Yazının önceki bölümlerini
– Bilgisayar Donanımında 21.Yüzyıl Trendleri – 1
– Bilgisayar Donanımında 21.Yüzyıl Trendleri – 2
– Bilgisayar Donanımında 21.Yüzyıl Trendleri – 3
– Bilgisayar Donanımında 21.Yüzyıl Trendleri – 4
– Bilgisayar Donanımında 21.Yüzyıl Trendleri – 5
– Bilgisayar Donanımında 21.Yüzyıl Trendleri – 6
başlıkları altında okuyabilirsiniz.
Bölüm 4 – Görüntü Kartları
Görüntü kartları sadece grafik verisini yedek (cache) belleğe atan ve monitöre gönderen ilkel nesnelerden, 3 Boyutlu sahneler milyonlarca üçgenin üzerine milyonlarcasını daha ekleyebilen ve bir yandan iki boyutlu görüntü kalitesini ve sesini geliştirirken aynı anda 3 boyutlu görüntü dünyasına gitgide artan bir biçimde sinema efektleri ekleyebilen muazzam karmaşık işlemcilere dönüştürler.
Yeterli görüntü sergilemeyen bir kişisel bilgisayar ne kadar iyi olursa olsun hiçbir şey değildir. İnsanın üstün-hızlı merkezi işlemcisi olabilir ve antika olmuş görüntü kartı yüzünden hemen hemen tüm yönlerden mağdur olmuş olabilir. İyi bir iki boyutlu grafik hızı ve kalitesine sahip olmak hemen hemen tüm bilgisayarlarda ve hatta normalde doğrudan katılımı olmayan blade sunucularda bile, bir olmazsa olmazdır.Bilgisayar kaynaklı göz bozukluklarının ezici çoğunluğunun nedeni elverişsiz ışık ortamı olup, hatalı grafik kartlarında çıkan düzen titreşimler gibi akla gelmeyecek nedenlerden dolayı da göz merceği zamanla hizalama bozukluğuna uğrayabilir.
Grafik kartları hata engellemede çok mesafe kat ettiler ve hasar verici bir kart bulmak artık çok zor. Buna rağmen, ucuz kartların eski modelleri, özellikle Trident marka olanlar tehlikeli olabilir…
Uzak geçmişte, grafik kartları genellikle bir amaca hizmet ediyordu: Ekrana bir resim koymak. Resmin nasıl konduğu çok da fark etmiyordu çünkü zaten çok az ölçüm kıstası vardı. O günlerden birkaç yıl önceki zamana gelirsek, daha iyi monitörler ve daha çok şey talep eden kullanıcılar bu kartların yüksek yenileme oranlarına, çözünürlüklere ve renk derinliklerine ulaşmalarını özendirdiler.
İşlemciler 3 Boyutlu bir yerden sonra işlemcilikte duvarları kırıp iş yükünü başka bir yerlere yıkmak zorunda kaldılar. Böylelikle günümüzün grafik kartları doğdu.
Matrox muhtemelen iki boyutlu görüntü berraklığında son noktaya ulaşmak için grafik kartlarının üstüne son derece yüksek kaliteli bilişenler ve yüksek hızlı RAMDAC’ler koymanın önemini vurgulayan ilk şirketti. Ekran önünde saatler geçiren fotoğraf ve video tutkunları ve profesyoneller ve diğer birçok kullanıcı (programcılar, geliştiriciler ve benzerleri) Matrox kartlarının sağladığı bu canlı görüntüden ve canlılık hissinden gerçekten hoşlandılar. Bununla birlikte 3 boyut tutkunları karanlıkta bırakılmışlardı zira uygun fiyatlı bir tüketici 3 boyut hızlandırıcı kartı yoktur ve grafik iş istasyonları son derece pahalıydı. Haıyr, Quake ve Unreal Tournament gibi oyunlar kendi kendilerine popüler olmadılar; Fragging®’in akıcı olmasına yetecek kadar hızlı görüntü frame’i destekleyen donanımları gereksinimleri vardı. 3dfx, Microsoft, Silicon Graphics ve sınırsız sayıda hobi olsun diye programcılık yapan ve boş zamanlarını program kodu yazıp dedikodu yapmakla geçirenlerde kısmen sorumludurlar.
OpenGL, Silicon Graphics’in geliştirdiği, grafiklerin OpenGL talimat setini destekleyen her tür donanımda grafiklerin tıpa tıp aynı sunulmasını mümkün kılan standart bir 3 boyut programlama diliydi. Microsoft, hiç kuşkusuz, sonradan Direct3D – windows “arapsaçı”ndan kurtulmak ve programların doğrudan doğruya grafik donanımlarıyla konuşabilmelerini mümkün kılmak için Microsoft’un belirlediği bir yol — diye bilinecek rakip bir ürün geliştirmek zorundaydı.
