Milli Eğitim Bakanlığı geçtiğimiz günlerde Embarcadero ile bir protokol [1] yoluyla öğrencilerine Delphi’yi ücretsiz sunacaklarını açıkladı. Tahminen bir milyon öğrenci bu girişimle nesne yönelimli programlamayı öğrenecek denildi[2].
Durum böyle ama arkasından çeşitli düzeylerde itirazlar ve tartışmalar başladı. Önce Bilgisayar Mühendisleri Odası itiraz etti [3] :
“Ulusal Mesleki ve Teknik Eğitim Politikasında bir şirketin belirleyici olması kabul edilemez!”
Ama zaten sosyal medyadaki tartışmalar da çok yoğundu. Özellikle yaklaşık 10 senedir bir kenara itilmiş olan ve Fatih projesinde neden kullanılmadıklarını merak ettiğimiz Bilişim Öğretmenlerinin çok yoğun itirazları vardı. İtirazlar “Neden Delphi?” şeklinde.
Delphi’ye pek çok açıdan itiraz yapılıyor. Bu itirazların 2 temeli var; birisi dilin son yıllarda çok fazla kullanılmayan bir dil olması, diğer ise açık kaynak olmayışı.
Biz konuyu uzmanına soralım dedik. Hani mesela “bu dilin seçilmesinde, farklı bir teknik neden olabilir mi?”, “Delphi acaba çocukların eğitimi açısından diğer lisanlardan daha mı iyidir?”, “Kimseye danışılmadan yapıldığı görülen bu seçim doğru mudur?” diye “eğitim teknolojileri” bölümünden bu konuda çalışan ve tez yönetmiş olan bir akademisyen ile görüştük.
Yeditepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Bilgisayar ve Eğitim Teknolojileri Bölümünden Doç.Dr.Gonca Kızılkaya Cumaoğlu’na sorduk. Bakın neler söyledi;
“Algoritma becerisinin küçük yaşlardan itibaren kazandırılmasında, MIT’nin geliştirmiş olduğu basit arayüzü ve ücretsiz olmasıyla ünlü “Scratch” programlama dili dünyada yaygın olarak kullanılmaktadır.
Nitekim K-12 düzeyinde öğrencilere algoritmik düşünmeyi kazandırmayı hedefleyen tez çalışmalarında çoğunlukla bu programla dili kullanılmıştır. Algoritma öğretiminde tercih edilen diğer bir programla dili ise Phyton’dur. Phyton, Delphi ve C# gibi dillerle karşılaştırıldığında sözdizimi en kolay dildir. Ayrıca linux pardus (yerli işletim sistemi) gibi platformlarla uyumluluğu olan platform bağımsız bir dil olmasıyla bilinmektedir.
Dolayısıyla Scratch ve Pyton gibi öğretim açısından çok basit bir arayüze ve söz dizimine sahip ücretsiz programlama dilleri varken öğretimi daha güç programlama dillerine yönelmek ilginç bir adım olur.
Araçla amacı karıştırmamak gerekir. Okullarda programlama dillerinin kullanımında temel amaç matematik ve algoritmik düşünme becerilerinin geliştirilmesidir. Hiçbir programlama dili kalıcı değildir.Yazılım geliştirmede kullanılan diller sürekli değişmektedir. Bugün hiçbir yazılımcı programlamayı öğrendiği ilk dili kullanmaz. Yazılım geliştirmede güncel olan dil hangisi ise o kullanılır. Yani burada amaç becerinin öğretilmesi olmalıdır.”
Bilişim Teknolojileri Öğretmenleri Neden Geriye İtildi? Neden Bu Konuda Onların “Ortak Aklı” Kullanılmadı?
BMO’nun itirazını ayrıca yayınlamıştık[3]. Ama bir grup daha var bu konuda söz söyleme hakkı olan; “Bilişim Teknolojileri Öğretmenleri”. Bu Öğretmenlerin 10 yıl kadar önce ders sayıları azaltıldı, sonra da kadroları. Bilişim Teknolojileri Öğretmenleri zaten bütün bu seneler boyunca, neden kendilerine daha çok görev verilmediğini tartışıyorlar [4].
Teknoloji lideri olacak bötecilere 201 kisilik kadro verdiler, kodlama yazilim dilden dusmez iken.. bir de dillere dusmeseydi napardik bilmiyoruz @tcmeb @ziyaselcuk @hmzaydg
— Bilişim Öğretmenleri (@btoplatformu) January 22, 2020
Biz de aynı fikirdeyiz. Eğer bilişim çağında, orta öğretimdeki bilişim öğretmenleri aradan çıkarılıyorsa, sayışları azaltılıyorsa, dersleri azaltılıyorsa, bunun bir amacı vardır. Bu amaç nedir? Çok merak ediyoruz.
Yani AKP hükümeti, 1990’lı yıllardaki hükümetler zamanında oluşturulmuş olan “Bilişim Teknolojileri Öğretmenliği” kavramının içini boşaltmış durumda. Hem ders sayısını azaltarak, hem de atamaları yapmayarak.
