Tüketiciler Birliği, Konya İl İnsan Hakları Kurulu tarafından, “baz istasyonlarının komşu hukukunu ihlal ettiğini ve toplum barışını tehdit ettiği”ne hükmettiği kararı konusunda “bu tarihi kararı alanları kutluyoruz” dedi. Tüketiciler Birliği açıklaması şu şekilde;
Konya İl İnsan Hakları Kurulu’nun baz istasyonları ile ilgili Kararını değerlendiren Tüketiciler Birliği Genel Başkan Vekili Üstün Bol; “bu tarihi kararı alanları kutluyor, muhataplarını ise gereğini yapmaya davet ediyoruz.” dedi.
Tüketiciler Birliği Genel Başkan Vekili Üstün Bol konuyla ilgili yaptığı açıklamada şu görüşlere yer verdi:
“Tüketiciler Birliği bundan tam 7 yıl önce Türkiye’de ilk kez, Baz istasyonları tehlikesini “Çatıdaki
Geçtiğimiz yıllarda Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, komşu binada kurulu bulunan baz istasyonunun sökülmesi için açılan davada, “hiçbir bir hizmet, insan yaşamı kadar öncelik ve önem taşımaz. Yararlı bir hizmetin karşılığı olarak insanın ölümü uygun bir sonuç olarak kabul edilemez” gerekçesi ile baz istasyonunun sökülmesine karar vermiştir.
Danıştay 6. Hukuk Dairesi de, çatılara kurulan baz istasyonlarının İmar Kanunun 5. maddesine aykırı olduğunu “baz istasyonlarının İmar Kanunu’nda tanımlanan “eklenti yapı” şeklinde olduğunu ve ruhsatsız yapılamayacağına” karar vererek, proje ve imar tadilatı yapılmadan çatılara konulan baz istasyonlarını sökülmesine hükmetmiştir.
Yine Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi 15.06.2007 tarih ve 1601 Sayılı kararı ile; “GSM baz istasyonlarının son günlerde izinsiz gelişi güzel kent içinde çoğalması bir taraftan elektromanyetik kirliliği artırırken, diğer taraftan çevre kirliliğini had safhaya çıkarmıştır. Elektromanyetik kirlilik oranları insan sağlığının gerektirdiği oranların 3 katına kadar çıkmıştır.
Gerek 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu’nda, gerekse 5393 Sayılı Belediye Kanunu’nda ile baz istasyonlarını şehrin belirli yerlerine toplama yetkisini ve halk sağlığına ve çevreye etkisi olan baz istasyonlarını kaldırma yetkisini Belediyeye vermiştir. Belediyeden izin alınmadan kurulan baz istasyonlarının Büyükşehir Belediye Zabıtası’nca kaldırılması” na yönelik uygulama başlatmıştır.
Son olarak Konya İl İnsan Hakları Kurulu tarihi kararı ile; “baz istasyonlarının komşu hukukunu ihlal ettiğini ve toplum barışını tehdit ettiği”ne hükmetmiştir.
İnsan sağlığını tehdit eden, çevre kirliliğine ve elektromanyetik kirliliğe neden olan baz istasyonları ile ilgili bu tarihi kararı alan ilgilileri kutluyoruz. DEimdi görev siyasi irade ve kamu otoritesini kullananlardadır. Başta Ulaştırma Bakanlığı ve Telekomünikasyon Kurumu olmak üzere GSM şirketlerini temel insan haklarına, komşuluk hukukuna, insanların ruh ve beden sağlığına saygılı bir uygulama başlatmaya davet ediyoruz.”
Tüketiciler Birliğinin açıklama yapmasına neden olan Konya İl İnsan Hakları kararı ise şu şekilde;
T.C.
KONYA VALİLİĞİ
İl İnsan Hakları Kurul Başkanlığı
KURUL KARARI
KARAR TARİHİ :12.09.2007
KARAR”NO :2007/09
KONU : Baz İstasyonları
İl İnsan Hakları Kurulu, 12.09.2007 Çarşamba günü saat 14.00’te Vali Yardımcısı ve İl Insan Hakları Kurulu Başkanı Yalçın BULUT başkanlığında toplandı.