1990’ların ortalarında şöhretiyle (ve rezilliğiyle) anılacak bir şirket ortaya çıktı – 3dfx. Bu şirket kendi donanım-iletişimi dili olan Glide’ı ve de muazzam başarı gösteren Voodoo grafik kartı dizisini geliştirdi. Bu kartlar hızda hemen şahlanıyordu ve uzun süre kimse bunlarla başa çıkamadı. Birçok geliştirici Glide’ı kullanmak yolunu tuttu ve Microsoft’un ürünü Ati ve nVidia, o zamanlar nispeten küçük olan iki şirket gibilere yönelik olmasaydı Microsoft’un Direct3D çabaları sonuçsuz kalacaktı, ki bu iki şirket 3dfx’in çöküşünden ve günümüzde iki grafikli güç-evleri diye tanınmasından kısmen sorumludur. Voodoo 2’nin çılgın çoklu kart paralelleştirmesi geldi ve geçti, Banshee’nin yaptığı yanlışlık unutuldu ve Voodoo 4 ile 5 Era çıktı. İşte o sıralarda Ati, can havliyle Rage mimarisine kasisli sürücülerle steroid şırınga etmeye çalışıyordu, ancak bu çabaları pek fayda etmedi. NVidia’nın o kadar çok parası yoktu ama Riva’yla beraber o da azar azar 3dfx’in pazar payını kendi lehlerine küçültüyorlardı ve bunu daha uygun fiyata hemen hemen aynı performansı gösteren Riva TNT dizisi kartlarıyla yapıyorlardı. 3dfx’in VSA-100 işlemcisi yavaş yavaş yenilgiye boyun eğiyordu ve çoklu yongalarda paralelleşmeye son verdiler. Ne yaptıklarının farkında mıydılar?
Resim : 1 – Artık gülünç görünen Voodoo 5 6000 – herbirinin ayrı grafik kartı harici PSU’su olan dört VSA-100 grafik işlemcisine sahip. IntelPCI’dan-PCI’ya köprüleme yongasının yerini 3dfx’in çıkaracağı daha çok yönlü HiNT kontrolcüsünün alması bekleniyordu ama bu asla olmadı. 3dfx bu kartı çıkaramadan şirket feshedildi ve nVidia’ya satıldı. © Voodooalert.de
Bu soruya muhtelen asla yanıtlanamayacak. Gelgelelim o zamanlar 3dfx mühendisleri hummalı bir çalışmayla Rampage mimarisini (GeForceFX gücünde birşeyin 2000 yılında çıktığını düşünün) geliştiriyorlardı ve şirketin hissedarları Enron tarzı çılgın bir tuhaflık yaptılar ve şirket, kendisini GeForce ürünüyle geçen nVidia tarafından satın alınarak son buldu. O gün bu gündür nVidia’nın açık ara birinciliği tepki gösteren Ati tarafından sallanmakta ve bazı kereler geriye düşmekte. Grafik kartları saniyede birkaç yüz üçgen çıktısı verebilirken artık milyarlarca üçgen görüntüsünü kaldırabiliyorlar ve liste daha da uzuyor. Tüm bunlardan çıkan, artık düzgün işleyen dört başı mamur bir görüntü kartı edinmek ve bir kere yaptığınız bu alımla uzun süre yetinmek mümkün. Üreticiler her zamanki gibi insanların en son çıkardıkları üründen almasını isteyeceklerdir ama fiyatı gerçek değeriyle aynı olan ürün her zaman için en son çıkandan bir ya da iki önceki üründür.
İnsanlar bilgisayarları farklı farklı şeyler için kullanırlar ve bu yüzden da donanımları en çok yaptıkları işi yansıtacak biçimde olmalıdır – 3 boyutlu pipeline bir bilgisayarın işe yaramayacağı bir yazıhanede bilgisayara güçlü grafik kartı yerleştirmenin hiçbir anlamı yoktur üstelik tüm yapacağı bilgisayar kasasına ve (ve işyerine) sıcaklık saçmak olacaktır.
Havalandırmasız Yaşamak Zorunda Olan Büro Çalışanları Derneği bunu hiç tavsiye etmez. Hem, bizim bu çalışanlara yönelik çözümlerimiz var…
Yazının devamı Bilgisayar Donanımında 21.Yüzyıl Trendleri – 8 başlığı altında okuyabilirsiniz.