HDP, İnternet erişim engellemeleri konusunda İfade Özgürlüğü Derneği´nin “2018 Engelli web” raporu kapsamında Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı’na araştırma önergesi verdi. Türkiye´de internet erişimin önündeki engellerin kaldırılması ve tedbirlerin alınması talebiyle verilen önergenin sahibi Muş Milletvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit.
turk-internet.com okuyucuları bu raporun detaylarını, yazarlarından Prof.Dr.Yaman Akdeniz’le yapılan 2 bölümlük röportajla okumuştu. Prof.Dr.Akdeniz, Anayasa Mahkemesinin ve Erişim Sağlayıcılar Birliği’nin yaklaşımlarına işaret etmişti [1][2][3].
Koçyiğit, araştırma önergesine şöyle bir sunuş yaptı :
“İfade Özgürlüğü Derneği ‘2018 Engelli web´ raporunda Türkiye´den erişime engellenen web siteleri, haber ve sosyal medya içeriklerine ilişkin hazırladığı rapor kapsamında; yurttaşların özgür haber alma, bilgi edinme hakkı önündeki internete erişim engellerin kaldırılarak; düşünce, ifade ve basın özgürlüğüne yönelik baskı, sansür ve ihlallerin araştırılarak sorunların tespit edilmesi, hükümetin ve kamu kurumlarının bu konudaki sorumluluklarının tartışılması ve gerekli tedbirlerin alınması Meclis araştırma komisyonu kurulması için araştırma önergesi sunmuştur
İnternet erişimi, Birleşmiş Milletler tarafından 4 Haziran 2011 tarihinde ‘Temel İnsan Hakkı´ olarak tanımlanmış, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi´nde ‘Üçüncü Kuşak İnsan Hakkı´ olarak dâhil edilmiştir, Avrupa Konseyi tarafından ise, 19 Nisan 2011´de internete erişim hakkını temel bir hak olarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi´ne eklemiştir. İmzacı taraf olan Türkiye, sözleşmeler gereği yükümlüklerini yerine getirmek zorundadır. Bu nedenle yurttaşların özgür haber alma, bilgi edinme hakkı önündeki internete erişim engellerin kaldırılarak; düşünce, ifade ve basın özgürlüğüne yönelik baskı, sansür ve ihlallerin araştırılarak sorunların tespit edilmesi, hükümetin ve kamu kurumlarının bu konudaki sorumluluklarının tartışılması ve gerekli tedbirlerin alınması amacıyla Anayasa´nın 98´inci ve İçtüzüğün 104´üncü ve 105´inci maddeleri gereğince Meclis araştırması açılması için gereğini arz ve teklif ederim”
turk-internet.com’un raporun yazarlarından Prof.Dr.yaman Akdeniz ile yaptığı söyleşide, ESB [3] yetki aşımı olan hareketinden bahsedilmişti. Kurumlardan gelen talepler ile engelleme yapıldığına işaret edilmişti. Milletvekili Koçyiğit, gerekçe’de bundan bahsediyor [2].
Araştırma önergesinin devamında, Koçyiğit gerekçeyi şöyle ifade etti :
“İfade Özgürlüğü Derneği ‘2018 Engelli web´ raporunda Türkiye´den erişime engellenen web siteleri, haber ve sosyal medya içeriklerine ilişkin bir araştırma yapmıştır. Web sitelerinin erişimi engellenmesine yetkili ve karar veren kurumlara da yer verildiği raporda; yargı kurumlarının yanı sıra, bugün kanunlarda yapılan değişikliklerle çok sayıda kurum ve kuruluşa siteleri erişime engelleme ve talep etme yetkisi tanımıştır.
Bu kuruluşlardan bazıları şöyledir; Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu ve Kurulu, Türkiye Jokey Kulübü, Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü, Diyanet İşleri Başkanlığı gibi kurumlar yer almaktadır.
Rapordaki verilere göre, 2018 yılı sonu itibarıyla Türkiye´de toplam 245.825 alan adı erişime engellendiği tespit edilmiştir. Buna göre; 177.515 tanesi TİB ve sonrasında BTK Başkanı, 11.879 tanesi yargı kararı, 3152 tanesi Sağlık Bakanlığı, 436 tanesi Spor Toto, 179 tanesi Sermaye Kurulu piyasası, 142 tanesi Milli Piyango kararıyla internete erişim engellenmiştir.
