Seçimlerin yaklaştığı, R.Tayyip Erdoğan‘ın koltuğunu kaybetme olasılığının dillerde olduğu ve Ekrem İmamoğlu‘nun da pekçokları tarafından Cumhurbaşkanı adayı olarak görüldüğü bugünlerde tuhaf bir skandal yaşandı. Skandalı yaratan Google idi. 19 aralık gecesi Google aramada Ekrem İmamoğlu ismini yazanlar, ismin yanında “Eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı” ibaresini gördüler.
Tam da, bu olaydan 5 gün önce bir mahkeme İmamoğlu‘na 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası vermişti. Bu ceza ile önü kesilmek istenen Büyükşehir Belediye Başkanı, hukuki süreç devam ederken hala görevinin başında ama belki de birileri adına halkın tepkisini ölçmek için, Google böyle bir skandalın yaratılmasına “sahne” yarattı.
Google Algoritması Bu Çağda Bu Kadar mı Aptal?
2020’lerin ilk yarısını yaşadığımız bugünlerde ne konuşuyoruz? Yapay zekada, makine öğrenmesinde vs inanılmaz gelişmeler. Hatta Google’un uzun zamandır halkın kullanıma açtığı yapay zeka uygulaması bile var. Peki o zaman Google’un kendi algoritması neden bu kadar aptal kalmış?
Algoritma aptal kalsa da, Google bu olaydan “ben yapmadım, Algoritma yaptı” diyerek sıyrılabilir mi? Hesap vermek zorunda değil midir?
Ya da açıklama yapmamasının nedeni nedir? “Türk halkı nasılsa unutur” diye mi düşünüyor?
Google’un yayına başladığı 2000’lerde, pazarının büyüklüğü karşısında Çin hükümeti ile işbirliği yapmış ve sansür kurallarına uymuştu. Ancak daha sonra batılı kullanıcılarından yediği tepkiyle geri adım atmıştı. Google ancak 2010’da Çin’deki sansür uygulamasına son verdi.
Yani Google bunu yapabiliyor. Şimdi de “boşver İmamoğlu taraftarlarını” mı diyor? Ya da bir anlaşma mı yaptı birileri ile? Seçim sırasında “Google güvenilmez” diye mi düşünmeye başlamalıyız?
Google’un açıklaması yapması gerekli. 1 haftadır bekliyoruz ama açıklama yapılmadı. Google Dezenformasyon kanununa göre suç işlemiş durumunda.
Çünkü;
Dezenformasyon kanunu konusundaki tartışmalar sırasında, kanunun getiriliş şekline karşı çıkarken, dezenformasyonun nasıl yapıldığına da işaret ettik ve ısrarla şu konuları yazdık;
- Dezenformasyon ilkçağlardan beri var olan bir olaydır. Savaş koşullarında kullanılır. Tehlikelidir.
- Son yıllarda ABD’de Trump’ın seçildiği 2016 seçimlerinde Facebook üzerinde yürütülen dezenformasyon nedeniyle yeniden popüler konu haline geldi. O seçimlerde uygun kullanıcıya servis edilmek üzere, Facebook üzerinde 2 milyona yakın sahte haber üretildiği Rusya kaynaklı olduğu da iddia edildi.
- Daha sonra Avrupa ülkelerinin seçimlerinde, Rusya’nın yaptığı/yapacağı dezenformasyona karşı önlem alınmıştır.
- Google’un da içinde olduğu İnternet Devlerinin, AB’nin dezenformasyon kurallarına uyacakları şeklinde taahhütleri mevcut.
Şimdi bizim seçimlerimiz söz konusu ve tam da öncesinde bir dezenformasyon örneği yapıldığını görüyoruz. Yani 2 internet devi olan Google ve Wikipedia açık açık dezenformasyon suçu işlediler.
Bir not olarak Google’un Demokrasilere negatif etkisinin de tartışıldığını hatırlatalım.
