4 ekimde 1 trilyon $ olarak belirlenen pazar değeri ve 177 milyar $ cirosu ile dünyanın en büyük e-Ticaret devi Amazon Türkiye pazarına girdiğini geçen hafta resmen duyurdu [1]. Bir yandan doların hayli dalgalı hareketleri, bir yandan ekonomik kriz ve pazarla ilgili söylentiler üstüne yatırımların kaçtığı iddiaları arasında bu giriş bir hayli heyecan da yarattı.
Biz de pazara giriş, sektör ve firmanın kendisi açısından neler getirecek. Bu soruyu sektörün mevcut oyuncularına sorduk.
n11.com’dan İzi Adato, Amazon’un Türk pazarına girişini şöyle değerlendirdi :
“Son derece güzel bir gelişme olarak değerlendiriyoruz. Yatırımların kaçtığı bir dönemde, Amazon’un operasyon yapmak üzere kendisinin gelmesi, Türk pazarının potansiyelinin ispatıdır. Turkiye’yi pazarlarken zorlanan yatırım bankalarına da güzel bir mesajdır “
“Kendisinin geldiği” tanımlamasını açmasını istediğimiz Adato
Örneğin Dubai’deki gibi yapabilirdi. Ama kendisi girmeyi tercih etti. Amazon ‘un gelmesinin pazara onemli bir hareket getireceğini, e-ticaret pazarının büyümesini hızlandıracağını düşünüyorum. Aynı zamanda sektör kendisini yeniden değerlendirecek ve servis standartlarını yükseltecektir. Olumlu değerlendiriyoruz.
dedi.Konuyla ilgili olarak hepsiburada.com Kurumsal İletişim ve ilişkiler Grup Başkanı Koray Öztürkler ise şunları söyledi;
Uluslararası yatırımcıların ilgisinin Türkiye’ye yönelik daha da artması, yatırım yapılabilir ülke kanaatinin yaygınlaşması açısından Amazon’un Türkiye’ye girişi önemlidir.
Türkiye’de Pazar yıldan yılan %35 ortalamalarında büyüyen, hergün daha çok alışverişin internet den yapıldığı, hizmet ve lojistik beklentilerin hergün arttığı genç ve sağlıklı bir pazar dır. Online perakende’nin perakende içersindeki oranının %4.1 olması daha iyi büyümeye devam edeceğinin bir göstergesidir. Türkiye’de oluşturulması gereken e-ticaret modeli, yerleşik ticareti desteklemeye yönelik olmalıdır. İthal ürünlere dayanan ve sınır ötesi ticaret yöntemiyle pazarı büyütme stratejileri, pazarımızı büyütebilir, ancak Türkiye için özellikle ekonomide dengeleme politikalarının açıklandığı günümüzde doğru yaklaşım değildir. Bu nedenlerle, oyuncuların kuracağı modelde yerel tedarikçilerle çalışılarak ülkemizin yerel ürünlerinin satışının sağlanması en önemli açılımlardan biri olarak konumlandırılmalıdır. Ayrıca, Türkiye’de e-ticaret sektörü ihracatı artıracak modellere dönüşmek zorundadır.
Yerel üretimi ve üreticiyi, yerli yazılımı, AR-GE vb. faaliyetleri destekleyen, istihdam etkisinin de olumlu yansıtılacağı modeller Türkiye için görünen ihtiyaçlardır. Biz Hepsiburada olarak bu yönde çalışmalarımızı sürdürmeye devam ediyoruz.
GittiGidiyor Genel Müdürü, eBay MENA Bölge Direktörü ve TOBB E-Ticaret Meclisi Başkanı Öget Kantarcı ise Amazon’un Türk pazarına girişini şöyle yorumladı;
“Türkiye, e-ticaret alanında dikkat çekici bir potansiyel barındırıyor. TÜBİSAD raporuna göre ülkemizde e-ticaret hacmi 2013-2017 yılları arasında ortalama yüzde 32 büyüdü. Yine aynı rapora göre, 2017’de perakende e-ticaret hacmi yüzde 32 büyüyerek 23 milyar TL’ye ulaştı. Bu oranlar, Türkiye’de e-ticaret ekosisteminin ne kadar güçlü bir gelişme sürecinde olduğunun en önemli göstergeleri olarak dikkat çekiyor. Dolayısıyla küresel oyuncuların Türkiye pazarına yönelmesi esasında bizi şaşırtmıyor. Bu durum, sektörün ülkemizde ne kadar güçlü bir gelecek vadettiğinin de kanıtı. Söz konusu girişimlerin Türkiye’de e-ticaretin gelişimi açısından faydalı olacağını düşünüyorum.”
