Beyaz Saray yönetimi, sonunda NSA reformu konusunda ilk somut hamleyi atıyor. ABD Başkanı Obama, 17 Ocak tarihinde düzenlediği basın toplantısıyla [1] birlikte NSA teknik takip ve izleme faaliyetlerinin rayından çıktığını kabul etmiş ve bu konuda bir reform yapacaklarını açıklamıştı. Ancak o tarihten beri hiçbir somut adım atılmaması mahremiyet savunucularının tepkisini çekiyordu. Şimdi ilk düzenlemelerin hazırlandığı ve tasarı olarak ABD Kongre’sine sunulacağı açıklanıyor. Tasarıya göre NSA toplu iletişim verilerini saklayıp depolayamayacak. Kayıtlar sadece telekom operatörlerinde tutulacak ve normal veri korunumu süresi sonunda silinecek.
CIA eski çalışanı Edward Snowden, Haziran ayı başında çok önemli ifşaatlarda bulunmuş ve NSA teknik takip ve izleme skandalının fitilini ateşlemişti. O tarihten bu yana NSA’in nasıl hem kendi vatandaşlarını hem de Almanya Başbakanı’na ve Birleşmiş Milletler ofislerine dek gözüne kestirdiği hemen herkesi dinlediği, fişlediği ve kayıt tuttuğu gözler önüne serildi. Hatta Snowden’in sağladığı veriler o denli fazla ki raporların incelenmesi sonucu hemen her hafta yeni ifşaatlar gündeme gelmeye devam ediyor. Peki bu skandalın sonucunda ne oldu derseniz, bir yandan NSA Başkanı emekliye ayrılmak zorunda kalırken diğer yandansa ABD Başkanı Obama basın toplantısı düzenleyerek reform açıklaması yapmak zorunda kaldı.
Obama’nın 28 Mart’a dek kamuoyuna açıklama sözü verdiği reform paketinde neler planladığı şimdiye dek net olarak bilinmiyordu. Gerçi ABD Kongresi tarafından kurulan ve başkana rapor sunan Mahremiyet ve Sivil Özgürlükler İzleme Kurulu yayınladığı kapsamlı raporda [2] NSA’in işlevinin ciddi anlamda sorgulanması gerektiğini açıklamıştı ama Beyaz Saray’ın kapsamlı bir reform yerine ılımlı bir hamle yapacağı öngörülmekteydi. Şimdi atılacak adımlara dair bazı detaylar kamuoyuyla ilk kez paylaşıldı.
Bu reform paketinin en önemli maddesi, telefon dinlemelerle ilgili ve önemli adımlar içeriyor. Buna göre telefon kayıtlarını saklama işi NSA’den alınarak telekom operatörlerine bırakılıyor. Üstelik operatörler bu verileri NSA gibi 5 yıl değil, sektördeki regülasyonlara uygun bir biçimde (yani 18 ay kadar) saklamakla yükümlü olacaklar. NSA, terörizm faaliyetlerinden şüphelendiği durumlarda özel bir mahkeme emri alacak ve bu emirle birlikte operatörlere başvuracak. Ayrıca toplu veri talebinde bulunamayacak… Sadece bir telefon numarasıyla ilgili 3. bağlantı noktasına kadar gidilmesine olanak tanınacak. Yani bir telefon numarasını arayan 2. bir kişinin verileri istenebilirken onu da arayan 3. kişiye gidilemeyecek.
Elektronik Mahremiyet Bilgi Merkezi ve Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği gibi STK’lar bu adımları olumlu ve kayda değer gelişmeler olarak niteliyor. NSA’in faaliyetleriyle ilgili daha kapsamlı reformlara ihtiyaç olduğunda ısrar eden STK’lar yine de en azından toplu telefon verisi alma faaliyetinin bitecek olmasından memnuniyet duyduklarını açıklamaktalar. Beyaz Saray da reform paketinin son halini almadığına dikkat çekerken, Mart ayı sonundan itibaren 90 gün boyunca NSA’in mevcut yetkilerinin devam edeceğini ancak bu süreçte tamamlanan reform paketinin bir yasa tasarısı olarak Kongre’ye sunulacağını açıklamakta.
Son bir not olarak, tam anlamıyla birbirlerine denk olmasa da bu durumu ülkemizdeki gelişmelerle kıyaslamak gerekiyor. ABD yönetimi, kendi istihbarat kurumunun tüm ülkeyi ve hatta müttefik ülkeleri ve liderleri dinlediği ortaya çıkınca yetkilerine sınırlandırma getiriyor. Bizde ise TİB’de Milli İstihbarat Teşkilatı’na kadrolar açılarak ve internet servis sağlayıcıların tüm trafik bilgilerini tek bir merkezden (sözde sivil inisiyatif) geçirmesi istenerek merkezi dinlemeye/izlemeye/sansüre imkan ve kapasite hazırlanıyor.