Murat Ongun, Wikipedia Dedi
Wikipedia işin neresinde derseniz, bunu o gece İmamoğlu’nun danışmanı olan Murat Ongun söyledi. Google ile görüşmüş (biz de Google’a aynı gece sorduk ama bize bu açıklama gelmedi) ; firma tanımların Wikipedia’dan geldiğini, orada yanlış olunca, kendi arama tanımlarında da yanlış olduğunu söylemiş.
Peki, Wikipedia’daki içerik nereden geliyor? Bu içeriği kim giriyor?
“Ücretsiz Ansiklopedi” iddiasındaki Wikipedia’nın içeriğini ağırlıklı gönüllü (yani ücret almayan) editörler sağlıyor. Bunu kendi sayfalarında şöyle açıklamışlar;
“Büyük ölçüde anonim gönüllüler tarafından ortaklaşa yazılan, İnternet erişimi olan ve iyi durumda olan herkes Wikipedia makaleleri yazabilir ve bunlarda değişiklik yapabilir (düzenlemenin kesinti veya vandalizmi önlemek için kısıtlandığı sınırlı durumlar hariç ).
15 Ocak 2001’de kurulduğundan bu yana Wikipedia, her ay bir milyardan fazla ziyaretçi çekerek dünyanın en büyük referans web sitesi haline geldi . Geçen ay (25 aralık tarihli bilgi) 120.535 aktif katılımcı ile şu anda 6.591.617 İngilizce makale dahil olmak üzere 300’den fazla dilde altmış milyondan fazla makaleye sahiptir.”
Yani İmamoğlu için“Eski Büyükşehir Belediye Başkanı” tanımını yazan, içerideki ücretli ya da ücretsiz birileri var. Bu birilerinin de pek iyi niyetli oldukları söylenemez. Ama bu birilerini denetleyen başka birileri yok mudur? Wikipedia “saldım çayıra, mevlam kayıra” şeklinde mi içerik sağlıyor bize?
Wikipedia İngilizce Versiyona 14 Aralıkta, Türkçe Versiyona 19 Aralıkta Eklenmiş
Konuyu Teyit.org’dan Ezgi Toprak incelemiş. Buna göre, İngilizce versiyonda 19 aralıkta değil 18 aralıkta başladığı Wikipedia’nın kendi kaynaklarında yer alıyor. Ekrem İmamoğlu için 14 aralık’ta 176.90.164.222 IP’sine sahip ve ismini kullanmayan kişi tarafından UTC 17.48’de yapılan değişikliğe bakarsanız “yerine gelecek olan duyurulacak” ifadesi için TBD kısaltması yer alıyor. Bu ifade St.Doggo tarafından 17:50’de açık yazılmış. Daha sonraki düzeltme ise 18 aralıkta Werg57 tarafından yapılmış ama öncesinde yine Littlepagers tarafından yine “yerine g elecek olan duyurulacak” şeklinde başka düzeltme olduğu anlaşılıyor. Yani bu ifade bir kaç kere yazıldı, çıkarıldı mı?
Almanca içerik için Almanya’da yaşayan bir dostumuz aynı şekilde bir kaç gün böyle yayında kaldığını söylüyor.
Türkçe içerik ise 19 aralık’ta 31.223.75.213 IP’sinden ismi verilmeyen kişi tarafından 20:52’de yapılmış. Bu versiyonda “eski” ifadesi yer alıyor. Yusasatr bu ifadeyi 20:53’de kaldırmış gözüküyor.
Yani Wikipedia’daki 1 dakikalık bu değişiklikte, yanlış bilgi Google algoritması tarafından hemen alınmış ama düzeltme ancak 20 aralık saat 10:35’de mi yansımış?
Diğer yandan Wikipedia ismini belirtmeyen sadece IP’si belli olan kullanıcıları kullanırken, bunların tetikçilik türü hareketler yapacağını düşünmüyor mu?
Wikipedia Türkçe İçerik Giricileri Nasıl Seçiliyor? Kim Bunları Denetliyor?