Ekosistem Entegrasyonu Zor Bir Pazar
Ancak sektörün ismini vermek istemeyen oyuncuları, bu kadar olumlu bakmıyorlar. Amazon’un başarılı olmasının şüpheli olacağını belirtiyorlar.
“Türk pazarının kültürü ve dinamikleri kendisine özgüdür. O nedenle dünyanın en büyüğü de olsanız, pazarda tutunamayabilirsiniz. İşte BestBuy örneği, Otto örneği önümüzde. Üstelik Amazon’un başarılı olamadığı örnekler de önümüzde; mesela Kore’ye giremedi. Japonya’da da lider olamadı. Portekiz yada Polonya’ya da giremedi. Çin’de başarılı olamadı.
Pazara etkisi olsa da, yoluna nasıl devam eder. Alışverişi nasıl gerçekleştirir. Hep birlikte göreceğiz.
Ekosistem entegrasyonu için, zor bir pazar. Bu pazar en düşük fiyatlı malı koymaya çalışıyor. Yıkıcı bir ticaret var. Sürekli altına girilen bir fiyatlandırma var. Günün sonunda satar mı, kar eder mi?”
Amazon resmi açıklamasında 1.000’den fazla yerli sayıcı ifadesi kullanıyor ama sektörün kanal tarafında, —gelmesinin olumlu olduğu değerlendirmesi eşliğinde—, ekosisteme entegrasyonunda sorun yaşayabileceği görüşü öne sürülüyor.
Tübisad tarafından mayıs ayında açıklanan verilere göre, online perakende, toplam perakende içinde henüz % 4,1 paya sahip. Bu rakam bırakın gelişmiş ülkelerin % 9,8’lik ortalamasını, % 4,8 olan gelişmekte olan ülkeler ortalamasının bile altında kalıyor. Yani daha gidilecek çok yol var. Amazon da muhtemelen bu potansiyele bakıp karar verdi.
Dünya Devinin Pazara Girişi Acemice Olmuş Gözüküyor
Bu arada Amazon’un pazara giriş duyurusu sade bir basın bülteni şeklindeydi ama ilk alışverişler hayli gürültülü oldu.
Her pazara yeni girişte olduğu gibi “indirimli ürünler” duyuruldu. Bu indirimler “bir hayli güzel” olarak değerlendirildi. Çünkü mesela 400-600 TL aşağı satılan telefonlar vardı. Ancak sipariş işlemi yapmaya çalışanlar kullanıcılar hemen şikayetlerini dile getirmeye başladı.
@amazon @b_muftuoglu @NecmettinKirik @a_sehit @delicannn @FAHRIOZDEMIR54 @omerarslan54
Lütfen herkes uyanık olsun.Bu fiatı yayınlayıp son anda Ödem e butonunda 1400 lira çıkartıyorlar.@TOBBiletisim e şikayet ediyoruz.Yerli ve Milli ticaret baltalaniyor.. pic.twitter.com/Phzh5mBVVB— Behlül Bayrak (@BehlulBayrak) September 20, 2018
Şikayetlerin başında, ürünlerin sepete eklendikten sonra fiyatların değişmesi geliyordu. Habersiz sipariş iptallerinden, sepette değişen ürünler diğer şikayetler arasında.
Sonradan yapılan eleştiriler arasında, tedarikçilere bilgi verilmeden indirim yapıldığı ve bu nedenle de bazı tedarikçilerin satılan malları göndermediği iddiası var. Bir başka iddia da, indirimli malları alanların bayiler olduğu şeklinde. Bunların doğruluğu ya da yanlışlığı bilinmiyor. İddia düzeyindeki duyumlar ve Amazon’un Türkiye’deki ekibinin yeterliliğini sorgulattı.
Bu arada Amazon Türkiye’ye geldi ama dünya genelinde popüler olan bazı servisleri şu an için ya “hiç” ya da “TL” olarak kullanılamıyor. Bunları ; Amazon Prime, Amazon Prime Video, Amazon Müzik, Amazon E-Kitap satışı, Kindle, Amazon Alexa, Amazon Drive, Amazon Go ve Amazon Dash vb. olarak sıralayabiliriz. Bunlar zaman içinde açılacak mı? Henüz bir açıklama yok..