Gündem yoğun o nedenle, deprem dosyamızda bazı yazılar eksik kaldı. Bunlardan ikisi depremde Uydu ve Telsiz kullanımının düzeyi ilgili olanlar. Bugün uydu konusuna bakalım.
Okuyucularımız için şunları derledik; 56 GB’lik uydu neden depremde kullanılmadı ve Elon Musk’ın teklifi ne anlama geliyordu. Bu konuları 3 farklı uydu uzmanı ile konuştuk. Bunlardan ikisi olan biteni anlattı ama mevcut konumları nedeniyle isimlerini vermemizi istemediler. 3. kişi ise, uydu antenleri imalatını, ithalatını yapan ya da anten ve yayıncılık hizmetleri satan firmaların yani yıllık 10 milyar $’lık bir sektörün derneği olan Tüyad‘ın başkanı Hayrettin Özaydın oldu.
Elon Musk’ın Teklifi Fantezi Düzeyindeydi
Önce Elon Musk teklifinden bahsedelim; aşağıda yapılanlara da bakarsanız, Musk’ın girişimi bir “fantezi” düzeyindeydi. Yani deprem bölgesinin üstüne yönlendirebileceği kadar uyduya hitap eden 100-150 kadar anteni ülkeye yollayacak ve aşağıda anlattığımız Türksat VSAT’lerine bakarsanız, bunlar da o kadar bile işe yaramayacaktı.
Daha detay açarsak, Musk’ın projesinde 7 uydu, 1 terminali besleyebiliyor. Aynı noktadan bir diğerinin beslemesi için hepsinin çalışıyor olması lazım. Musk’ın o anda Türkiye üzerine yönlendirebileceği fazla uydusu yoktu. Bu nedenle 150 terminal ile Musk’ın teklifi, “depremde Türkiye’ye interneti ben verdim” propogandası olma dışında bir işe yaramazdı.
800 VSAT Anten Kuruldu, AFAD-Kızılay üzerinden vs 4.000 Kadar Kişiye Hizmet Verildi
Gelelim VSAT Terminallerinin deprem bölgesinde nasıl kullanıldığına; biliyorsunuz, ülkemizde uyduları yollayan ve işleten şirket Türksat. Özaydın, deprem sabahı yani 6 şubatta sabah kendisini Türksat Genel Müdür yardımcısının aradığını, deprem bölgesine 1.000 adet VSAT terminali gönderildiğini, mümkün olan sayıda kişiyi “anten montajı yapmak için” bölgeye çağırdığını söyledi.
VSAT’in ne olduğunu Türksat’ın sayfasından aktaralım;
VSAT (Very Small Aperture Terminal) sistemi küçük çaplı (0,7 – 2,4 m) antenlere sahip uydu yer istasyonlarının genel adıdır.
VSAT sistemi, “merkez yer istasyonu” (Hub istasyonu) ile coğrafi olarak birbirinden uzak noktalar arasında çift yönlü uydu iletişimi sağlayan bir sistemdir. VSAT sistemi, ses, veri, video konferans, internet, intranet gibi birçok hizmeti destekler.
Özaydın, VSAT kurulumunun özel bir eğitim gerektirdiğini, özellikle anten-uydu bağlantısının kurulmasının hassas bir iş olduğunu belirtirken, tüm Türkiye’de VSAT kurma yeterliliğine sahip 147 uzman olduğunu ve bunların 7’sinin deprem bölgesinde vefat ettiğini söyledi.
Türksat’tan aldıkları davet üzerine, herhangi bir yol, kalacak, yemek vs masrafı istemeyen uzmanlar (ki en fazla İzmir ve Manisa’dan) bölgeye koşmuşlar. Özaydın, Trabzon’da 5 elektrik teknisyeninin anten kurmayı bilmedikleri halde, koşa koşa geldiklerini ve “bize öğretin” dediklerini de aktarıyor. Zaten deprem olur olmaz, hükümetin ilgisizliğinin tam tersine bölgeye her köşeden yağdırılan yardımları görüyorum, biliyorum ama uyducuların bu hareketini duyunca, Ülke 20 yıldır bölünmeye çalışıldığı halde bütünlüğünü hiç kaybetmemişdiye bir kere daha düşündüm.
Özaydın o hafta içinde Türksat çalışanları ve Tüyad teknisyenleri tarafından 800 antenin genellikle polisin, askerin, AFAD ve Kızılay gibi yapıların konuşlandığı noktalara biraz gecikmeli de olsa kurulduğunu iletti.
Diğer bir uydu uzmanından, Orta Anadolu beamlerinin hepsi bir kaç saat sonra bölgeye yönlendirildiğini öğrendik. Bu antenlerin 25 Mbps yarattığını ve aynı anda en fazla 4-5 kişi tarafından kullanılabileceğini belirttiler. Yani deprem bölgesinde toplamda 10-15 Gbps’yi indirmişler ve kamu yetkililerinden en fazla 5 kişi x 800 = 4.000 kadar kişiyi aynı anda internete bağlayabilmişler.
