Elon Musk, bir hafta önce Twitter’da Yahudileri eleştiren bir tweetin altına “Asıl gerçeği söyledin” diye cevap verince bütün şimşekleri üzerine topladı. 164 haham ve aktivistin Apple, Google, Amazon ve Disney’e reklamları durdurma çağrısı yapmasının ardından Apple’ın platformdaki reklamlarını duraklatacağını bildirdi. IBM, Avrupa Komisyonu ve Lions Gate Entertainment da Musk’un gönderisine yanıt olarak platformdaki reklamları askıya aldı. Bahsedilen mesaj şuydu :
İlk mesajı atan Musk değildi. Olay, Florida’lı bir muhafazakar yahudi olduğunu belirten hesaptan “Hitler haklıydı” yazan kişilere yönelik eleştiri ile başladı. Ona Sinirbilimci ve siber güvenlikçi olduğu görülen bir hesaptan mealen ; “Yahudi halkının insanların kendilerine karşı kullanmayı bırakmalarını istediklerini iddia ettikleri türden diyalektik nefreti beyazlara karşı uyguladığını” yazan kişi cevap verdi. Musk bu Tweet’i “Tam gerçeği söylediniz” şeklinde cevapladı.
İşte kıyamet ondan sonra koptu. Zaten geçen yıl Twitter’ı teslim aldıktan sonra “herkese ifade özgürlüğü” vereceğini söyleyerek reklamlarının % 60’ını kaybeden Musk şimdi de, IBM ve Apple’dan aldığı 100 milyonlarca $’lık reklamı kaybediyor.
Zaten Musk X’i devir aldıktan sonra geçen bir yılda, bazı sivil toplum örgütlerinin reklamverene baskı yaparak, X’in reklam gelirlerini düşürdüklerini de iddia edip duruyor.
Bloomberg’e göre yaklaşık 225 milyar dolarlık net servetiyle dünyanın en zengin insanı olan Musk, SpaceX, Tesla, The Boring Co., Neuralink, X Corp. dahil dünya çapında yaklaşık 150.000 kişiyi toplu olarak istihdam eden birçok şirkete liderlik ediyor.
Musk ABD’deki Yahudi örgütlerine karşı çıkan ilk “en zengin” değil. Ondan önce de, ünlü Henry Ford 1920’lerde, kendisine komplo kurduklarını ve basın, film endüstrisi, finans sektörü vsvs ellerine geçirdiklerini yazdığı bir kitap yayınlamıştı. Arkasından Bill Gates’den önceki dünyanın en zengin adamı olarak tanımlanan ve Aviator filminde hayatını seyrettiğimiz Howard Hughes da benzer iddialarda bulunmuştu.
Netanyahu’nun Ziyareti Aynı Konudaydı
Aslında 7 ekimdeki Hamas baskınından çok daha önce, Musk hakkında “yahudi karşıtı mesajlara izin veriyor” şeklinde benzer şikayetler vardı. Bu nedenle de eylül ortalarında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na katılmak üzere ABD’ye giden İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, Elon Musk ile özel bir görüşme yapmıştı.
Eylüldeki Musk-Netanyahu görüşmesi haberini veren Washington Post, toplantının Elon Musk’ın Yahudi dostları ve müttefikleri tarafından düzenlendiğini ve amacının Twitter üzerinde antisemitik söylemlerin artmasıyla ilgili artan eleştirileri savuşturmak olduğunu yazmıştı.
Mesela şöyle bir olay silsilesinden bahsediliyor; X üzerindeki antisemitistler, 7 Eylül 2023’te Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ın sözlerini yayınladılar. Şöyle demişti :
“Soros’un hizmetinde bir ordu, para, STK’lar, Üniversiteler, Araştırma kurumları ve Brüksel’deki bürokratların yarısı var”
Arkasından buna benzer yorum yapan ya da eleştiren bir çok tweet geldi. Twitter ADL konusunda bir savaş alanına döndü. Öyle ki, konu 1903’de Rusya’da yayınlanan “Sion Belgeleri”ne kadar gitti. Yahudi liderlerin paralarını siyasi güç elde etmek için kullandıklarına dair komplo teorileri, ilk kez 1903’te Rusya’da pek tanınmayan bir gazetede yayınlanan kitap ile gündeme geldi. Kitap, Batı Hıristiyan medeniyetini yok etmek ve dünyanın kontrolünü ele geçirmek için devrimleri kışkırtmada kaydettikleri ilerlemeyi bildiren Yahudi büyüklerinin doğrulanmayan bir toplantısını anlatıyordu. Buna karşılık ADL, Twitter üzerindekilerin eski hikayeleri anlattığını ve Musk’ın eski yahudi düşmanlıklarını hatırlatmak için antisemitislerin eline büyük bir megafon verdiğini söylüyor.
