Kripto para madenciliği, bitcoin başta olmak üzere madencilikle emisyon yapılan tüm kripto paraların temelinde yer alıyor. Bu nedenle son dönemde neler olduğuna toplu bakalım dedik;
Kazakistan’da yılın hemen başında patlayan isyan olayları sırasında, bir yan olay olarak dünya bitcoin pazarı da etkilendi. Çünkü olayların yayılmasını engellemek için benzer diktatörlük ülkelerindeki gibi internet kesildi. Eh internet olmayınca da bitcoin madencileri çalışamadılar.
Bu neden dünya bitcoin pazarını etkiledi derseniz, bugünlerde dünyanın bitcoin madencilik gücünün % 18’i Kazakistan’da. Gerçi bu Çin olaylarından önce % 8’lerdeydi. Özetle, bu süreçte potansiyel bitcoin üretimi % 18 kadar düştü.
Çin Yasakladı
Aslında geçen yılın ortalarına kadar, bitcoin madencilerinin gözde ülkesi Çin idi. Hash power (işlem gücü) denilen kriterde dünya madenci pazarının nisan 2021 verilerine göre 2/3’üne sahipti. Bunun Çin’e müthiş bir para kazandırdığı da konuşulurdu (çıkarılan bitcoin miktarı nedeniyle).
Ama ne oldu? Çin birden ülkede madenciliği yasakladı. Haziran 2021’den itibaren madencilik şirketlerinin ticaret sicilleri iptal edildi. Hatta 2021 nisan ayında hatırlayın bitcoin 65 bin $’lara fırlamıştı. Çin’in mayıstaki açıklamasının ardından yarıya kadar düştü.
Bitcoin, değerli metaller veya devlet kredisi ile desteklenmeyen kripto paraların en popüler olanı. Fiyatı enerji maliyeti gibi birkaç değişkene bağlı olmakla birlikte temelde gelecekteki değeriyle ilgili spekülasyonları yansıtıyor. Dolayısıyla riskli bir yatırım olarak kabul edilir. Son on yılda, Bitcoin, diğer sektörlerin nadiren yaşadığı bir şey olan, en az %50’lik dört ayrı kayıp yaşadı.
Çin’in baskısını tetikleyen çok çeşitli faktörler olsa da, yetkililer tarafından defalarca çok net bir şekilde ifade edilen bir şey var: Bitcoin’in çılgın fiyat hareketleri, ülkenin ekonomik ve finansal istikrarı için bir tehdit. Devlet Konseyi Mali İstikrar ve Kalkınma Komitesi’ne göre, hükümet, kripto para birimlerinin ekonomik düzeni bozduğunu ve “bireysel risklerin daha çok yayılmasını engelleyeceği”ni söyledi.
Ama Çin’in daha çok dile getirdiği neden“karbon nötr’lüğü”. Ulusal Kalkınma ve Reform Komisyonu sözcüsü Meng Wei kasım ayındaki bir açıklamasında;
“Sanal para madenciliği, yüksek enerji tüketimi ve karbon emisyonlarına sahiptir ve endüstriyel gelişme ve teknolojik ilerlemede olumlu bir rol oynamaz.” Dedi. “[Kripto’nun] kör ve düzensiz gelişimi, yüksek kaliteli ekonomik ve sosyal kalkınma, enerji tasarrufu ve emisyon azaltımının desteklenmesi üzerinde ciddi bir olumsuz etkiye sahiptir.”
Dedi. İşte bu nedenle ticari faaliyetlerin mevzuat olarak engellenmesi ve 4-5 eyalette yapılan eş baskınlar sonucunda Bu madencilik faaliyetinin şu anda % 10’lara indiği anlaşılıyor. Onların da yeraltına indikleri —mesela sunucuları farklı yerlere dağıttıkları filan— biliniyor.
Kazakistan’ın Bitcoin madenciliğinin gözde ülkesi olmasının sebebi neydi?
