CHP Parti Meclisi Üyesi ve Kocaeli Milletvekili Tahsin Tarhan, Avrupa Birliğinin eğitim ve gençlik programı olan Erasmus+ kapsamında yurtdışına giden öğrenci ve öğretmenlerin gittikleri ülkelere iltica ettiklerine yönelik iddiaları ilgili Dışişleri, İçişleri ve Milli Eğitim Bakanları tarafından cevaplanması talebiyle Meclis Başkanlığına sunduğu üç ayrı soru önergesiyle TBMM gündemine taşıdı.
Dışişleri Bakanlığı tarafından AB üyesi ülkelerden gelen şikayetler doğrultusunda Milli Eğitim Bakanlığına yazılan yazı kapsamında program kapsamındaki hareketlilik ve staj planlamasının dışına çıkıldığı, gidilen ülkede kalmak üzere iltica edildiği yönündeki ihbarlara dair haberlerle konunun gündeme geldiğinin altını çizen Tarhan şöyle dedi :
“Devletin iki önemli Bakanlığı tarafından konuyla ilgili yapılan resmi yazışmalar tarafsız basınımızda yer buldu. Avrupa Birliği ile aramızdaki anlaşmalar gereği, ülkemizin de katkı payı ödemek suretiyle dahil olduğu eğitim ve hareketlilik programı olan Erasmus+’un da ülkemizden kaçış için bir yol olarak kullanıldığına şahit oluyoruz. Üstelik iktidar bunun nedenini anlamak ve buna neden olan sorunları ortadan kaldırmak yerine, Erasmus programı başta olmak üzere, uluslararası fon kaynaklı projelerde yapılacak her türlü çalışma ziyareti veya staj uygulamasına dahil olacak katılımcıların, seçim süreçlerinin titizlikle takip edilmesi gerektiği yönünde talimat veriyor.”
“Asıl irdelenmesi gereken öğretmenler ve öğrencilerin ülkeden gitmek istemelerinin nedenleridir.”
Tarhan iktidarı sert bir dille eleştirerek şöyle dedi :
“Bu konu Dışişleri, İçişleri ve Milli Eğitim Bakanlıklarının nasıl koordinasyonsuz bir biçimde çalıştığını ortaya koyuyor. Milli Eğitim Bakanlığı projeler kapsamında yurtdışına gidenleri takip etmemiş, İçişleri Bakanlığı bu kapsamda pasaport başvurusu yapıp yurtdışına çıkış yapanların dönüşlerini izlememiş, Dışişleri Bakanlığı da ancak ilgili ülkelerden şikayetler olunca konudan haberdar olmuş. Bakanlıkların bu sorunun çözümü için bulduğu tedbir ise çok daha trajik. Gideceklerin seçim kriterlerini döneceklerini garanti altına alacak şekilde belirlemek. Oysa bu insanlar bu ülkeden neden gitmek istiyorlar. Objektif bir şekilde değerlendirseler görecekler ki bu kaçışlar kendi iktidarlarının eseri. Ülkede her yönden bir yoksulluk ve yoksunluk var. Özgürlüklerden, adaletten, emeğin karşılığından yoksul ve yoksun olan bir halk çözümü kaçmakta buluyor.”
“Bozuk saat bile günde iki kez doğruyu gösterir misali Bakanlık da doğru bir tespitte bulunmuş”
Milli Eğitim Bakanlığının 81 İl Müdürlüğüne gönderdiği yazıda
“Dışişleri Bakanlığı AB Başkanlığı Türkiye Ulusal Ajansı resmi yazıyla bize son aylarda özellikle meslek lisesi öğrencilerinin programa üye ülkelerde (Özellikle Almanya, Avusturya ve Çekya) gerçekleştirmekte oldukları staj faaliyetleri sırasında, okul yönetimine haber vermeksizin programı terk ettikleri hatta ülkemize geri dönmeyen öğrenci ve öğretmen vakalarının bulunduğu bildirdi. Bu tür vakaların artması ülkemizin, yürütmekte olduğu programların ve resmi pasaportlarımızın saygınlığı açısından olumsuz bir durum oluşturuyor.”
denildiğini hatırlatan Tarhan sözlerini şöyle tamamladı :
“Gelinen noktada AKP’li belediyelerin gri pasaportları yurtdışına insan kaçırmak için kullanmasının ardından, AB’ye eğitim ve hareketlilik projeleri kapsamında giden öğrenci ve öğretmenlerin de seyahat amaçlarının dışına çıkarak gidilen ülkeye iltica etmesi sonucunda ülkemizin gerek siyasi gerek idari her işleminde olduğu gibi pasaportlarımızın da resmiyeti konusunda itibarı ve saygınlığının kalmadığı yönündeki uyarılarımıza kulağını kapatan iktidara en güzel cevabı yine kendi Bakanlıkları verdi. Bozuk saat bile günde iki kez doğruyu gösterir misali Bakanlık da doğru bir tespitte bulunmuş ve adeta bizim uyarılarımı kaleme alarak il müdürlüklerine talimat vermiş.”