Ocak başında Ankara Barosu tarafından gerçekleştirilen Uluslararası Hukuk Kurultay’ında karşılaştığımız Hakim Türkay Alıca ile çok merak edilen “Telif Hakları” konusunda görüştük.
Biliyorsunuz, son 10 yıl içinde yapılan site engellemelerinin büyükçe bir kısmı (tam rakamı yok ama Müyap engellemeleri düşünülürse, bugün ülkemizde en çok sayıda site engellemeye yol açan neden denilebilir) Fikir ve Sanat Eserleri kanunu (FSEK) ile ilgili. Hakim Türkay Alıca bu konudaki sorularımızı cevapladı.
turk-internet.com : Türkay Bey, sizin ihtisas konunuz telif hakları, fikir-sanat eserleri kanunu yani FSEK. Biz de internet camiası olarak zaman zaman bu konuda bir takım sıkıntılar, bazı engellemeler yaşıyoruz. Size sorabilir miyiz, FSEK’in internet siteleri üzerindeki etkisi nasıl?
Türkay Alıca :Esas itibariyle FSEK (Fikir ve Sanat Eserleri Yasası) bir eserin, yani internet terminolojisiyle söyleyeceksek olursak bir içeriğin korunması ile içerikten yararlanılması arasında, yani kültürel açıdan bu bilgiye ulaşım hakkı olan vatandaşlarla eser sahibi arasındaki dengeyi kurmaya çalışan bir yasa.
Yani FSEK başlı başına o içeriği bir kişinin tekeline verip, zırhlar içerisine almış değil. Bu eserlere başkalarının da,vatandaşların da, bilgiye erişim hakkı çerçevesinde (Anayasanın Evrensel İnsan Hakları beyannamesinin 7. maddesi çerçevesinde) yararlanma hakkı var .
İşte FSEK aslında bu dengeyi kurmak üzere getirilmiş, haklar tanınması ve hakların istisnalarının belirlenmesi ilkesine özeldir.
İnternet ortamındaki içerikler bakımından yasanın Ek-4. maddesi önemlidir. Uyar-kaldır sistemini esas almıştır. Ama şunu söylemek lazım, uyar-kaldır sistemininin daha gelişmiş bir versiyonu olan, belki de ilklerinden birisi olan, Amerika’da 2000 yılında kabul edilen Dijital Milenyum Paktın biraz daha -deyim yerindeyse- prematüre tipi. Yani prosedür çok iyi belirlenmiş değil ama buna rağman Türkiye’de internet ortamındaki telif hakları ihlallerinde en çok kullanılan maddelerden birisi.
turk-internet.com : FSEK’e uyuluyor mu peki?
Türkay Alıca : Evet, pek tabii ki teknolojinin olanak verdiği ölçüde. Yani diyelim ki Ek-4 ile siz bir siteye erişimi bir şekilde engellediniz. Bu engelleme bir şekilde teknolojik olarak aşılabilir. Bunun örnekleri var; Youtube da olduğu gibi, diğer bazı sitelerde olduğu gibi.
Ama gönül ister ki ek-4 gerçekten bu haklar dengesini daha iyi oluşturacak şekilde işlesin. Türkiye’de özgürlüklerin sınırlandırılması meselesinde hakim kararı olması esas. Yeni CMK da, Ceza Yargılama Yasası da bunu getirmiştir. Bir çok sınırlandırma, tutuklamadan tutunuz da haberleşme özgürlüğüne kadar hepsi hakim kararı çerçevesinde. FSEK Ek-4’ün belki de…
Çünkü Fikir ve Sanat Eserleri Yasası, sadece eser olarak kabul edilen içeriklerle ilgili kamuya izinsiz bir iletim söz konusu olduğu takdirde ek:4 maddede ayrı bir prosedür belirlemiş. 5651 daha çok ciddi bulduğu suçlar sınıflandırması yapmış. O çerçevede, örneğin çocuk istismarı, fuhuş, uyuşturucu gibi. Ama bunlar dışında da ihlaller var, FSEK’te olduğu gibi.
turk-internet.com : Kişisel hakarette olduğu gibi..
Türkay Alıca : Tabi. Bu anlamda ek-4’ün uygulanmasında en büyük handikap hakim kararını mutlak şekilde hakim kılmak. Yani hakim kararına bağlı bu prosedürü işletmek konusunda bir zaafı var. Cumhuriyet savcısı bu kararı verir. Böyle bir handikap var.
Söyleşinin devamında internet haber ve makalelerinin kopyalanması konusunu işliyoruz. Bu bölümü Hakim Türkay Alıca : Kopyalamada, Makale Bedelinin 3 Katına Kadar Ceza Verilebilir – 2 başlığı altında okuyabilirsiniz.