Wikipedia içeriklerini bu tür konularla ilgilenen ve Wikipedia üzerinde sorunlu içerikler nedeniyle müvekkilleri olan bir avukat ile konuştum. Şunları söyledi;
Türkçe editöriyel ekibe muhtemelen bir takım amaçlı insanlar hakim olmuş. Çünkü Wikipedia Türkçe açısından bir çöplük. Genel merkez ise aldırmıyor durumunda.
Bir dostumuz için görevimiz değil ama bu işlerden anlıyoruz diye “içerik girdik”. Kişi bir Holding başkanı ve içerikte bir terslik yok, holdingin sayfasından alınmış olan resmi içeriği kullandık. İçerik kabul edilmedi, silindi. Soruyorsunuz, cevap yok. Bir daha girdik, daha değiştirerek, yine silindi, yine cevap yok. Üçüncü denemeden sonra vazgeçtik. Hiçbir açıklama yok. Moderasyon/editör ekibi kim ise, almış eline sazı, keyfi bir şekilde at koşturuyor. Cevap vermiyor, içeriği keyfince siliyor, kimbilir nasıl içerik giriyor.
Ekrem İmamoğlu konusu da böyle. Wikipedia da demek ki bunu yazan taraflı birileri var ve bu birileri bunu bilerek yapmış olmalı. Peki bu birilerine karşı Wikipedia bir soruşturma yaptı mı, bir ceza verdi mi?
Mesela bu içeriği yazan ve onu denetleyen kişiler editöriyel ekipten çıkarıldı mı? Bunu duymadık. Cevap vermek ya da açıklama yapmak lüzumu bile duymadılar. Bundan bizim de “ağırlığını hissettirmeyen” Türk kullanıcıları olarak kabahatimiz var.
Hukukçu bir diğer dostumuz da şunu anlatıyor;
Google algoritması bir tuhaf. Bir müşterimiz başvurdu ve dedi ki; benim hakkımda şöyle yanlış bir bilgi var. Kontrol ettik; BlogSpot altında bir blog var. Yazarı, bir kaç sene içinde hergün yayınlanan bir çok gazete haberlerini alarak, toplamda 700 bin sayfalık bir blog yaratmış. Bu sayfaların sağ kolonunda ise “en çok okunanlar” listesi var. Orada 1.sıraya bahsettiğimiz yanlış bilgi yazılmış. Blogspot, Google’un kendi altındaki bir site ve 700 bin sayfa olunca, o bilgi otomatik Google algoritma tarafından alınmış.
Düzeltilmesi için başvurduk. Ama düzeltilemiyormuş. Verdikleri cevap böyleydi.
İmamoğlu olayında “ben yapmadım, algoritma yaptı” şeklinde kurtulabilir mi? İmamoğlu hakkında dezenformasyonu yayan platform durumunda şu anda. Bunun açıklamasını yapmak zorunda.
Her 2 durumda da firmalar “Dezenformasyon Kanunu” çerçevesinde sorumlu. Yani Wikipedia ve Google. Böyle yanlış bir bilgiyi yayınlamış olmaktan ötürü sorumludur. Algoritmasını bunları tespit edebilecek ve yayınlanmadan düzeltecek şekilde düzenlemelidir. Bir değişiklik olduğunda buna bakmalıydı.
Ama bir yandan da bir yerlerde bunları örten, planlı yapan birileri mi var diye düşünmeden edemiyoruz.
Bu olayda görüldüğü gibi IP’ler ortada. Acaba Wikipedia bu IP’ler için işlem yapacak mı? Ya da Türkiye Cumhuriyeti Savcıları bu IP’lerde kimlerin olduğunu araştıracaklar mı?