Yine rapora göre, 2018 yılı içinde erişime engellenen 3.306 haber adresi (URL) tespit edilmiştir. Bunlardan ‘en çok haberi engellenen haber sitesi´ kategorisinde 204 haberle Sözcü gazetesi ilk sırada yer alıyor. 196 haberle Cumhuriyet gazetesi ikinci sırada yer almaktadır.
Engellemenin yanı sıra haberlerin silinme oranları da çok fazladır. Yani haberin erişime engeli kaldırılsa bile haber içeriğinin dijital ortamda tamamen silindiğini anlamına gelmektedir. Raporda haberleri silme oranı %100 olan gazetelere de ayrıca yer verilmiştir.
Temel insan hakları kapsamında yer alan internet erişim hakkının ihlal edildiği belirtilen raporda Wikipedia platformunun 2017 yılından beri erişime kapalı olduğu Anayasa Mahkemesinin bireysel başvuru talebinin halen incelemeye alınmadığı belirtilmiştir.
2007 yılında erişim engelleme kararlarındaki çıkış noktasının ‘çocukları zararlı içerilerden korumak´ olduğu belirtilen raporda, 12 yıllık süreçte engellemelerin norm haline geldiği ve hesap verebilirlik ilkesinin uygulanmadığı vurgulanmıştır. Rapor, kurumlar tarafından hazırlanan listelerle istenilen internet erişim sitelerine engel konulabildiği ve sadece haber sitelerinin engellenmediği bunun yanı sıra özellikle sosyal medya hesapları üzerinde ciddi bir engelleme ve sansür olduğu açık bir şekilde ortaya koymaktadır.
Bu durumda Türkiye, Twitter´da en çok hesabın kapatılmasını ve içeriklerin kaldırılmasını talep eden ülke konumundadır. 2012-2018 itibariyle Türkiye´den Twitter´a toplam 5099 mahkeme kararı gönderildiği ve 75 bin 265 Twitter hesabının kapatılması talep edildiği belirtilmiştir.
Yine sosyal paylaşım sitelerinden biri olan Facebook da en çok içerik çıkartılan ülkeler arasında Türkiye dördüncü sırada yer almaktadır. İçişleri Bakanlığı tarafından haftalık ‘Siber Suçlarla Mücadelede´ operasyonu başlığı altında yer alan verilere göre, 1 Ocak-31 Aralık 2018 yılı içerisinde, ‘terör örgütü propagandası´ gerekçesiyle hakkında işlem yapılan sosyal medya hesabı sayısı 42 bin 406 ve hakkında yasal işlem başlatılan kişi sayısı ise 18 bin 376´dır. Ancak ‘Engelli Web 2018´ raporuna göre bu sayı daha fazladır. Yaklaşık 5 bin daha fazla kişi hakkında yasal işlem yapıldığı tespit edilmiştir. Bu uygulamanın bir sonucu olarak sosyal medya kullanıcılarının hesaplarını giderek kapattığını, içeriklerini kaldırdığını ve oto sansür uyguladığı gözlenmektedir. İnternet erişimi,
Birleşmiş Milletler tarafından 4 Haziran 2011´de ‘Temel İnsan Hakkı´ olarak tanımlanmış, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi´nde ‘Üçüncü Kuşak İnsan Hakkı´ olarak dâhil edilmiştir, Avrupa Konseyi tarafından ise 19 Nisan 2011´de internete erişim hakkını temel bir hak olarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi´ne eklemiştir.
İmzacı taraf olan Türkiye, sözleşmeler gereği yükümlüklerini yerine getirmek zorundadır.
Yurttaşların özgür haber alma, bilgi edinme hakkı önündeki internete erişim engellerin kaldırılarak; düşünce, ifade ve basın özgürlüğüne yönelik baskı, sansür ve ihlallerin araştırılarak sorunların tespit edilmesi, hükümetin ve kamu kurumlarının bu konudaki sorumluluklarının tartışılması ve gerekli tedbirlerin alınması amacıyla Meclis araştırma komisyonu kurulmasını arz ve talep ederim”.
[1] Prof.Dr.Yaman Akdeniz : İnternet Konusunda Anayasa Mahkemesinin Yorumlanacak Yönü Kalmadı
[3] (ESB) Erişim Sağlayıcılar Birliği