Hükümet açısından IMF’den alınacak 10 milyar dolarlık kredinin kilit taşı olan Türk Telekom’un özelleştirilmesinde düğmeye basıldı. Ancak görülen o ki, Türk Telekom, önümüzdeki dönemde de gündemi yoğun olarak işgal etmeye devam edecek.
Dünya Ticaret Örgütü tarafından 2005 yılı için öngörülen liberalleşmeden önce, Türkiye 2003 yılında telekomünikasyon sektörünü tamamen rekabete açılmasının da oldukça sancılı geçmesi bekleniyor.
Bunun ilk işareti olarak, Telekom Genel Müdürü İbrahim Hakkı Alptürk’ün, yasaya aykırı olarak ‘kararların oluşumunda baskı ve zorlamanın egemen olduğu’ gerekçesiyle Telekom İhale Komisyonu’ndan istifa edeceği öğrenildi.
Alptürk’ün Komisyon’daki görevinden, kuruluş yasasına göre Komisyon’un tüm etkilerden uzak bağımsız kararlar alması öngörülürken; bazı çevrelerin baskı ve zorlamalarıyla karar almak zorunda kaldığı gerekçesiyle istifa edeceği belirtildi.
Alptürk’ün, azınlık hissesine sahip olan stratejik ortağa, yönetimin devredilmesi nedeniyle “teslimiyetçi” bir görüntü veren ihale şartnamesine imza atmak istemediği kaydedildi. Telekom’un blok satış ihalesiyle ilgili basın toplantısına da katılmayan Alptürk’ün, istifasını bir süre sonra sunabileceği belirtildi.
Alcatel Genel Müdürü Lütfi Yenel ise, Türk Telekom için son tekliflerin 14 Mayıs 2001’de alınacağını hatırlatarak, bu durumda ihalenin en erken yıl sonunda biteceğini belirtti. Yenel, “Bir sene bekleyen GSM 1800 şebekesi, Türk Telekom’un sırtında yük olur, değerini düşürür” dedi.
İhalenin stratejik yapısına dikkat çeken Yenel, altyapıyı hazırlayan firmanın bir yandan da abone kaydedeceğini vurgulayarak, “Bu durum, stratejik ortağın da işine gelir, çünkü kurumun karlılığı arar” diye konuştu.
Bu arada, Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz, Telekom’un özelleştirilmesi konusunun 8 yıldır gündemde bulunduğunu belirterek, “Bu özelleştirmeyi geciktiren ya da engelleyen bakan ben değilim ki. Biz 1,5 yıldır iktidardayız. Bunun daha öncesi var. Bunu asıl geciktirenler, suçlarını örtbas etmek için bağırıp, beni sorumlu tutuyorlar. Bunlar tam bir komedi” dedi.
Telekom’un hisselerinin yerli ve yabancı yatırımcılara satılmasına imkan sağlayan yasal düzenlemenin kendi döneminde yapıldığına dikkat çeken Öksüz, şöyle devam etti:
“Telekom’un gerçek değerinden, fiyatından ahlaklı, namuslu, şerefli ve düzgün satılmasını istiyorum. Kavga burada kopuyor zaten. 4 yıl önceki fiyattan satılması isteniyor. O fiyat zaten uydurma bir fiyattı. Yeniden bir değerlendirme yapıp, malımızın değerini bilmemiz lazım. Bu işlerin tümünü benim bakanlığım yapmaya yetkili olsa, kısa sürede hallederim. Ama, başka bakanlıkları ve yerlerin görevleri var. Onlar görevlerini yapmıyorlar, sonra da kalkıp bana (sen aradan çekil) diyorlar. Hadi buyurun bakalım, beni aradan çektiniz. Yapacağınız işi yapın da görelim. Bazı yanlışlar yapıldı. Adam gibi özelleştirme yaparlarsa ellerinden öperim. Ama yapamazlarsa, benim hışmımdan kurtulamazlar. Bundan sonra yapılacakların doğru olup olmadığını hep birlikte göreceğiz.”