Turk-internet.com tarafından düzenlenen “Internet Breakfast Forum”da, internet ve hukuk konusu ele alındı. 3. İnternet ve Hukuk Forumu’nun açılışı Adalet Bakanı Prof. Dr. Hikmet Sami Türk tarafından gerçekleşti. Türk, yeni Türk Ceza Kanunu’nda bilişim sektörü ile ilgili düzenlemeleri anlattı. Foruma katılan konuşmacılar, internet ve bilişim sektörünün gelişmesi için gerekli yasal düzenlemeleri ele alırken, ekim ayında yeniden Meclis’te görüşülecek olan RTÜK yasası içine internetin girmemesi gerektiğine dikkat çektiler.
İnternet endüstri portalı İnternet.com’un geleneksel “Internet Breakfast Forum”ları devam ediyor. Bütün dünyada bilişim sektörü profesyonellerinin, sektördeki gelişmeleri tartışmasına ortam sağlayan “Internet Breakfast Forumları”, Eylül 2000’de Türkçe olarak yayına başlayan turk-internet.com tarafından düzenleniyor.
İlki 15 Haziran 2001’de “İnternet Yayıncılığının Hukuksal Yönü” konulu forumun ikincisi 2 Temmuz 2001’de düzenlendi ve “İnternet ve Ceza Hukuku” başlığını taşıdı.
24 Ağustos 2001 tarihinde Ericsson Crea World’de düzenlenen 3. İnternet ve Hukuk forumunda, RTÜK yasası yanı sıra Türk Ceza Kanunu kapsamında yer alan internetle ilgili yasal düzenlemeler ele alındı.
Forumun açılışı Adalet Bakanı Prof. Dr. Hikmet Sami Türk tarafından gerçekleşti. Moderatorlüğünü Türk.internet.com Genel Müdürü Füsun Sarp Nebil’in yaptığı foruma, konuşmacı olarak Hürriyetim Stratejik Planlama Müdürü Erol Demirtaş, İnternet ve Hukuk Platformu Sözcüsü – E-ticaret İletişim Stratejisti Özgür Uçkan, Hukuk ve İletişim Danışmanı Avniye Tansuğ katıldı.
Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk
Adalet Bakanı Prof. Dr. Hikmet Sami Türk, büyük teknolojik değişimler yaşandığını ve dünyanın internetle birbirine bağlandığını belirterek, hukukun teknolojik gelişmeleri izlemekte ağır davrandığını vurguladı. Toplumsal değişimleri, bilgisayar ve internetle ortaya çıkan yeni ilişkileri düzenlemek gerektiğini söyleyen Türk, konuşmasını şöyle sürdürdü.
“Teknolojik gelişmeyi engelleyen unsurları ve sorunları çözmek gerekiyor. Turkiye’de ilk kez, Yeni Türk Ceza Kanunu içinde bilişim alanındaki suçlar yer aldı. Örneğin virüsle sistemlere girerek, sistemleri yok etmeye çalışanlar olduğu biliniyor ve bu kişiler bilişim suçu işliyor. O zaman bu sistemi korumak gerekiyor. Ord. Prof. Dr. Sulhi Dönmezer’in başkanlığını yaptığı Komisyon tarafından iki yıla yakın bir süreden beri devam eden çalışmalar sonucunda hazırlanan yeni Türk Ceza Kanunu Tasarısı, Adalet Bakanlığı’na teslim edildi. Bu yasada bilişim alanında işlenen suçlar yeniden düzenleniyor.”
Prof. Dr. Hikmet Sami Türk, yeni kanun tasarısında yer alan bilişimle ilgili maddeleri şöyle özetledi:
Bir ülkede suç sayılacak bir olayın başka bir ülkede suç olmayabileceğine de dikkat çeken Türk, Fransa’nın Nazi dönemi eşyalarının sergilendiği ABD’de host edilen bir siteyi kapatmak için yaptığı hukuksal girişimleri örnek verdi. Suçun nerede işlendiği konusunun da ayrı bir sorun yarattığını belirten Türk, uluslararası işbirliği çerçevesinde bilişim suçlarına çözüm getirilmesi gerektiğini vurguladı. Türk, katılımcı demokrasi gereği, internet sektörü ve sivil toplum örgütlerinin görüşlerine de her zaman açık olduklarını sözlerine ekledi.
Turk-internet.com Genel Müdürü Füsun Sarp Nebil
Turk-internet.com Genel Müdürü Füsun Sarp Nebil, RTÜK Yasası içine alalacele bir şekilde internetin girmesiyle, Haziran ayından itibaren hukuk forumlarını düzenlemeye başladıklarını hatırlattı. RTUK yasasının Cumhurbaşkanı tarafından veto edildiğini, ancak yepyeni ve sürpriz bir yasayla her an karşılaşma ihtimalinin yüksek olduğunu vurgulayan Nebil, şöyle konuştu:
“Üretimin optimizasyonu, ihracat fırsatları, eğitimin ve bilgi kaynaklarının online olarak yaygınlaştırılması, stokların doğru yönetilmesi gibi pekçok alanda bilişim ve internet önemli fonksiyonlar ve verimlilik üstleniyor. Ama biz bilişimciler, bu konuları yeterince vurgulayamadığımız için internet sadece chat, mail ve oyun zannediliyor. Oysa gerisinde pek çok önemli gelişme ve fırsat var. Bizzat, internet sektörü olarak biz yasalara ihtiyaç duyuyoruz. Kendi telif haklarımız ya da ‘online alışveriş güvenliği’ gibi konularda yasalara gereksinme var. Ancak bu yasalar oldu-bittiye getirilmemeli.”
