siber zorbalık başka birisine yapılıyorsa ve biz bunu fark etmişsek (Seniz Erkan örneğindeki gibi, arkadaşı ya da babası), yapılacak bir şey var mıdır?
Av.Elif Kavuşturan : Siber zorbalıkla mücadelede en önemli rol ebeveynlere aittir. Ebeveynler tarafından çocuk ve gençlere hem fiziksel ortamda hem de internet ortamında saygının öneminin anlatılması, siber zorbalığın ne olduğunun ve sonuçlarının öğretilmesi, siber zorbalığa maruz kaldıklarında veya bir başkasının siber zorbalığa maruz kaldığını öğrendiklerinde nasıl bir yol izlemeleri gerektiğine ilişkin bilgi verilmesi büyük önem arz etmektedir.
Siber zorbalığın önüne geçilmesi ve devam etmekte olan fiillerin ortadan kaldırılmasında okullar da önemli bir rol oynamaktadır. Bununla birlikte, siber zorbalık çoğunlukla okul sınırları ve saatleri dışında gerçekleştirildiğinden, yasalarla okullara verilmiş özel bir yetki bulunmadığı sürece okullarca disiplin cezaları gibi müeyyideler uygulanması okulların yetkisini aştığı yönünde iddialara sebebiyet verebilmektedir.
Çocuk ve gençlerin bilgi teknolojilerinin kullanımı ile maruz kaldığı zararların önüne geçilmesinde ebeveyn ve okulların yanı sıra üçüncü kişilere de önemli bir görev düşmektedir. Bir genç veya çocuğun siber zorbalığa uğradığına şahit olan kişiler çoğunlukla ya siber zorbalığın teşkil ettiği riskin farkında olmadıkları ya da konuya dahil olmaktan çekindikleri için herhangi bir müdahalede bulunmaktan kaçınmaktadır.
Ama aslen siber zorbalık kurbanları çoğunlukla kendilerini yalnız ve çaresiz hissettiklerinden, üçüncü kişilerin desteği onlar için büyük önem arz etmektedir. Kurbanlar genellikle uğradıkları tacizi dile getirmekten çekindiklerinden, bir büyüğün ya da arkadaşlarının durumu fark ederek yardım teklif etmesi, kurbanın bulunduğu durumdan çıkarılması için atılan en önemli adımlardan biri olabilmektedir.
turk-internet.com : Siber zorbalığın Türk hukukunda yeri ve cezası var mı? Başka ülkelerde var mi?
Av.Elif Kavuşturan : Türk hukukunda siber zorbalığı doğrudan düzenleyen bir düzenleme bulunmamaktadır. Bununla birlikte, siber zorbalık da dahil internet ortamında işlenen suçlara karşı uygulanacak prosedür, 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun kapsamında düzenlenmiştir.
5651 sayılı Kanun, siber zorbalık eylemlerinin gerçekleştirildiği ortamları işleten taraflara (yer sağlayıcılara) getirilen yükümlülükleri düzenlemekte olup; bu eylemlerin faillerine uygulanabilecek yaptırımlar ilgili bulundukları kanunlar çerçevesinde araştırmalıdır. Örneğin, siber zorbalık teşkil eden eylem bir çocuk veya gencin tehdit edilmesini kapsıyorsa, Türk Ceza Kanunu kapsamında suç teşkil eden bu eylem, yine Türk Ceza Kanunu’nda belirtilen şekilde cezalandırılacaktır.
Siber zorbalıkla ilgili en kapsamlı düzenlemeleri içeren ülke, Amerika’dır. Amerika’da konuyla ilgili olarak federal düzeyde bir yasa bulunmamaktadır. Siber zorbalıkla ilgili düzenlemeler içeren 2009 tarihli Megan Meier Siber Zorbalığı Önleme Yasası ile 2011 tarihli Tyler Clementi Yüksek Eğitimde Tacizin Engellenmesi Yasası, ifade özgürlüğünü engelleyebilecek oldukları gerekçesiyle kabul edilmemiştir.
Bu nedenle, siber zorbalık teşkil eden eylemler, mevcut yasalar kapsamında değerlendirilmektedir. Örneğin, yürürlükteki ceza yasası (18 U.S.C. § 875) kapsamında tehdit mesajları suç sayılmakta ve beş yıla kadar hapis ve/veya para cezası ile cezalandırılmasını öngörmektedir. Türk hukuku ile ilgili olarak verilen örneğe benzer şekilde, siber zorbalık teşkil eden eylem bir çocuk veya gencin tehdit edilmesini kapsadığı takdirde, failin bu hüküm kapsamında cezalandırılması söz konusu olabilecektir.
Amerika’da federal bir yasanın bulunmaması nedeniyle pek çok eyalet konuyla ilgili iç düzenlemeler getirmiştir. Bu düzenlemelerin bir kısmı eyaletlerde yaşanan siber zorbalık eylemlerini takiben getirilmiştir. Örneğin Florida’da yürürlükte bulunan yasa, uzun süre siber zorbalık kurbanı olduktan sonra intihar eden Jeffrey Johnston adlı bir gence, Massachusetts’te yürürlükte bulunan yasa ise yine intihar eden Phoebe Prince adlı bir gence ithaf edilmiştir.
Massachusetts, Washington, California ve Florida gibi eyaletler siber zorbalığın yasak olduğunu düzenlemekte ve siber zorbalık teşkil eden eylemlerin önüne geçmek için öncelikli olarak okullara birtakım yükümlülükler getirmektedir. Siber zorbalığın önüne geçecek politikalar belirlemek ve siber zorbalık yaptığı veya kurbanı olduğu bilenen çocuk ve gençlerin ailelerini durumdan haberdar etmek gibi yükümlülükler, bu kapsamda okullara getirilen yükümlülüklerin başında gelmektedir.