Wikipedia Zaten Irkçılıktan ve Taraflı İçerikten Sabıkalı
Ama zaten ABD ve Avrupa’da Wikipedia tartışılıyor. Örneğin, ensesine 9 dakika boyunca dayadığı diziyle George Floyd isimli zenci Amerikalıyı öldüren polis olayını yansıtma şekli nedeniyle, Wikipedia’da büyük tartışma çıkmıştı. Ama bu ilk de değil. Wikipedia’nın kendi içeriğinde bile yazılı olaylar var. Mesela İngiltere’deki ofisin ırkçı olduğuna dair. Kendi sayfasında şöyle diyor;
“İngilizce Vikipedi, içeriğinde sistemik bir ırksal önyargıya sahip olduğu için eleştirildi. Bu, kısmen, beyaz olmayan kişilerin editör tabanında yeterince temsil edilmemesinden kaynaklanmaktadır. “Tarih Açık Kaynak Olabilir mi? Wikipedia ve Geçmişin Geleceği” başlıklı makalede, makalenin tamlığı ve kapsamının, konunun kendisine değil, Vikipedistlerin ilgi alanlarına bağlı olduğu belirtilmektedir…”
Cornell Üniversitesi blogunda Wikipedia Güvenilmez Bir Kaynaktır başlıklı kasım 2021 tarihli makalede, Washington Post’taki bir habere atıfta bulunarak şöyle diyor;
“Vikipedi güvenilir bir kaynak değildir” hepimizin hayatında en az bir kez duyduğu bir sözdür. Washington Post Makalesinde atıfta bulunulan mahkemeler bile, araştırma için birincil kaynak olarak Wikipedia’ya güvenmeyi reddetti. Wikipedia hakkında bu kadar güvenilmez olan ne? Cevap, merkezlerin ve yetkililerin analizinde yatmaktadır. “
Wikipedia’nın bu “taraflılık” konusunu biz Türkiye’de hiç tartışmadık. Hatta 1 mayıs 2017’de Wikipedia “terör örgütlerini destekleyen içerik” denilerek BTK tarafından re’sen engellendiğinde bütün Türkiye ayağa kalktı; hep birlikte erişim engellemesinin yanlış olduğunu söyledik. Wikipedia savunuculuğuna soyunduk.
Çünkü AKP tarafından özgürlüklerimiz o kadar engelleniyor ki, bu internet devlerinin gerçekte ne yaptıklarına yakından bakmadan, kendi demokrasi ve ifade özgürlüğümüzün bir tezahürü sanıyoruz. Yazılarımda sürekli bu konuda uyarı yapıyorum; Google, Wikipedia, Facebook, Twitter ya da Netflix sizin demokrasinizi değil, kendi kazandıkları parayı düşünüyor.
Wikipedia, BTK tarafından 2017’de uygulanan erişim engelini kaldırmak için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) kadar gitti. Peki, Türkiye’de yayınlanmaya bu kadar önem veren AİHM’e kadar başvuran Wikipedia, Türkiye’deki yayınlarına özen gösteriyor mu? Ya da kullanıcılarına cevap veriyor mu?
Bunu göstermiyor ise, bunun kabahatlisi Wikipedia değil, Türk kullanıcıların kendi gücünü kullanmıyor oluşudur.
Özen göstermediğini, Google aramalarda birdenbire İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu için “Eski Belediye Başkanı” ibaresini gördüğümüzde anladık. Burada cevap istiyoruz. Hem Google’dan, hem Wikipedia’dan.
Eğer ortada başka bir komplo varsa onu da açıklama ile dağıtmaları ve kafamızdaki soruları temizlemeleri gerekirdi. Ama açıklama yok.
Olayın olduğu 19 aralık gecesi ikisine de sorduk. Google döneceğini söylediği halde 1 haftadır dönmedi. Wikipedia’dan o kadar da cevap yok. Bu da Türkiye’ye ayrı bir ayıp ve cevap bekliyoruz. Ayrıca dezenformasyon kanununa göre suç işlediklerini de bir daha hatırlatıyor ve suç duyurusu yapıyoruz. Bu tam da seçim öncesi yapılan bir dezenformasyon çünkü.
Kullanıcıları da uyarıyorum; Açıklama yapmadıklarına göre, olayda katkıları var demektir. Google ve Wikipedia GÜVENİLMEZ. Özellikle SEÇİM ÖNCESİ YAYINLARINDA!!!