Peki Çin’deki % 90 ne oldu? Bunlar başka ülkelere gittiler. EN çok da ABD, Kanada, Kazakistan oldu bu başka yerler. Neden? Genellikle soğuk ve enerjinin olduğu yerler tercih edildi.
Madencilik için “enerji” ve “soğutma” çok önemli. Madencilerin dev veri merkezleri var. Çünkü çok zor problemleri çözmek için büyük bir bilgisayar gücüne ihtiyaç duyuyorlar. Bu nedenle elektrik lazım. Elon Musk’ın mayıs 2021’de işaret ettiği konulardan birisi buydu. Isınma ve karbon ayak izi..
Örneğin Google’da yaptığınız 1 tek aramanın karşılığında atmosfere 0,2 gr CO2 çıkıyor. Çünkü bilgisayarlar çalıştıkça acayip ısı üretiliyor. Bu aynı sorun, veri merkezleri için de çok önemli bir sorun. Bu ısıyı soğutmak için fanlar yani elektrik harcaması var.
Şimdi Kazakistan’a bakalım. Dev bir ülke ve epeyce su kaynağı var. Bu madenciler için önemli. Hem soğutma, hem de enerji üretimi açısından. Ana 2.375 MW’lık hidroelektrik kurulu güç var (Türkiye’nin hidroelektrik gücünün 12-13’de biri gibi).
Çin’deki yasaklamanın arkasından, hem Çin’e fiziksel yakınlığı hem de benzer özellikleri nedeniyle Kazakistan’a giden kapasite çok oldu. Öncesinde %8 olan hash power birden % 18’e çıktı.
Ama havalar soğuduktan sonra, Kazakistan’da büyük enerji sıkıntısı yaşandı. Eylül ayında, Kazakistan’ın en önemli kömür yakıtlı elektrik santrallerinden üçü acil durum kapatmalarıyla karşı karşıya kaldı. Yetkililer bunu yasadışı kripto madenciliği yapan kayıtsız madenciler olarak bilinen “gri madencilerin” artışına bağladılar. Ülkenin enerji bakanlığı gri madenciliğin 1,2 GW olabileceğini tahmin etti. Yasal olanlar ise 600 MW düzeyinde.
Coindesk, ülkenin Enerji Bakanlığı’nın yeni madencilik çiftliklerinin iki yıl boyunca 100 megavattan (MW) fazla kullanmasını kısıtlamaya başlayacağını, sadece “beyaz” olarak tanımlanan yasal madenciler için bu sınırlamanın olmayacağını bildirdi.
Madenciler enerji sıkıntısının üstüne, yılın başındaki ayaklanma sırasında kazak Telecom interneti kesince daha büyük bir sorun yaşadılar. Bir anda dünyanın hash power’ı düştü. Oradan farkedildi. Özetle madencilerinKazakistan’da da durumları zor.
Bitcoin madencileri ne yapar? Bitcoin madenciliğinde son durum ne?
Bitcoin madencileri 2 iş yapar. Emisyonu sağlarlar ve işlemlerin onay mercisidirler. Daha detaylı bir tanım şöyle;
“Madencilik, bitcoinlerin çıkarılması ve/veya bitcoin işlemlerinin doğruluğunu ispatlamak ve doğrulamak ve böylece zincire yeni blok eklemek için, karmaşık algoritmalar süreci boyunca bir ağdaki bir işlemin veya bloğun geçerliliğini doğrulayan bir işlemdir.”
Bir para düşündüğünüzde en önemli konu, bu paranın emisyonu yani yayılması değil mi? Bitcoin konusunda emisyon için Satashi Nakamato bir problem düşünmüş. İnternette var olan ve gerekli teçhizatı olan herkesin ulaşabileceği bir problem bu ve çözümü belli bir değeri yakalamakla ilgili.
