Çin, ABD’nin çip konusundaki yasaklarının etkisini hafifletmeye çalışırken Tencent, açık kaynaklı çip tasarım topluluğu RISC-V’ye katılıyor. Yani, Çin umutlarını Intel ve Arm standartlarına bir alternatif olarak RISC-V’ye bağlıyor. Tencent Holdings, dünyanın en büyük açık kaynaklı işlemci mimarisi grubu olan RISC-V International’a katılan en son Çinli teknoloji şirketidir.
Ancak analistler, ülke tasarım için hala ithal araçlara ve yazılımlara bel bağladığından, RISC-V’nin tek başına Çin’in çip teknolojisindeki zayıflığını gideremeyeceğini söylüyor. 2020’de Peng Lai Lab adlı kendi bünyesinde bir çip tasarım birimi kuran Tencent, Kasım 2021’de bulut tabanlı sunucular için bir AI hızlandırıcı da dahil olmak üzere kendi geliştirdiği üç yarı iletkeni piyasaya sürdü.
Risc-V Topluluğunun 25 Üyesinden, 13ü Çinli
Intel’in tescilli X86’sına ve Birleşik Krallık’ın Arm mimarisine bir alternatif olan açık kaynaklı RISC-V, Çin şirketlerinin uzun vadeli ABD düzenlemelerine tabi olan tescilli Amerikan teknolojilerine bağımlılığı azaltmaya çalışmasıyla Çin’de popülerlik kazandı.
Tencent dahil, 25 RISC-V International önde gelen üyesinden 13’ü Çin’den, aralarında Alibaba Cloud, telekom tedarikçileri Huawei Technologies Co ve ZTE’nin yanı sıra devlet destekli Pekin Açık Kaynak Çip Enstitüsü var.
Premier üyeliğin maliyeti yılda 250.000 ABD dolarına kadar çıkabiliyor ve RISC-V International’ın yönetim kurulu ve teknoloji yönlendirme komitesinde koltuklarla birlikte gelir. Diğer önde gelen üyeler arasında Google, Intel, Qualcomm ve Seagate bulunuyor.
Risc-V Açık Kaynak Yapısı Nedeniyle Popüler
RISC-V International, ilk olarak 1980 yılında UC Berkeley profesörü David Patterson tarafından geliştirilen ABD menşeli azaltılmış komut seti bilgisayarı (RISC) ilkelerine dayalı açık standart komut seti mimarisi (ISA) yayınlıyor. 2015’te RISC-V ortaya çıktığından beri, açık kaynak yapısı nedeniyle küresel popülaritesi arttı.
Aralık ayındaki RISC-V Zirvesi’nde kuruluşun CEO’su Calista Redmond, piyasada “milyarlarca” RISC-V çekirdeği olduğunu ve dünyadaki şirketler ve ülkeler mimariyi benimserken bu eğilimin devam edeceğini söyledi.
Kâr amacı gütmeyen kuruluş, potansiyel ABD ticaret düzenlemelerinden kaçınmak için 2020’de genel merkezini İsviçre’ye taşıdı.