Twitter üzerinde #BanTheADL etiketi, Musk devraldıktan bu yana trend olup duruyor. ADL, “Karalamaya Karşı İşbirliği (Anti-Defamation League)” kelimelerinin başharfleri. Bu bir sivil toplum kuruluşu. Yahudi İftiraya Karşı Mücadele Birliği olarak adlandırılıyor. ADL, ABD’de 1913’te, işçilerinden birini öldürmekten mahkum edilen Yahudi fabrika müdürü Leo Frank’ın duruşması sırasında kuruldu. Georgia Valisi John Slaton, Frank’in ölüm cezasını ömür boyu hapis cezasına çevirdikten sonra Frank linç edildi. O zamandan bu yana ADL, antisemitizmle mücadele etmeyi ve “sadece Yahudiler için değil tüm insanlar için adaleti” güvence altına almayı amaçladığını söylüyor.
Musk daha önce ADL’yi, X’i ”öldürmeye” çalışmakla suçlamış ve dava etmekle tehdit etmişti. X’in gelirindeki %60′lık düşüşten ADL’yi suçlamıştı.
Anti-Defamation League CEO’su Jonathan Greenblatt ise X’e şöyle diyordu :
“Antisemitizmin Amerika’da patladığı ve dünya çapında dalgalandığı bir zamanda, birinin nüfuzunu doğrulamak ve onaylamak için kullanması tartışılmaz derecede tehlikelidir. Yahudi karşıtı teorileri teşvik etmek. #NeverNotNow”
Netanyahu : “Kontrol Ettim, Sen ABD’nin Başkanı Değilsin ama Öyle Olduğunu Varsayalım”
Netanyahu ile Musk’ın panelimsi görüşmesinden çok ilginç notlar vardı. Bunlardan bir tanesi, Musk’ın hedefi tersine çevirmesi. Yani aslında terlemesi gereken kişi, nefret söylemlerinin yayılmasına izin verdiği için Musk olmalıydı ama Musk (zaten zeki bir insan) tam tersine Netanyahu’yu terletti.
Musk, Netanyahu’ya İsrail’de yargıya “reform” adı altında yaptığı müdaheleyi sordu. Bunu sorarken de, Tesla fabrikası dışındaki protestoculara ve bizzat Tesla çalışanlarının tepkilerine değindi. Netanyahu görüşmesi gündeme geldiğinde, şimdiye kadar aldığı en olumsuz tepkileri aldığını belirtti.
Netanyahu ise, İsrail’in hükümet organları arasında “denge” olarak adlandırdığı şeyi yeniden kurmaya çalıştığı iddiasını anlattı. Daha komiği, her türlü değişikliğin bir “uzlaşı” ile olmasını istediğini söyledi.
Yasama-yönetim-yargı (3Y) türü Tüm ipleri eline almaya çalışan devlet başkanları gibi, Netanyahu da, yargıçlara kafayı takmış. Seçilmemiş olan yargıçların hükümetin yerini aldığını iddia ederek, “bu tam demokrasi değil” diyor ve yargıçların seçim yöntemini düzelteceğini anlatıyor.
CNN’e bakarsanız, Netanyahu antisemitist ifadelerin yayılmasını önlemesi için Musk’a yalvarmış. Allah allah, bu bizim bildiğimiz “yukarıdan bakan” ifadelerine neden benzemiyor?