İnternet ve Hukuk Platformu Sözcüsü Özgür Uçkan
İnternet ve Hukuk Platformu Sözcüsü Özgür Uçkan, forumda yaptığı konuşmada, internetin hukuk alanında yarattığı sorunlara, internetin ulusötesi yapısı gereği uluslararası düzeyde üzerinde uzlaşılmış ilkeler konularak çözüm bulunmaya çalışılması gerektiğine dikkat çekti.
Uçkan “Bugün, sorunların çözümü için tüm dünyada kabul edilen ortak bir düzenlemeden söz edebilmek henüz mümkün olmamakla beraber, bu düzenlemeleri yaparken esas alınacak ilkelerin ortaya konduğu görülmektedir” dedi.
Özgür Uçkan, sözcüsü bulunduğu “İnternet ve Hukuk Platformu”nun işlevini “enformasyon sağlayıcı” ve danışman olarak belirlendiğini ve “gönüllülük” esasına dayandığını söyleyerek, amacını ise söyle tanımladı: “Temel amacı ise yalnızca “diyalog”dur. Böylesine yaşamsal, belli ölçüde teknik ve her biri ulusal değer olan imkanlar barındıran bir sosyal düzlem, yani internet ve bağlantılı ortamları doğrudan etkileyecek bir konuda, diyaloğa ihtiyacımız olduğu açıktır.”
Özgür Uçkan, platformun amaçlarını ise şöyle özetledi: “İnternet ve hukuk konusunda uluslararası düzenlemeleri derleyerek ortaya koymak ve bu alandaki gelişmeleri devamlı olarak izlemek. Bu düzenlemelerde kabul edilen ilkeler ışığında, yaşanan sorunlar ve ihtiyaçlar doğrultusunda Türkiye için yapılması gereken uyarlama, yorumlama için gerekli sosyo-ekonomik veriyi ortaya koymak. Yaptığı tespitler doğrultusunda, gerekli hukuki düzenlemelerin hazırlanmasına danışmanlık temelinde katkıda bulunmak, tasarı halinde mevcut olan düzenlemelerin ülke çııkarlarını öne alan verimli bir platformda tartışılması için ortam yaratmak. İlgili tüm kesimleri aydınlatıcı çalışmalar yapmak ve katılımcı ve etkin bir kamuoyu oluşturmak.”
Hürriyetim Stratejik Planlama Müdürü Erol Demirtaş
Hürriyetim Stratejik Planlama Müdürü Erol Demirtaş ise hukuksal boşluklar nedeniyle online yayıncılık alanında yaşanan sorunları dile getirdi. Sanal ortam ile gerçek yaşamın aslında birbirlerinden ayrılamayacağını, gerçek yaşamda söz konusu olan suçların, sanal ortamda da suç olması gerektiğinin altını çizen Demirtaş, şöyle konuştu:
“Hürriyetim olarak yaşadığımız en büyük sorun, isim, site ve haberlerimizin çalınması. Örneğin hurriyet.com ismi başka biri tarafından alındığı için, bu adı kullanamadık. Hakkımızı almak için yaptığımız girişimler, henüz bir sonuç vermedi. Yenibir.com’un yenibir.com.tr olarak başka şahıslar tarafından kullanılmasını da engelleyemiyoruz. İsim almak için muracat ettiğimizde en az 8 ay beklemek gerekiyor. Sonuçta haksız rekabete uğruyoruz.”
Erol Demirtaş, internet üzerinden yayın yapan bir kuruluş olarak nelerin suç nelerin suç olmadığını bilmedikleri için, birçok önemli projenin hayata geçemediğine de dikkat çekti.
Hukuk ve İletişim Danışmanı Avniye Tansuğ
Hukuk ve İletişim Danışmanı Avniye Tansuğ, internet alanında faaliyet gösteren kuruluşların hukuksal düzenlemelere ihtiyacı olduğunu belirterek, bu hukuksal düzenlemelerin, kişisel hak ve özgürlüklere dokunmadan çıkarılmasının önemine işaret etti.
ABD’nin dijital imza yasasını çıkarmadan önce yaptığı çalışmaları anlatan Tansuğ, “ABD hükümeti dijital yasayı çıkarmak isterken, yasa hazırlayıcılar ikiye ayrıldılar. Bir yarısı, dijital imza ile devletin 15 milyar dolar gelir kaybına uğrayacağını savundu. Diğer yarısı ise devletin lüzumsuz kayıtları tutmayarak, büyük tasarruf sağlayacağı ve zaman kaybının azalacağı için aslında kazanç elde edileceğini söyledi. Sonunda, dijital imza çıktı, ancak sivil toplum örgütleri tarafından büyük bir mücadele verildi. Aslında politikacılar her yerde aynı. Önemli olan sivil toplum kurluşlarının etkinliği” dedi.