Yurtdışından gelen ekipler ise alet-edevat açısından güçlü gelmişler. Tüyad bölgede yurtdışı ekiplere nazaran çok daha az alet edevat ile çalışabilmiş. Buna rağmen Tüyad yetkilileri iyi ki varlarmış diye düşündüm. Ödüllendirilmeleri gerekir.
Tabii ki yetersiz VSAT terminaline rağmen Türksat da hızlı davranmış, onları da bir miktar takdir etmek lazım. Ama depremin olacağı bölgeye karşı, keşke daha fazla hazırlık yapmış olsalardı.
10 Katı Yüksek İnternet Sağlanabilirdi
Tüyad, bir yandan antenlerle uğraşırken, bir yandan da Türksat KA bandının düşük olması nedeniyle, Eutelsat’ın kaynaklarını kullanmayı da teklif etmiş. 2 martta yazdıkları yazı ile ellerindeki yapı üzerinden 10 kat daha fazla bağlantı sağlayabileceklerini ve bir yandan da eğitim vermeyi önermişler. Ama onay alamamışlar. Twitter’ın kapatmayı akıl eden yetkililer, bölgede fazla interneti de istemediler anlaşılan.
Tüyad, KA bandı için 3 çözümden bahsediyor;
- Konteynır içinde jeneratör, modem ve dağıtım anteni olan sistem (10 bin euro civarı)
- Araç üstüne kurulan ekipman (ki BTK’nın elinde 8-9 tane var)
- Çanta tipi Flyaway terminaller (portatif, çanta tipi uydu antenleri, yüksek hızlı uydu İnternet’e erişim için dünyanın herhangi bir yerine kurulacak şekilde tasarlanmıştır. )
Tüyad’ın Deprem Projesi 2 Yıldır Onaylanmadı
Bu arada not edelim, Tüyad’ın 17 yıldır Türkiye partneri olduğu Global VSAT Forum desteği ile, deprem ve benzeri afetler için 2 yıldır Türkiye’nin her yerinde bir uzman ağı oluşturmaya yönelik projesi var. Depremden çok daha önce ABD ve Londra’da gerçekleştiren proje için yetkililerle ve AFAD ile görüşme yapılmaya çalışılmış.
AFAD’ın bir yetkilisi, “bizim böyle bir projeye ihtiyacımız yok, biz kendimiz yapıyoruz” cevabı vermiş ama bu depremde ne kadar ihtiyaç olduğu ortaya çıkmış durumda. Bu arada proje İBB’ye de götürülmüş. Konuya yakın olan 2 müdürün geri döneceği söylenmiş ama onlar da hala dönmemişler.
Tüyad projeyi hala yapabileceklerini ve AFAD, TÜRKSAT, Ulaştırma Bakanlığının sahiplenmesi gerektiğini belirtiyor.
Türkiye Uydu Teknolojilerinden Tam Yararlanamıyor, Geride Kalıyor
Depremde haberleşme sıkıntılarını ve genel olarak neler yapıldığını anlattığımız yazı dizisinin bu bölümde son olarak 2 sene önce yaptığımız bir söyleşiyi de hatırlatalım. Bu videoda Tüyad başkanı Hayrettin Özaydın, Türkiye’de Uydu konusunu, nerede olduğumuzu ve nelerin eksik yapıldığını anlatıyor ve Türkiye’deki önemli bir kaç uzmanın (şimdilerde emekli olan Ali Korur, Ömer Topuz gibi) ve akademisyenin adını sıralıyor.
Özetle 1980’lerde 5 yörünge ile başlayan uydu maceramızda bugün 57-42-31° yörüngelere sahibiz. Ülkedeki 40 milyon uydu anteni 42° yörüngesine bakıyor. Yakında uzak yörünge uydularının önüne gölgeleme başlayacağı ve yakın yörüngelerde yer kalmadığına bakılırsa bu konuda sorun var. Özaydın LEO uydu konusundaki çalışmaların az sayıda olduğuna dikkat çekiyor ve artması gerektiği uyarısında bulunuyor.
Biz uydu konusunu sürekli takip ediyor ve yazıyoruz. Dünyayı bir battaniye gibi saracak olan Elon Musk’ın, OneWeb’in ve Jeff Bezos’un Project Kuiper‘ı dışında, Çin’in deprem tespiti için, Hindistan’ın Pasifiğe açılan balıkçılarına yardım için, bazı firmaların cep telefonlarını doğrudan bağlamak için fırlattığı uydular var. Ama Türkiye’de, Aselsan, yeni kurulan Uzay Ajansı, Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi, Ulaştırma Bakanlığı (ve altındaki Türksat) dahil, yeterli çalışma olmadığı ve depreme yönelik de hazırlıkların içinde bu VSAT konusunun yeterince büyüklükte ele alınmadığı görülüyor.