Ama bence bu görüşmeden en ilginç not şuydu; Netanyahu konuşmasında, Musk’ın ABD başkanından daha güçlü olduğunu ima etti. Şöyle dedi :
“Eşim Sara’ya ‘bu adam gerçekten neden bahsettiğini biliyor’ dedim, ‘o zamanımızın Edison’u dedim. En son kontrol ettiğimde ABD’nin başkanı değildin ama öyle olduğunu varsayalım.”
Musk’ın cevabı şöyle; “Resmi olarak değil”
Başkan Netanyahu şöyle devam etti : “Resmi olarak değil. Tamam, demek sen resmi olmayan başkansın.”
Musk MediaMatters’a Dava Açtı
Elon Musk’ın bugünlerde uğraştığı diğer bir konu da, MediaMatters’a açtığı dava. Yukarıda belirttiğimiz IBM ve Apple’ın başı çektiği reklamveren çekilmesi sonrasında, Musk , X’teki Yahudi karşıtı ve Nazi yanlısı içeriği vurgulayan analizi nedeniyle izleme grubu Media Matters’a dava açtı.
Musk Media Matters’ı, X’te aşırılık yanlısı içeriğin yanında reklamları gözüken firmaların imajının kötü olacağı yorumları nedeniyle suçluyor ve grubun test metodolojisinin gerçek kullanıcıların siteyi nasıl deneyimlediğini temsil etmediğini iddia ediyor. Şöyle diyor :
“Medya Önemlidir, bilerek ve kötü niyetle, X Corp’un sosyal medya platformunda Neo-Nazi ve beyaz milliyetçi yanlısı içeriğin yanı sıra reklamverenlerin paylaşımlarını gösteren görüntüler üretti ve daha sonra bu üretilmiş görüntüleri resmetti. sanki bunlar tipik X kullanıcılarının platformda yaşadıkları şeylermiş gibi.
Media Matters, hem bu görüntüleri hem de bunun sonucunda ortaya çıkan medya stratejisini, reklamverenleri platformdan uzaklaştırmak ve X Corp’u yok etmek için tasarladı.”
Musk, Media Matters sayfasında yer alan analiz için tedbir kararı istiyor. Media Matters’ı X’in reklamverenlerle olan sözleşmelerine müdahale etmek, ekonomik ilişkilerini bozmak ve X’i hukuka aykırı bir şekilde kötülemekle suçluyor.
Buna karşılık X CEO’su Linda Yaccarino, Musk’ı doğruladı :
“Beni tanıyorsanız, gerçeğe ve adalete bağlı olduğumu bilirsiniz. İşte gerçek. X’teki tek bir gerçek kullanıcı bile Media Matters’ın makalesindeki içeriğin yanında IBM’in, Comcast’in veya Oracle’ın reklamlarını görmedi.”
Musk 18 kasımda ikinci bir dava açacağını da duyurdu: “İfade özgürlüğünü savunmak için X’in yanında yer alın” diyerek duyurduğu 2.davayı dolandırıcılık üzerine kuruyor. Grubun bir test hesabı oluşturduğu ve aşırılık yanlısı içeriğin yanı sıra büyük bir marka için bir reklam yayınlayana kadar hesabı yenilediğini, kendi loglarından tespit ettiklerini söylüyor. Bu yanyanalığın ancak 13 kere meydana geldiğini ve aynı gün X’in 5,5 milyar gösterimi içinde toplam 50 görünüm aldıklarını belirtiyor.
Davanın açılmasının ardından Texas Başsavcısı Ken Paxton, Media Matters’ı X hakkındaki içerik çalışmasının Teksas yasalarına göre “potansiyel dolandırıcılık faaliyeti” teşkil edip etmediğini belirlemek için araştıracağını duyurdu ve grubu, “kamusal alanlara katılımı azaltarak özgürlüğü sınırlamaktan başka bir şey istemeyen, radikal sol örgüt” olarak nitelendirdi.
2004 yılında kurulan Media Matters, muhafazakar yorumculara ve medya kuruluşlarına yönelik eleştirileriyle tanınıyor. Kendisini, kar amacı gütmeyen “ABD medyasındaki muhafazakar yanlış bilgileri kapsamlı bir şekilde izlemeye, analiz etmeye ve düzeltmeye adanmış ilerici bir araştırma ve bilgi merkezi” olarak tanımlıyor.