Yapılan toplantıda, Hacı Cemil Mahallesi sakinlerinden Mehmet KARATADE ve Geçit Mahallesi sakini Mustafa KATGI’nın mahallelerinde kurulan baz istasyonlarının insan sağlığını tehdit ettiği konusundaki yaptıkları yazılı başvurular, TÜBITAK’tan gelen “Baz İstasyonları Raporu” ışığında, oluşturulan komisyon marifetiyle incelenip değerlendirilerek aşağıdaki rapor hazırlanmıştır.
Kurulumuz Komisyonu tarafından hazırlanan raporda; ilmi incelemeler, Yüksek yargı kararları, tıbbi araştırma sonuçları, başta İngiltere olmak üzere uluslar arası uygulamalar, hukuki değerlendirmeler ve tüketici örgütleriyle demokratik kitle örgütlerinin çalışmalarında önemi vurgulanan baz istasyonlarının kaçınılmaz olduğu; ancak, bu öneminin yanında toplumun beden ve ruh sağlığı ile toplum huzuru açısından da büyük bir sorun olduğu belirtilmiştir.
Ayrıca beden ve ruh sağlığı tehlikesinin yanında, yerleşim alanlarında insanlar arasında anlaşmazlıklar doğurduğu, bunun sonucunda hukuk ihlalleri ortaya çıkmaktadır. Öyle ki: Baz istasyonlarının yerleşim alanı içinde bulunduğu nokta itibariyle 250 m yarıçaplı bir daire alanı içindeki tüm ailelerden muvafakat name alınması gerekirken alınmadığı dile getirilmiştir.
Daha başka nedenlerin ileri sürülebileceği noktasında; toplumsal barışı, ruh ve sağlığını tehdit etmesi, hukukun ihlali gibi ana nedenlerden dolayı bu tür oluşumlara izin verilmemesi gerektiği; bunun için hukuki bir düzenlemeye gerek olmakla birlikte, uygulama için bunu beklemeye gerek olmadığı, Yargıtay ve Danıştay kararlarının yeterli hukuki metinler olduğu sonucuna varılmıştır.
Yerleşim yerlerine baz istasyonu kurulmaması iletişimi engelleyen bir durum ifade etmediği; iletişim için yerleşim yerlerinin dışındaki alanlara 60 metreden yüksek kule antenler ve bu antenlere verilen yüksek güçle ihtiyacın teknik olarak karşılanabileceği kanaatine varmıştır. Telekomünikasyon Kurumu’nun bilimsel bir otorite gibi davranıp, baz istasyonlarının yararlıymış gibi söylem ve eylem içinde olması, toplumsal taleplerin de görmezlikten gelinerek yerleşim alanlarına hem de baz istasyonlarının kurması; GSM firmalarının daha ekonomik olması açısından tercih sebepleri olmaktadır. Böyle çaba içinde olmaları da toplum sağlığını her yönüyle etki ermektedir.
Sonuç olarak: binlerce baz istasyonunun bütün risklerini içinde taşıdığı bir ülkede yaşamaktansa; bunların sağlayacağı faydalardan yoksun ya.şamayı göze almalıyız. Sırf bu nedenle baz istasyonlarının yerleşim alanlarının dışında bir yerlere kurulması yönünde yasal düzenlemelerinin yapılmasının uygun olacağı, rast gele yerlere baz istasyonu kurulma uygulaması 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunun Komşu Haklarını 737 Sayılı Kanununda, hem de BM İnsan Hakları Evrensel Beyannamesine açıkça aykırı olduğu görülmektedir.
İl İnsan Hakları Kurulunca, hazırlanan Baz İstasyonları Raporuna göre yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı Kurulumuz tarafından INSAN HAKKI İHLALİ olarak değerlendirilmiş ve oy birliği ile bu karar alınmıştır.
(Başkan ve diğer üye isim ve imzaları)