Telekomünikasyon Kurulu’ndan yapılan açıklamada “Söz konusu tarifelerin yürürlüğe girmesiyle tam serbestleşme ve rekabetçi pazar yapısının oluşturulması yönünde önemli bir adım atılmış oldu” ifadesi kullanıldı.
Açıklamada “Talep edilen iletim hızına bağlı olarak bakır veya fiber kablo üzerinden bir kullanıcıya özel olarak tahsis edilen kalıcı ve sürekli bağlantıyı ifade eden kiralık devre hizmetini alan kullanıcılar” olarak “GSM işletmecileri, internet servis sağlayıcıları, bankalar ve büyük şirketler” sıralandı.
Kiralık devre hizmeti, kullanıcının bağlantı talep ettiği iki noktanın konumuna göre, aynı santral, farklı santral, il içi ve iller arası olmak üzere dört farklı kademeye ve 64 kbit/s ile 155 Mbit/s arasında farklı iletim hızlarına göre ücretlendiriliyor.
Açıklamada maliyet esaslı tarife şöyle tanımlanıyor; “Sunulan hizmete ilişkin tarifenin sadece ilgili maliyet kalemlerini yansıtması ve kullanıcıların sadece kullandıkları hizmetler karşılığında ödeme yapması”. Bilindiği gibi Internet Servis Sağlayıcıları 2001 yılında Rekabet Kurumu’na yaptıkları başvuruda tarifelerin maliyet bazlı belirlenmesini istemişler ve Rekabet Kurumu 2002 yılında verdiği gerekçeli kararında Türk Telekom’dan tarifelerini maliyet bazlı yapmalarını istemişti (Rekabet Kurulu Kararı Türkiye’de Bir İlk). 3 yıl geçtikten sonra maliyet bazlı olarak açıklanan tarife’de büyük indirimler söz konusu. Özellikle yüksek hızlı ve uzak mesafeli kiralık devre tarifelerinde %50’ye varan indirimler gerçekleştirildi.
Tarifenin bir diğer özelliği de toptan ve perakende pazar ayrımının yapılmış olması. Telekomünikasyon Kurumundan yetki belgesi almış işletmeler böylece toptan tarifelerden süreye bağlı olmaksızın faydalanabilecekler.