Bu nedenle bugün eğer, kodlama dersi diyor ve de Delphi koyuyorlarsa, bunun arka planında başka şeyler olmalı diye düşünüyor herkes.
Neden BMO ve Sektörün Ortak Aklı Kullanılmıyor? Amaç Ayrıca “Bağımlılık Sürsün” mü?
Bu arada bu seçimi yaparken, bilişim sektörünün yazılım firmalarına sorulmaması da diğer bir garabet. Madem bir eğitim vereceksiniz, neden sektörün ihtiyacını analiz etmezsiniz?
Son siber güvenlik yazımızda hatırlarsanız, yerel sektörün çeşitli şekillerde yok edilmesini konuşmuştuk[5]. Bu nedenle olaya bakarken –birilerine iyilik!!’ mi söz konusu– diye düşünüyor olsa da, bunu da ihtimallere ekledik. Sonuçta lisede de olsa, bu çocukların yönlendirildiği yazılımlar “açık kaynak” değilse, o zaman ileride hala sektörümüzün bağımlı olmasını mı göreceğiz?
Bütün bunları söylerken, “Delphi kötü bir dildir” dediğimiz sanılmasın. Delphi hala kullanılan bir dildir. Ama sorgulan şudur; bu dil orta öğretime en uygun dil midir? Neden bir çok ilgili grubun ortak aklı kullanılmamıştır? neden açık kaynak ve ücretsiz olan bir lisan tercih edilmemiştir? Üstelik varken..
Delphi’den Önce Matematik Öğret
Bütün bunları konuştuktan sonra, biz de şunu ekleyelim; “MEB ne güzel öğrencilere bir programlama dili öğretmeye karar vermiş” diyeceğiz ama programlama demek, önce matematik ve algoritma demektir.
En son olarak 3 aralık 2019 tarihinde OECD tarafından açıklanan 2018’e ait “Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA)” verilerine baktığımızda, OECD ortalaması 489 iken, Türkiye 454 yani 35 puan aşağıda almış. Ayrıca 78 ülke içinde Türkiye’nin matematikte 42ci sırada olduğu görülüyor. Sadece OECD ülkelerine bakıldığında ise 37 ülke arasında 33cü durumda[6].
Burada matematiğin siber dünya için anlamını daha iyi gösteren ve kendi yaşadığım bir anektoda da yer verelim; 1995 yılında eşimin Moskova’da bir projede çalışma olasılığı söz konusuydu. “Acaba ailece Rusya’ya gidilmesi çocuklar açısından iyi olur mu?” diye düşündük. Çünkü çocuklarımız henüz ilkokul çağındaydılar. Hatta küçük olan daha o kadar da değildi. Benim çalıştığım şirketin ise o dönemde Rusya’ya açılma planları vardı. Dolayısıyla şirketle konuşup, Rusya’daki ortamı görmek üzere, o günlerde düzenlenen 2 ayrı fuara şirket adına katılanlardan birisi oldum.
Orada çeşitli projelerde çalışan eşimin arkadaşlarından birisi beni okul bakmaya götürmeye geldi. Benim hedefim doğal olarak “international school” idi. Yolda eşimin arkadaşı dedi ki;
“Neden international school? Biz hepimiz Rus devlet okullarına veriyoruz çocuklarımızı”.
Şaşkınlık geçirdim ve sordum
“Neden? Rusça mı öğrensin istiyorsunuz?”
O günler Rusya’da “perestroyka” günleriydi. Rusya henüz kapalı kutuydu. Hakkında çok şey bilmiyorduk. Dolayısıyla sorum haklıydı. Ama aldığım cevap şu şekilde oldu;
“Hayır, önemli olan matematik. İlkokuldan başlayarak uygulamalı matematiği ve algoritmayı çok kuvvetli öğretiyorlar”.
Sonradan ailece Moskova’ya gitmedik. Ama o zaman duyduğum bu cümle, benim yıllar sonra ortaya çıkan “Rus Hacker” efsanesini anlamama yardımcı oldu. Aşağıdaki habere bakarsanız siz de anlayacaksınız. Ruslar bugün siber uzayda çok yetenekliler. Çünkü matematik biliyorlar. O nedenle de Milli Eğitim Bakanlığına diyoruz ki;
“Birilerine iyilik ediyorsunuz diye Delphi alıyorsanız, hemen vazgeçin.. Açık kaynak ve bu işe uygun olanını alın. Ama daha da önemlisi, öğrencilere ve Türkiye’nin bilişim geleceğine yardımcı olmak istiyorsanız önce “matematik” öğretin..
Rus Hackerlar, Çinlilerden 13, İranlılardan 16, Kuzey Korelilerden 6 Kat Hızlı
[2] Milli Eğitim Bakanlığı 1 milyon Öğrenci için Delphi Lisansı Satın Aldı
[3] MEB’in “Yazılım Eğitimi” Adı Altında Delphi için Yaptığı Protokol İptal Edilmelidir
[5] Son 20 Yılda Bilişim-Telekom Bize Çalıştı mı? Siber Güvenliğin Uluslararası Boyutları
[6] PISA 2018 Sonuçları