İlk günlerde madenciler bunu tek bilgisayarda kendi geliştirdikleri algoritmalarla çözebiliyorlardı. Iterasyonla çözülen bir problem. Ama bitcoin ve madencilik içeren tüm paraların özelliği şu; limitliler. Yani özellikle ABD merkez bankasının şu andaki parasal stratejisinin tersini savunuyorlar. Para miktarı sınırsız olmamalıdır diyorlar. Mesela bitcoin de bu rakam 21 milyon.
İşte madencilerin problemi çözüp, bitcoini ortaya çıkarmak için ulaşmaya çalıştığı şey bu hash değeri. Yani bütün programın içinden belli bir değeri yakalamak için uğraşıyorlar. Bu kripto paralar alanında en çok merak edilen konulardan birisi. Yani çözmeleri gereken matematik problemi nedir? Kalem ve kağıtla çözülebilir mi?
Çözülmekte olan problem, kripto para caması tarafından oluşturulan bir şifreleme içeriyor. Bunu kağıt-kalemle çözmek mümkün değildir. Ama son yıllarda üretilen cihazlarla bu problem, saniyede 1 milyar kere denenmektedir.
Bulunması istenen çözüm şuna benzer bir şey : 00000000000001adf44c7d69767585–5572eca4dd4-db7d0c0b845-916d849af76–
İşlemleri onaylamak ise blokzincire bir blok eklemek anlamına gelir.
Madenciler bugüne kadar 18,925 milyon bitcoin çıkardı. Toplam olan 21 milyon ise 2141’de tamamlanmış olacak. Bunu sağlamak için Bitcoin camiası, sürekli olarak problemi zorlaştırıyorlar.
Bir de Madenci Havuzları ve % 51 Saldırısı Var.. Bu Nedir?
Şimdi tek tek bilgisayarlarla şu yukarıda söylediğim problemi çözmek yerine, bir ekip olarak çözmek diğer deyişle bilgisayarların gücünü birleştirmek daha iyi bir fikir. Bu nedenle de, yıllar içinde madenciler biraraya gelip havuzlar oluşturdular..
Ama madenciler sadece bitcoin çıkarma (emisyon) işini yapmıyor, yanısıra yapılan işlemi kayıt altına alıyorlar. Falanca şu kadar bitcoin sattı, şu o bitcoini aldı şeklinde bir blok’un içine yazıp blockchain’e ekliyorlar.
Blockchain’in demokratikliği denilen şey bu ama aynı zamanda Elon Musk’ın mayıs 2021’deki uyarısında olan ifade de bu. O blok’u birisi eklese de, bütün camianın % 51’i onaylamadıkça o işlem geçerli olamıyor. Bu demokratik bir yapı anlamına geliyor.
Ama aynı zamanda burada bir sorun var. Eğer birileri (havuz olarak) bütün hashrate’in % 51’ine sahip olursa ki, bu ilk defa 2014’de meydana geldi. Bir havuz % 51’i geçti. Geçince de kural konuldu. Eğer % 51 ele geçerse, aynen demokrasinin bugün yaşadığı sorun gibi bir şey olur.
Türkiye’nin Bitcoin madenciliğindeki yeri…
Bu elektrik fiyatları ve bu $ fiyatları ile zor. Gerçi 2017’de bir “altına hücum durumu” olmuştu ve sonucunda ülkede satın alıkacak grafik kart kalmamıştı. Öyle ki, bilgisayar toplamacılar kart bulamamışlardı. Ama bugün zor. Belki kaçak elektrik kullanan yerlerde olabilir ama tespit de edilir.
Aşağıda ülkedei en büyük madencilik tesislerinden birisini videosu var; Çiftlikbank kullanıcılarına sattıkları “tavuk-dana-inek” olayında şüpheler ortaya çıkınca, bu videoyu ileri sürerek, buradan kazanacakları paralarıla herkesin paralarını ödeyeceklerini iddia etmişti.